Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ortaçağ Batı dünyasının temel sorunlarından biri, İslâm ve müslümanlar hakkında ilk elden kaynaklara dayalı, sağlam ve güvenilir bilgiden yoksun olmasıdır.
Şirazlı düşünüre göre felsefenin amacı insanın nefsini olgunlaştırmak; akıl, erdem ve tefekkür yoluyla insanı kemale ulaştırmaktır. Bunun için zan ve taklide değil sağlam delillere dayanan bir varlık bilgisine ihtiyaç vardır.
Reklam
Benim dinim benim aklımı, mantığımı ve vicdanımı yok sayan tekliflerde bulunmuyor. " İnanmak için gözlerini kapat, kafanı boşalt, aklını tatile gönder, vicdanını hapse at." demiyor. Tersine " Bak, gör, oku, anla, tahlil et, sorgula, çıkarım yap. Sonra elde ettiğin bu doğru bilgi ve sağlam ahlaki değerler temelinde adil bir dünya inşa et." diyor.
Sayfa 146 - İnsan YayınlarıKitabı okuyor
İbrahim, 14/27.
Allah Teâlâ sağlam sözle iman edenleri hem dünya hayatında hem de ahirette sapasağlam tutar. Zalimleri ise saptırır. Allah dilediğini yapar.
Yankılar: 12 Aralık 1975 tarihli birçok gazete Atsız'ın ölüm haberini veriyordu. Milliyet, Haber ve Cumhuriyet'te kısaca. "Gazeteci, yazar ve şair Nihal Atsız, dün akşam İstanbul'da hayata gözlerini yummuştur. 70 yaşında vefat eden Atsız, evli ve 2 çocuk babasıydı. Cenazesi yarın toprağa verilecektir." Ve arkadan
Benim dinim(İslam) benim aklımı, mantığımı ve vicdanımı yok sayan tekliflerde bulunmuyor. “İnanmak için gözlerini kapat, kafanı boşalt, aklını tatile gönder, vicdanını hapse at.” Demiyor. Tersine “Bak, gör, oku, anla, tahlil et, sorgula, çıkarım yap. Sonra elde ettiğin bu doğru bilgi ve sağlam ahlaki değerler temelinde adil bir dünya inşa et. “diyor.
Reklam
Çöküşümüz devam etmekte..
Fakat eğer biz bu kadar kısa bir sürede ayaklarımızı yere sağlam basamıyorsak, gelecek nesiller ne yapacak? Eğer babalar dinlerini ihmal ederlerse, torunlar o dini tekrar nasıl yükseltebilirler? Eğer fetihler sultanı imanını muhafaza etmezse, onun haleflerinden ne beklenir? Sana diyorum, evlâdım, bizim çöküşümüz devam edecek.
Sayfa 104
Ebu’l-Vefa Bin Akil (rahimehullah) şöyle der: “Eğer günümüz insanları içinde Müslümanların konumunu tespit etmek isterseniz, cami kapılarındaki kalabalıklara ve 'Lebbeyk' diye haykıran yığınlara bakmayın. Asıl olarak, şeriat düşmanlarının peşinden giden ayak izlerine bakın! Asıl sığınma Allah'ın kalesine olan sığınma ve O'nun sağlam ipine sarılmadır. Bu dinin dostlarına bağlılıktır. Bu dine muhalif olan düşmanlara karşı çok dikkatli ol. Kişiyi Allah (Subhanehu ve Tealâ)’ya yaklaştıran en faziletli amel, Allah ve Rasülü’ne karşı çıkmış olanlardan nefret etmek ve onlara karşı el, dil ve kalp ile mümkün olduğunca cihad etmektir.”(9)
Sayfa 17 - Beyaz Minare Kitap (9) Ed-Düreru’s-Seniyye, Cihad Bölümü, 238.
Kendimiz olacağız diye kendimizi dünyaya kapatamayiz.Yahut dünya vatandaşı olacağız diye ayağımızın bastığı toprakları görmezden gelemeyiz. Bu ikisi arasındaki dengeyi doğru kurmamız gerekiyor. Bir toplumun hem sağlam köklerinin hem de açık bir ufkunun olması lazım. Köklerinizi korumak adına göğe bakmayı ihmal edemezsiniz. Yeni ufuklara açılmak adına köklerinizden vazgeçemezsiniz.
İnanç; akla meydan okur!
İnanmak, aklı tatile göndermek demek değildir. İnanmak, aklın imkânlarını daha ileri noktalara taşımaktır. Burada inanç ve inanmak akla meydan okur: “Kendini aşabiliyor musun?" diye sorar. “Sınırlarını idrak edebiliyor musun?"der. Sınırlarının farkına varan akıl, doğru ve sağlam zeminde ilerleme imkânına kavuşur. Sınırı aşmadan ama mevcut imkânlarını azami ölçüde kullanarak hakikat arayışına devam eder. Ölçüyü kaçırmamak hayati önemdedir. Zira Gazâli'nin dediği gibi “haddini aşan zıddına döner. "
948 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.