Kitap PuCCa'nın otobüs camından üni.deki sevgilisine el sallamasıyla başlıyor. Ve bizler bir anda inişli çıkışlı olan bu camın arkasındaki Ankaralı ile PuCCa'nın geçmişini okuyoruz. Anladığım kadarıyla oğlanımız bayağı doyumsuzmuş. PuCCa, bu adam için yurdunu, işini bırakıp Ankara'ya gelmiş; ama bir türlü yaranamamış bu adama. Ve sonunda 4 yıllık ilişkisi bitip baba evine, İzmir'e geri dönüş yapmış.
PuCCa anlatıyor bize günlüğünde. Üvey babasını, annesini, kardeşlerini, öz babasını; kısacası geçmişini, hayatını, Ankaralıyı, Pekmez'i, Erik'i...
PuCCa, başkası olma kendin ol akımının en iyi temsilcisi. Dili biraz-cık argo olsa da okumaktan acayip keyif alacağınız biri. Eserde edebiyat unsuru yok. Hatta edebi eser niteliği bile taşımıyor. Ama satırları duygusallaştıran ve çoğunlukla güldüren eğlenceli bir kitap. PuCCa normal bir insan. Senin, benim gibi. Kısacası Küçük Aptalın Büyük Dünyası senin, benim gibi birinin günlüğü işte.
Küçük Kara Balık 'ı anımsattı. Genç bir karasineğin karanlık odadan aydınlığa çıkma mücadelesi ve bilgiç