Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Toprağı bir kaplıca gibi alttan ısıtan cemre, mart ayından mayısa kadar karları eritir, bahar kır çiçekleriyle yüzeye fışkırırdı. Mayıs ve haziran aylarında dağlar ve köyler eriyen karlarla, yağmur sularıyla ve sellerle yıkanıp arınarak bir menekşe tazeliğinde kendini yeniden doğururdu. Ama bu bahar, ölümcül rüzgârlar taşıyordu Dêrsim'e.
öyle
…zayıf düştüğümüzde tek ilacımız biraz beklemektir. Elbet bahar gelir, kış karları eriyip bize taptaze bir enerji verir.
Reklam
Tarih yıkımların toplamıdır. Her ölümlü, bir sonraki ölümlü için yer açmak zorunda. Tarih için yaratmakla yok etmek tek ve aynı şeydir.
Sayfa 113 - Can ModernKitabı okudu
" (...) Bizden sonra gelecek ve aklımızdan neler geçtiğine karar verecek olanlar, kendo takımındaki arkadaşlarının eleştirel olmayan düşünce biçimlerini ölçüt olarak alacaklar. Bir başka deyişle, günümüzün en ilkel, en yaygın inançlarına takılacaklar. Her dönem, her zaman yalnızca bu ahmaklıklarıyla tanımlanmıştır. "
Sayfa 110 - Can ModernKitabı okudu
bomboş bir boşluk -işte benden geriye kalan.
"bir başıma kaldım. İstek içimi yakıyor. başıma gelenlere dayanamıyorum. yolumu yitirdim, nereye gideceğimi bilmiyorum. yüreğim istek duyduğu şeye asla sahip olamayacak... küçük, özel sevinçlerim, özürlerim, kendi kendimi kandırmaları -hepsi bitti! şimdi elinde kalan yalnızca geçmiş günlere, yitirdiklerime duyduğum özlemin alevi. büyümek, peki ama ne için? korkunç bir boşluktayım. hayat artık bana acıdan başka ne sunabilir? odamda yapayalnız... geceler boyu bir başıma... dünyadan ve herkesten uzak, acılar içinde. haykırsam sesimi kim duyar? bu arada başkalarının yanında benliğim her zamanki inceliğini koruyor. bomboş bir soyluluk -işte benden geriye kalan."
Sayfa 380Kitabı okudu
"bu yıl benimdi - artık bitti!" diye haykırdı. "bitti! tıpkı dağılan bir bulut gibi." dudaklarından özgürce, acı­masızca dökülen sözcükler onu kamçılıyor, acısını daha da yoğunlaştırıyordu. Daha önce kendini hiç böyle kapıp koyvermemişti. "her şeyin tadı kaçtı. bir daha asla mutlu olamayacağım. her şeye egemen olan korkunç bir duru­luk var. sanki dünya bir kristalden yapılmış, onu boydan boya çatlatmak için tırnakla şöyle bir dokunmak yeter... ya yalnızlık? sanki yanan bir şey. tıpkı üflemeden ağzına alamadığın koyu, sıcak bir çorba gibi. ve hep orada, tam önümde! kalın, beyaz porselen kasesi içinde; eski bir yas­tık kadar pis. beni bu yalnızlığa zorla iten kim?"
Sayfa 380Kitabı okudu
Reklam
hayal gücünden yoksun olanların salt çevrelerinde gördükleri gerçekliğe dayanarak bir sonuca varmaktan başka seçenekleri yoktur. oysa engin bir düş gücüne sahip olanlar, kendilerinin tasarımladığı, sağlamlaştırılmış şatolar kurmaya, pencerelerini de sımsıkı kapamaya eğilimlidirler.
Kimi zaman bir insanı mantıklı savlarla inandırmak güç olabilir, kimi zaman sahte bile olsa duygusal bir gösteri onu kolayca etkileyebilir.
Ama bahar gelecek; rüyalarımızın ve düşüncelerimizin tüm karları eriyip yok olacak.
Bahar...
Baharınız gelince, yüreğinizin karları eriyecek, vadideki hayatın nehriyle buluşmak üzere derecikler halinde akacaktır giziniz. Ve nehir gizinizi engin denize taşımak için kollarına alacaktır.
Reklam
29/ilkbahar
on sekizinci sonbaharım, bugün, bu akşamüstü, şu an: bir daha asla geri gelmeyecek. bir şey, birdaha geri döndürülemez biçimde kayıp gitmekte.
Yaşamdaki rolünü bulmak öyle çok zamanını almış ve öyle çok çaba gerektirmişti ki…
Sayfa 195Kitabı okudu
Bir zamanlar içinde capcanlı olan bir şiirin kırık dökük parçalarına gözünü kırpmaksızın bakmaktan yoruluncaya kadar bakmak istiyordu.
Sayfa 382 - Can YayınlarıKitabı okudu
Yine de, paraya ve güce yeni kavuşmuş birinin karşısında kültürlü bir insanın dudaklarında beliren gülümsemede bir gizem, belli belirsiz bir sitem de yok değildi.
Sayfa 329 - Can YayınlarıKitabı okudu
Soruldukları anda kendi kendilerini yanıtlayan sorular vardır.
Sayfa 321 - Can YayınlarıKitabı okudu
1.221 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.