Telefonların dinlenmesi olayını ele alalım. Telefonların dinlenmesi, doğal olarak araştırma amaçlarına hizmet eder. Ancak telefonların dinlenmesiyle elde edilen sonuçların bu iş, araştırmayı yürüten makamca değil, ama başka bir makam tarafından yapılmış olduğu için resmî kovuşturmada kullanılması bir yana, sözü bile edilemez. Ve yine burada en önemli noktalardan biri de şudur: Kendisine telefonları dinleme görevi verilen, dürüst, görevinden başka bir şey düşünmeyen bir memurun ruhsal durumu nasıldır? Emir zoruyla olmasa bile, ekmeğini kazanma zorunluluğunun baskısı altında (belki de tiksindiği) görevini yerine getiren bu kişi, neler duyar? Burada kısaca sevecenlik sunucusu diye adlandırmak istediğimiz o kim olduğu bilinmeyen bina sakininin Katharina Blum gibi tatlı mı tatlı, hoş ve hemen hemen lekesiz denilebilecek bir geçmişi bulunan bir kadınla konuşmalarını duyunca neler düşünür? Ahlakî duyguları mı kabarır, cinsel duyguları mı kabarır, yoksa bunların her ikisi birden mi olur? Öfkeye mi kapılır, acıma duygusu mu duyar, yoksa “rahibe” diye anılan birinin kısık sesle ve korkutucu bir ifadeyle sıralanan önerilerden ötürü ruhunun en derin noktalarından yara almasından tuhaf bir zevk mi duyar?