1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
Kozmik yoğunluk kritik değerden daha büyük ise, bu durumda evren sonludur; genişlemesi sonunda duracak ve yerini hızlanan bir büzülmeye bırakacaktır. Örneğin, eğer kozmik yoğunluk kritik değerin iki katı ise ve Hubble sabitinin bugünkü popüler değeri (milyon ışık yılında saniye başına 15 kilometre) doğru ise, bu durumda şu anda evren 10 milyar yıl yaşında demektir; bir 50 milyar yıl daha genişlemesini sürdürecek ve ondan sonra büzülmeye başlayacaktır. Büzülme, tam anlamıyla genişlemenin geriye doğru gitmesidir: 50 milyar yıl sonra, evren şimdiki boyutunu kazanmış olacak ve bir başka 10 milyar yıl sonra sonsuz yoğunluklu tekil bir duruma yaklaşacaktır.
Umudu Tanımak ve Görebilmek
⭑ ◌ ⭑ ◌
Duygusal bir yapıya sahip olan insan zihin ve beden ilişkisini çerçevesinde özgün bir yapıya sahiptir. Zihnin algılayışı bedeni yönlendirmesi acısından duygular etkili ve işlevsel bir göreve sahipler. Duyguların kavrayış gücüyle zihin ve beden fonksiyonu acısından benzersiz bir yapıya sahibiz.
#okudumbitti
Harika bir kitap okudum ve etkisinden de uzun süre çıkamayacak gibiyim.
Tollak kendince çok aşık ve Ingeborg'u çok seven ama bir o kadar da depresif , içine kapanık bir insan.
Olayın kurgusu öyle bir işlenmiş ki, olayları okurken bir anda şok etkisi yaratacak şeyler öğrenip, aile dramına şahit oluyorsunuz.
Norveçli yazarımız o soğuk anlatımının altında, drama sebep olabilecek olayları yine de çok sıcak anlatmış.
Bu yönüyle Vigdis Hjorth' un Miras eseriyle ; Alex Schulman' ın Hayatta Kalanlar eserine çok benzemekte .
Ama aralarında en sevdiğim bu eser oldu.
Ayrıca sonundaki olayın, hayallerimizdeki iki sonuca da bağlanabilecek olup,okuyucunun merakına bırakılma çok hoşuma gitti.
Böyle anlatımları seviyorsanız kesinlikle ama kesinlikle tavsiye ediyorum 10/10.
Heather Morris qələmindən çıxmış "The Tattooist of Auschwitz" əsəri ən ümidsiz anda yaranmış böyük ümidləri təcəssüm edən real həyat hekayəsidir.
Auschwitz nasist düşərgəsində əsirlərin qollarına nömrələrini döymə edən Lalə Sokolov bir gün növbəyə duran gənc qızla qarşılaşır və nə olursa olsun sağ qalacağına, onu qoruyacağına söz verir. Həmçinin bu müddətdə fərqli insanların dəhşətli həyatlarına şahidlik edir.
Lalə adı ilə bilinən Ludwig Eisenberg'in real hekayəsindən yola çıxılaraq qələmə alınan əsər ümidin, dəhşətlər arasında çiçəklənən qeyri-adi sevginin, fədakarlığın və dirənişin ən gözəl ifadəsidir. Əsər real şəkilləri, yazıçının ifadə şəkli, axıcılığı ilə sizi özünə heyran edir.
_Tanrı, ilk ateisttir. E. Hubbard
_Din, gönüllü köleliktir. Herzen
_Burada bir ateist yatıyor. Giyinip kuşanmış hazır, ama gidecek bir yeri yok; ne cennet ne de cehennem. Mezar taşı
_Çürümüş bedenimden çiçekler çıkacak ve ben de onların içinde olacağım. E. Mumch
_Bir zamanlar ateist olmak istemiştim. Artık vazgeçiyorum. Adamların tatili yok! H.
SİGMUND FREUD: HAYATI ve DÜŞÜNCELERİNİN BİR ÖZETİ
James Strachey
Sigmund Freud, 6 Mayıs 1856'da Avusturya-Macaristan
İmparatorluğu'na ait küçük bir şehir olan Freiberg'in Mâhren kasabasında doğmuştur. Dışarıdan bakıldığında yaşamının ilk 38 yıllık kısmı pek olaylı geçmediğinden anlatılması çok da uzun sürmez.
Freud orta halli bir Yahudi ailesinden gelmekteydi. Babasının ikinci evliliğinden doğan çocuklarının en büyüğü idi. Bundan dolayı kardeşler arasındaki yeri biraz sıradışıydı çünkü doğduğu anda babasının ilk evliliğinden olan iki yetişkin ağabeyi vardı. Bunlar kendisinden yirmi yaş büyüktü, hatta içlerinden biri evliydi ve küçük bir oğlu vardı. Böylece Freud aynı zamanda dayı olarak dünyaya geldi. Bu küçük yeğen, çocukluğunun ilk yıllarında, daha sonra doğacak yedi tane kendi küçük kardeşi kadar önemli bir rol oynadı.
Freud'un babası yün tüccarıydı. Oğlunun doğumundan kısa bir süre sonra ekonomik sıkıntılarının artması üzerine, Freud henüz üç yaşında iken Freiberg'den ayrılmaya karar verdi. Bir yıl sonra iki büyük üvey erkek kardeş dışında bütün aile Viyana'ya yerleşti, iki ağabey ise aileleri ile birlikte Manchester'a taşındı. Hayatının birkaç döneminde Freud, Onların peşinden Manchester'a gitme fikrine kapılsa da bunu ancak seksen yıl sonra yaptı.