Mustafa Kemal, Yenikonuşma ya da Yeni Lisan hedefine müteveccih çalışmalara bizzat iştirak etti. Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nin başına getirdiği Robert Koleji mezunu Ermeni Agop Martayan (1895-1979) vasıtasıyla Türkçe'den Arapça ve Farsça menşeli kelimelerin atılmasına ve yerine yeni kelimelerin uydurulmasına başlandı. Yeni kelimelerin çoğu Türkçe gramer kaidelerine uymasa da, toplumsal, tümce, etki, yaşam, özgür, süreç, soyut, boyut, uygar, söylev vs. gibi kelimeler Türkçe'ye sokuldu. Hatta Türkçe o kadar zayıfladı ki, Bin Dokuz Yüz Seksen Dörf'te anlatıldığı gibi, onlarca kelimenin yerini tek bir kelime almaya başladı. Dert, gam, kahir, keder, gussa, yeis, tasa, mihnet, elem, üzüntü, sıkıntı, endişe, kasvet, nedamet, melâl, en duh, füduret, hüzün, hüsran, hicrân, ızdırap, inkisar, kâbus, hafakan, teessüf, teessür, vehim, buhran, matem, gaile gitti; yerine "stres" geldi.