Baharınız gelince, yüreğinizin karları eriyecek, vadideki hayatın nehriyle buluşmak üzere derecikler halinde akacaktır giziniz. Ve nehir gizinizi engin denize taşımak için kollarına alacaktır.
Yine de, paraya ve güce yeni kavuşmuş birinin karşısında kültürlü bir insanın dudaklarında beliren gülümsemede bir gizem, belli belirsiz bir sitem de yok değildi.
Kullandığımız sözcükler, gecenin sonunda inşaat sahasına yayılmış duran yapı taşları gibi. O sınırsız, yıldızlı gökyüzünün ve korkunç, suskun baskısının altında dilsiz kesilmekten başka ne yapabilirler?
...her insanın bilinci yalnızca sürdüğü yaşamın geçmişi, şimdisi ya da geleceğiyle sınırlı. Tarihin dağdağasının ortasında her birimiz kendi küçük, bilinç sığınağını kuruyor, oradan da asla ayrılamıyor.