Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Çocukluk her nesneden bir güzellik çıkarır."
128 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Anayurt Oteli, edebi ve düşünsel derinliği çok yoğun,  çarpıcı bir roman. ️Anayurt Otelinin kâtibi Zebercet ve Zebercet'in iç dünyasının hikayesi. Yalnız, sevgisiz, hastalıklı, ne ölebilen, ne yaşayabilen Zebercet 'in hikayesi. ️Bir psikolojik roman olarak anılıyor ve psikanalizciler tarafından hala incelenip tartışılıyor. ️1973 yılında yayımlanan Anayurt Oteli, 1987 yılında Ömer Kavur tarafından sinemaya aktarılıyor. Filmi de kitabi kadar ses getiriyor. ️Yazar Yusuf Atılgan, bir edebiyat ve sinema tutkunu.  Ailesinin tıp ısrarına rağmen  İ.Ü. Edebiyat Fakültesine girmiş. Ahmet Hamdi Tanpınar,  Ali Nihat Tarlan ve Halide Edip Adıvar gibi isimlerin öğrencisi olmuş.  Ne büyük şans ♡ ️Sosyalizme tanışması, sol hareketlere katılması, tutuklanması, fikirlerinin oturması da bu döneme denk geliyor. ️Geciken mezuniyetinden sonra yazar bir yıl öğretmenlik yapıyor, sonra köyüne geri dönüyor, çiftçilikle uğraşmaya başlıyor,  evleniyor vs. Ve ancak 1951'li yıllarda edebi eserler vermeye başlıyor. Yani büyük bir külliyatı yok ancak olan kısmı ile cok derin izler bırakmayı ve Türk edebiyatının önemli isimleri arasına girmeyi başarıyor. Benim icin sırada Aylak Adam var.
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202330bin okunma
Reklam
336 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Merhaba sevgili okur, Gökdelen’i okurken başlangıçta kurguya girmek zordu ancak zamanla açılan bir okuma deneyimi oldu. Bu durum kitabın türüyle ilgili olabilir. Gökdelen distopik bir kitap, 2070’li yılların Türkiye’sini anlatıyor. İnsanlar 500 katlı gökdelenlerde yaşıyorlar. Tabi zenginlik durumuna göre, en üst katlarda en zenginler oturuyor, zenginlik oranı azaldıkça daha alt katlarda sıralama da o şekilde devam ediyor. İnsanların doğadan ve topraktan kopuş hikayesi bir bakıma. Buna direnen tek kişi olan Hikmet amcaya selam olsun efenim. Bir devlet politikası olan özelleştirme eleştirisi yapmış yazar. Madem her şey özelleştirildi bari yargıyı da özelleştirelim diyerek başlıyorlar işe. Bu işten nemalanacak olanlar canla başla çalışıyor, tabi bu çalışmanın en önemli basamağı algı yönetimi oluyor. Kitaptaki en güzel detaylardan birisi karakterlerin isimleriydi, karakterlerin kişiliklerini güzel yansıtıyordu. Çeşitli yazar ve eserlere gönderme yapılıyordu, bunların en önemlisi Dostoyevski’nin Karamazov Kardeşler’iydi. Kurnazlığın ve kötülüğün temsilcisi Smerdiakof’un kulağını sık sık çınlattılar. Yer yer siyasete değen (distopik kitapların olmazsa olmazıdır), vicdan, merhamet, direniş gibi konularda düşündüren bir eserdi. Son olarak Yılkı adamlar hakkında konuşacaklarımızı var efenim. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Gökdelen
GökdelenTahsin Yücel · Can Yayınları · 2022988 okunma
Pars, o hep hüzünlü ifadesi ile yavaş yavaş geri çekildi. Ve siste kaybolup gitti.
Bir orman diye düşünüyordum, yalnızca yaprak değildir kuşkusuz, yalnızca ağaç, çalı, börtü böcek de değildir. Burada bu acılar kendilerine özgü havayı, gökyüzünü yaratmış, neden olmasın? Bu sessizlik, uğultu ormanın sessizliğidir. Yalnızca burada duyulabilecek bir sessizlik. Burada, yaprakların arasında.
Reklam
- Mustafa öğretmen, yine de bunu soru olarak sormanız çok güzel, askerler bize genellikle emperyalizmin ne olduğunu ya da bizim için ne anlam taşıdığını sormazlar. Açıkçası, Mustafa Kemal'den sonra, bu ülkede emperyalizm üzerine devlet içinde pek düşünen olmadı, değil mi? Hoş, toplum içinde de düşünen olmadı ya, işte astıkları gençler dışında. Ben böyle şeyleri düşünün insanların vatansever olduklarına inanıyorum.
Sayfa 401 - YKYKitabı okudu
496 syf.
9/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
70'lerin, 80'lerin, 90'ların çocukları, haydi zamanda yolculuğa!
O yıllardan konuşalım mı biraz? Her şeyin çok başka olduğu, İmkanın az, huzurun çok olduğu yıllardan... Her ne kadar zor zamanlar geçermiş olsak da dönme şansımız olsa bir an bile tereddüt etmeyeceğimiz yıllardan... Eminim vardır herkesin söyleyecek birkaç sözü. Ne dersiniz? Şarkılar bile bir başkaydı değil mi? Pilli eski radyolardan çalan...
Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek
Bir Maniniz Yoksa Annemler Size GelecekAyfer Tunç · Can Yayınları · 20221,727 okunma
"Oysa içindeki gürültüyü kulaklarını kapatarak susturamazsın."
Ayrıca, siz o şiirin tamamını bilir misiniz? Bakın, biraz izin verin de tamamını okuyayım, çok güzeldir. - Okumayacaksınız elbette, burada bana da mı komünizm propagandası yapmak istiyorsunuz? - Asla, tamamını duysanız, demek istediğim, şiirin tamamen ülkemizden ve bizim halkımızdan yana olduğunu göreceksiniz. Doğrudan bizi savunan bir şiir, emperyalizmin karşısında, yani, burada ülke çıkarına karşı hiçbir şey yok. Savcı bunalmış gibiydi, kravatını gevşetti, yüzünü astı. - Şiirden bir tek siz mi anlıyorsunuz Mustafa Bey, dedi.
Sayfa 322 - YKYKitabı okudu
Reklam
"Bu dünyada insandan daha güçsüz bir varlık, olsa olsa bir başka insandır. Ama çoğunlukla kimse farkında değildir bunun."
Mustafa kitap hastasıydı yalnız, kitapların çoğunu da bu aramalar başladığı sırada yakmıştı. Bazı çok değer verdiği şeyleri de ormanda, bir ceviz ağacının altına gömmüştü. Devrimden sonra gelir alırım. Devrimden sonra gelir alırım, diye çocuk gibi mırıldanıp duruyordu gömerken.
Sayfa 218 - YKYKitabı okudu
İyimserlik, şiirin verdiği iyimserlik kadar zararlı bir şey yoktur. Zaten, iyimserlik şiirde de iyi değildir.
Sayfa 216 - YKYKitabı okudu
Hep gülümserdi. Selamlaşıp caminin cılız kalabalığına karıştılar. Atalay dua ederken bile arada dönüp ona bakıyor, gülümsüyordu. Neden sonra Kenan da ona gülümsedi. Allahım, dedi içinden, senin ne kabahatin var. Sen kapını açmışsın inanan gelsin diye. Bu da inandığını zannedip gelmiş. Senin ne kabahatin var. Da. Bunları da aman iyi seç öbür tarafta.
Sayfa 46 - YKYKitabı okudu
"Yaşamın içinde, kendisine direnen bir şeyler var."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.