İnsanlık başından beri güçlü, enerjik, zeki olmuştu ve tüm gücünü yaşadığı koşulları değiştirmek için kullanmıştı. Şimdi de tüm bu değişen koşulların tepkisi gerçekleşiyordu.
Tren, bu gözler önünden olaylarla dolu olan geleceği, yüce fikirleri, ufak endişeleri arasından geçerek; patates tarlalarına, maden ocaklarına, mühimmat fabrikalarına, insanlığın siyah fakat gerçek istikbaline doğru koşup gitti.