Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atakan

Atakan
@atakancobanoglu
ODTÜ (Tarih, M.A)
Ankara
1 okur puanı
Aralık 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Eskisi gibi
Seneler sürer her günüm, Yalnız gitmekten yorgunum; Zannetme sana dargınım, Ben gene sana vurgunum. Başkalarına gülsem de, Senden uzak kalsam da, Sevmediğini bilsem de Ben gene sana vurgunum. Dağları aşınca başım, Geri kaldı her yoldaşım, Gel sevgilim, gel kardaşım, Ben gene sana vurgunum. Gönlüm seninkine yârdı, Aynı şeyleri duyardı; Ayaklarımız uyardı... Ben gene sana vurgunum. İtilmiş, tekmelenmişim, Doğduğum günde yanmışım, Yalnız sana güvenmişim; Ben gene sana vurgunum
Sayfa 52
Reklam
Atakan
@atakancobanoglu·Bir kitabı okumaya başladı
Katalonya'ya Selam
Katalonya'ya SelamGeorge Orwell
8.1/10 · 1.454 okunma
202 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Korkuyu Beklerken
Korkuyu BeklerkenOğuz Atay
8.4/10 · 26,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bugün, belki de sen artık öldüğün için, bana bir zamanlar haksızlık ettiğini düşünemiyorsam da, bana haksızlık edildiği düşüncesi içimde öyle bir gelişti ki artık bütün dünyayı suçluyorum bu bakımdan. Bu bakımdan da istemediğim bir yerlere vardım, artık bütün dünyanın suratına çarpıp duruyorum kapıları.
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
Ben, çiçeklere bakmasını bilmediğim gibi, kendime bakmasını da bilmiyorum. Ben, yalnızlığı istemekle suçlanıp yalnızlığa mahkum edildim. Bu karara bütün gücümle muhalefet ediyorum. Ben yalnızlığa dayanamıyorum, ben insanların arasında olmak istiyorum. İnsanların düşmanlara da ihtiyacı vardır. (Dostlarının değerini bilmek için.)
...seyirci-oyuncu-yazar birleşiyor, aradaki yapma duvarlar yıkılıyor, sevgili sevgili seyirciler diyorum onlara, bizim ortak zaferimiz bu, bu dünyayı beraber yarattık, gelin her zaman böyle yapalım: insanlar arasındaki engelleri kaldıralım, bütün oyunları birlikte oynayalım, birlikte seyredelim, kendimize isimler vermeyelim, yaptığımız işlerle varolalım, bunun dışında kalan tüm sahte unvanları, kurumları, insanın kendini üstün bir şey saymasına yolaçan düzenleri yok sayalım...
En küçük bir memur olmak için bile sağlık muayenesi şart olduğu halde, bu deliler nasıl oluyor da bizim kaderimize hükmeden yerlerde bulunabiliyorlar? Bu soruyu açıkça sormak gerekir. Yıkılan binalardan, çöken yollardan, bakımsızlıktan ölen insanlardan, salgın hastalıktan, sellerden, depremlerden sorumlu kimdir? İnsanlık bu delilerin eline mi bırakılacaktır? Sormak isterim size. Bu deliler bizi nasıl idare edebilir? Sorarım size.
Sayfa 343Kitabı okudu
Fakat, Allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. Bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. Tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor. Fakat benim de sevmeğe hakkım yok mu albayım? Yok. Peki albayım. Ben de susarım o zaman. Gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. Fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? Sorarım size: Nasıl? Kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? Ben ölmek istiyorum sayın albayım, ölmek. Bir yandan da ölümümün nasıl karşılacağını seyretmek istiyorum. Tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan; bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor. Küçük oyunlar istemiyorum albayım.
Sayfa 259Kitabı okudu
İtirazın İki Şartı
çok olmadığımız kesin çok olan tarafta değiliz çok olan tarafta olmayacağız türkiye’de kürt olacağız kürtlerde ermeni ermenilerde süryani gidip almanya’da türk olacağız hollanda’da surinamlı fransa’da cezayirli iran’da azeri amerika’da zifiri zenci olacağız çoğalan zencide mutlaka kızılderili israil’de filistinli köpeğin karşısında kedi kedinin karşısında kuş olacağız kuşun karşısında börtü böcek hakemler hep karşı takımı tutacak ve biz hep yedi kişiyle tamamlayacağız maçı çiçeklerden kamelya olacağız az kolumuzun tarafında solda olacağız bu itirazın ilk şartı solda da az olacağız devrimi çoğaltırken çünkü bir başka devrime hızla azalacağız bu da itirazın ikinci şartı
Reklam
Kendinden veriyorsun ve durmadan eksiliyorsun.
Biraz bozuldum albayım. Belki de hiç dinlemedi beni. Daha önce dursaydım, belki böyle olmazdı. Fakat oh! derken ne güzel değil miydi yüz ifadesi. Ah! deseydi kim bilir daha da güzel olurdu belki. Ağzının, güzel dudaklarının kenarında bir gülümseme yaratmak için, ne uzun yollardan geçiyorsun. Kendinden veriyorsun ve durmadan eksiliyorsun. Oysa bazı insanlar oldukları gibi kalarak, elde ederler istediklerini. Ben, kanımı damla damla süzerek veriyorum.
Sayfa 124Kitabı okudu