Independent gazetesi 6 Ağustos 2005 tarihli haber:
"... İslam'ı katı bir tutumla yorumladıkları için kendi miraslarını ortadan silmeye mecbur kalan Suudi din otoritelerinin göz yummaları yüzünden şu anda Peygamber Muhammed'in doğum yeri üzerinde buldozerler faaliyet gösteriyor... Yıkımın arkasındaki neden, Vahabilerin, tarihi yerlerde ve dinsel ilgi alanlarında, çoktanrıcılığa ya da putperestliğe ve birçok potansiyel olarak eşit tanrıya tapulmaya başlanması şeklindeki bağnaz korkusudur. Suudi Arabistan'da putperestlik uygulamasına karşı kafa kesme cezası prensipte sürmektedir."
Dünya üzerinde Mekke'yi buldozerle yıkmak isteyebilecek bir ateist olduğuna inanmıyorum; ya da Chartres'i, York Minister'i, Notre Dame'ı, Shwe Dagon'u, Kyoto tapınaklarını ve elbette Bamyan Budalarını. Nobel ödüllü Amerikan fizikçi Steven Weinberg'in dediği gibi, "Din insan şerefine hakarettir. Din olsa da olmasa da her zaman iyi şeyler yapan iyi insanlar ve kötü şeyler yapan kötü insanlar olacaktır. Ancak iyi insanların kötü şeyler yapabilmesi için din gerekir." Blaise Pascal (bahisçi olan) benzer bir söz söylemiştir: "İnsanlar dinsel inançla yaptıkları kötülükleri başka bir yolla asla bu kadar eksiksiz ve neşeli yapamazlar."