Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
Reklam
Merhaba sevgilim! Halini sormak değil niyetim, Hayalinden bilirim. Hala eskisi gibi güzelsin. Başka baharlar daha mı yaramış ne? Saçların hala çok siyah. Bir benim saçlarıma mı kar yağdı? Sitemkarlığım tuttu gene.
Yaş 28 Yolun Neresi 28 yaşındayım. Bundan mıdır bilinmez cümlelerim yeknesak. Dilimde kekremsi bir tat yüzümse zaten buruşuk... Yaşamak acımtrak ve ıssız. Uykusuz gecelerimi yorganla örrtemezken hep üşütür içimi yalnızlık. Yalnızlık ki kalabalık ortasında bile. Neden niçin ve hatta nasıllar üşüşmekte. Hadi nedeni ve niçini anladık da nasıllara ne demeli? Bir de bu çıktı başıma şu yaşımdan sonra. Nasıllarla haşır neşir , anlamsız cümleler, hayatlar devrik, tıpkı cümleler gibi, en iyi ihtimalle eksiltili... Üç noktalarımız bir yaşam tarzı, tamamlanmamışlık içimize sinmekte ve ben hala 28 yaşındayım. Rakamla 28 üstelik yazıyla belirtecek kadar yaşlı değilim henüz. Ama biiyorum ki yaşlanınca da bilmeyeceğim çünk ben sorudan bi haber doğmuşum. Nasıllar, nedenler, niçinler her yanımda, örselenmiş ve hapsolmuşum. 28 yaşında olmak kabullenmek, bakkaldan ekmek alırcasına yaşamak belki, sessiz, usulca ve dağınık. Özensiz ve acelesiz. Kayıp hissi hat safhada ve kaçırılan şeyler var, hep soyut. Hep muamma. Cevap yok, sorruda saklı filan da değil. Sorunu kendin seçiyor canını en az yakan yanıtı seçiyorsun ve evet artık daha hafifsin hem de sarkmaya başlayan yanaklarına, yer çekimine yenik yan yağlarına ve bombeleşmeye başlayan göz altları torbalarınla. 28 yaşında sen olabiliyorsun ve anlıyorsun. Artık çok geç. Neyse ki önünde hayıflanacak uzun bir ömür var. Kapa gözlerini ve haykır yaşlı çocuk! Keşke! Keşke! Keşke!
Merhaba Ayşe. Keşke satırlarıma " Seni çok seviyorum ya sen?" diyerek başlayabilsem. Sevilecek bir yanım kalmadığını, hatta nefret edilmeye bile değer olmadığımı biliyorum. Öyle hayalperesttim ki nasıl hayaller kuracağımın bile hayallerini kurardım. Hayalimdeki seni yazardım sonra kağıtlara defterlere, kalbime. Ben seni yazarak
Küçük Bir Anı
Geçen gün üniversitede fakülteye giderken emekçi abiler gördüm, öğrenciler için yani bizim için yapılmış olan portatif kamelyayı taşıyorlardı ve zorlanıyorlardı, bunu anlamanız için bu insanlara 1 saniye bakıp 5 saniye düşünmeniz yeterliydi durumu idrak etmek için ama düşümmüyormuydu bu insanlar yoksa çok daha değerli bilgilerle mi meşguldü acaba kafaları bu kıymetli öğrencilerin bilemiyorum, ben o kadar büyük düşümüyordum belki de neyse gördüm ve yardım ettim, nasıl da mutlu oldular görmeniz lazım ''bana sen değil siz diyordu bu adamlar, '' karşıya duyduğunuz saygı aynı zamanda kendinize duyduğunuz saygıyı ve kalitenizi gösterir'' işte böyle güzel insanlardı, belki çok kısa bir süre yardımcı oldum ama gerçekten buna değerdi, keşke daha fazlasını yapabilsem, yapabilsek bu güzel insanlar için, belki de sadece ''öğrenci'' olsak yeterli ama işte bilemiyorum... Bu insanları düşünmemiz gerekiyor, bu insanların yerinede sorgulamamız gerekiyor a dostlar, saatlerce sabahtan akşama kadar inşaatlarda çalışan bir insandan, ve böyle bir kesimden, dünyayı, insanları, bilimi, siyaseti sorgulamasını beklemek ne kadar mantıklı?
Reklam
Mutlu son?
Yekta okuluna gitti. Okul fazla kalabalıktı son günleri olmasına rağmen. Bu durum Gölge'yi bulmasını zorlaştıracaktı ama olsun, onu bulacaktı; bulmalıydı. Arkadaş grubunu bulsa yeterdi, herkes Gölge'nin etrafında pervaneydi çünkü. Kantine gitti, etrafı taradı bulamadı. Basket soyunma odasına girdi, gördüğü birkaç kişiye sordu ama görmemişlerdi.
Kadın Erkek ilişkisi ve Aile İçi Şiddet Konulu Kısa Tiyatro Oyunu
KADIN ERKEK İLİŞKİLERİ BİR KESİT Koca işinden evine gelir evde karısı onu beklemektedir. Ve sahne başlar: (Not: k.'ları kadın e.'leri erkek olarak okuyunuz) e. Karıcım ben geldim.
Sen Hiç Ateşböceği Gördün Mü ?
G/itmek. Bu aynı zamanda çoğul yalnızlıklara ve yanlışlıklara itmek değil mi kalanı ? Değil mi ki namerde muhtaç olur insan yalnızken.. Bu da bir yerde namerde mert olma şansı vermek değil mi ? Değerlendirilir mi ? Bir yerden çekip gittiğim bir zamandı. Muğla Milas'ta balkonda otururken, sokak lambasının etrafında dönüp duran bir şeyler
425 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.