Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Aslında çoğu insanın farklı şekillerde deneyimledigi şeyleri anlatıyor kitap. Mutluluk ve haz kavramlarını düşünün. Başarı ve başarısızlık nedir? Ölüm üzerine düşünün. Bunları anlatıyor ama belki biraz daha fazlası. Dili argo yazılmış zaten ordan bir blog yazarının yazdığını anlıyorsunuz ama çok tahammül edilemez bir üslup değil idare edin.. Kısacası,beni etkiledi,İyi hissettim ve tavsiye ederim.
Baba’ya Mektup - Franz Kafka
İlk söylemek istediğim şey bu yayın evinin bu kitap için çevirisi bence diğer yayın evlerininkinden çok daha yalın ve anlaşılır, tavsiye ediyorum.
Ebeveyn olmak çok zor iş. Eğitim alınması gereken ana konulardan, keşke rutin bir eğitim olsa. Günümüzde Franz’ın babası, annesi gibi ebeveynlerin sayısı azımsanacak değildir. Bir çocuğa karşı söylediğiniz en basit cümle, onun ruhunda derin bir yara açabilir. Franz’ın hayatı buna bir örnek. Tabi her çocuk bu kadar kolay travmatize olmayabilir ama olunca da…
Franz’a çok üzüldüm. Onun kitaplarını, mektuplarını anlamak ve onu tanımak için güzel bir başlangıç kitabı. Yazarların hayatını öğrenmek, zihinlerinin nasıl çalıştığını, fikirlerinin nasıl oturduğunu bilmek bir de bunu kendi ağızlarından dinlemek, yazarın diğer kitaplarını okurken ayrı bir haz veriyor.
Kısa ama buhran dolu hayatına kendisiyle ilgili suçluluk ve başarısızlık doldurmuş Kafka’nın, yaşadıklarına benzer tecrübeler edinenler eminim aramızda vardır. Bu kitaba denk gelip kendilerini aklamaları dileğimle. Sevgilerle…
Stefan Zweig iyi bir biyografi yazarı olması nedeniyle bu kitabının da okumak istemiştim. Ama içeriğinin ne olduğuna bakmadım. Bir şekilde dünya tarihinde iz bırakmış on dört ünlü kişinin başarı-başarısızlık hikayelerini kendi yorumuyla kaleme almış.
Kitabın en can alıcı kişisi tabii ki Fatih Sultan Mehmet ve onun İstanbul u feth başarısı. Zweig her ne kadar olayları yansız ve olduğu gibi anlattım dese de , İstanbul' un fethini yazarken gerçekleri biraz saptırmış, fethi olayını biraz basite indirgemiş. Benim de burada öğrendiğim meşhur "açık unutulan kapı" hikayesi de anlatımda geçiyor. Sırf bu nedenle bile kitap okunmalı. Zweig gibi biri nasıl böyle yanlı yazmış bende anlam veremedim.
Diğer kişilerin tarihe olan katılarını da okudum ve gayet doyurucu bilgiler edindim. Mutlaka tavsiye ederim.
Martin Eden
Jack London'un en önemli eseri "Martin Eden", bir yazarın kendi entelektüel ve duygusal evriminin hikayesini anlatan güçlü bir roman. Hikaye, fakir bir denizci olan Martin'in, bir gün zengin bir ailenin kızı Ruth ile tanışmasıyla başlar. Ruth'un ailesine ve entelektüel dünyalarına duyduğu özlem, onu bir yazar olmaya
İçinde yaşam öyküsü, önceden yayınlanmamış metinlerini ve söyleyişilerini, sayfalara serpiştirilen çizimleriyle bulabilirsiniz. Kendi yazdıklarından edebi bir zevk almadım ancak kitap bir başka açıdan beni etkiledi. Sanatçının bakış açışını daha yakından tanımak zevk verdi. Umutsuzluğa düştüğü bir yontu çalışması esnasında yeniden başlamaya karar verdiğini açıklarken şöyle der:"Şeyleri gördüğüm biçimiyle gerçekleştirmek için değil, neden başaramadığımı anlamak için (...) istediğim şey neden başaramıyorum, bunu anlamak" der. İşte bu bakış açışı bana bir ışık yaktı. Şunu farketmiştim: Sanatçı başarısızlığının üzerine gidendir, yılmadan ama bir türlü anlayamadan. Her bitmiş eseri, başarısızlığını kuvvetlendirir. "Başarı" açısından bakıldığında, hiçbir eser tamamlanmış sayılamaz. Bu his de sanatçıyı yenilmeye doymayan bir güreşçi yapacak ve daha çok çabalayacaktır, kaybettikleri kazancı olacaktır: yeniden ve hep yeniden deneyecektir, her denemesinin başarısız olacağını bile bile. Giacometti dışında hiç kimsenin bu başarısızlık duygusunu neden
yaşamadığını sorulur röportajda. Ya sanatta gerçeklik?
Şöyle der Giacometti: "bugün gerçeklik bahane olarak ileri sürülüyor"
Giacometti'nin kendi yazdıkları kendisi ile ilgili ve çok şahsi ama hayatı,eserleri ve röportajdaki demeçleri bir ders niteliğine sahip.
Bu his…
Tam bir başucu kitabı
Genç okurlar için hazırlanmış ama her yaş grubu okuyabilir. Okumalı hatta okumayı sevmiyorum diyen herkes için kalp açıcı bir kitap bırakıyorum size!
Bazen bunalırız , yoruluruz , hüzünlerimiz dağ gibi olur taşıyamaz hala geliriz. İşte bu kitabın içimize sakinlik üfleyen bir tarafı var . Öyle bir serinlik veriyor ki bir "elhamdülillah" geçiyor içimizden.
Kitabın kapağını kapattığında şükür dolu bir oh çekeceksin . Genç arkadaşlarimiz özellikle okumalı ruhlarına çok iyi gelecek
"Kişi kendini çok başarılı insanlarla kıyaslayınca başarısız, kendinden daha az başarılı insanlarla kıyaslayınca da başarılıdır. Mesele bu kadar basittir. İnsan kimi zaman elde ettiği az başarının adını'başarısızlık ' koyma hatasına düşmemelidir."
"Kimi mutluluğu yukarıda arar kimi de aşağıda . Hâlbuki mutluluk insanla aynı hizadadır". (Konfüçyüs)
