Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hatırlanma tekrarı!
"Yaşlılar, geçmişi değil yakın zamanı unutur şair efendi. Yakın zamanı unutmalarının sebebi de unutkanlıkları değil, gençliğe olan özlemleridir. Ve sakın unutma! Zamanla her şey unutulmuyor, hatırlanma tekrarı azalıyor.
Sayfa 96 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Ruha dair
Dünyaya yanlış taraftan bakmamız ve bakış açımızı değiştirip ona diğer taraftan yani dışarıdan değil içeriden bakarak doğru cevabı bulabilmemiz gayet muhtemeldir.
Sayfa 178 - Doğan novusKitabı okudu
Reklam
"Okumasını bilene her olay bir ayettir" derlerdi. Yarının her mezar ziyaretinde tekrar kanamasının mutlaka bir anlamı vardı, acaba yanlış mı okuyordu?
Sayfa 86 - Destek YayınlarıKitabı okudu
40 syf.
·
Puan vermedi
DÜŞKIRAN . İnsanlar düş kurarak ve onların peşinden giderek hayattaki yollarını çizerler. Düşler, insanların motivasyonunu ve yaşam enerjisini sağlayan önemli bir güçtür. Peki ya düşķıranlar? Nehir, bu hayattaki görevi için son sınavını verecek ve yeteneğini seçecekti. Bir #düşkıran olarak insanların gerçekleşmemiş düşlerini serbest bırakarak
Düşkıran
DüşkıranBahar Sevinç Kızılırmak · Librum Çocuk · 20239 okunma
Kurumuş dudakları ıslattık ve hasta hemen kendine geldi. Ama zavallı, yaralı beyni bu arada çalışmış gibiydi, çünkü kendine iyice geldiği zaman, bana delici gözlerle, asla unutmayacağım acı dolu bir şaşkınlık içinde bakıp şöyle dedi: "Kendimi kandırmamalıyım; bu rüya değildi, hepsi korkunç ve gerçekti." Sonra gözleri odada dolandı; sabırla yatağın kenarında oturan iki şekli görünce devam etti: "Zaten emin olmasaydım da, onları görünce anlardım."
Sayfa 313 - Dr. Seward'ın Günlüğü, 3 EkimKitabı okudu
Ulu orta...
seyrek gülüş sen ne güzel bir şeysin nazlanırsın ama bir gün gelirsin' düşen bir yaprağa bağladım hayatımı olsun artık diyorum ne olacaksa paralı asker miyim neyim ben ekleyip duruyorum sabahları akşama ve kendimi arıyorum meşgul çalıyor gerçi söylenmez böyle şeyler uluorta aşk diyor başka bir şey demiyor kalbim nasıl bir dostluk ki bu,hem
Reklam
Hoyrat bir elin ağır darbesine de maruz kalmış zamane mü'minlerin ruh ikliminin, duygu dünyasının ve yaralı bilincinin henüz bir medeniyet(in yeniden) inşasına müsait bir kıvamda olmadığını... Özellikle iç dünyalarda tamir etmemiz gereken çok yara, edinip özümsememiz gereken çok ölçü bulunduğunu...
“Ve güldün rengarenk yağmurlar yağdı İnsanı ağlatan yağmurlar yağdı Yaralı bir ceylan gözleri kadar sıcak Yaralı bir ceylan kalbi gibi içli bir sesin vardı..”
İyilik, iyileştirir çünkü. Yaralı insanlar daha yardımseverdi bu yüzden. Kendi yaralarını, başkalarının yaralarına merhem olarak iyi etmeye çalışırlar. Ne var ki başkasına iyi davrandığı kadar kendine karşı merhametli olamaz çok zaman. Başkasına etmediği zulmü kendine eder. En çok kendine karşı acımasızdır.
Sayfa 133
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.