Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sokak Köpeği - Aralık Ayı Hikâye Yazma Etkinliği
Gecenin üzerime örttüğü çiy damlalarından kurtulup, doğrularak günün ilk öğününü, belki de mideme girebilecek birkaç lokmayı bulabilmek için hayatın içine atılıyorum. Benim olan tek şey şuradaki boş çöp tenekesinin yanında duran karton parçası. Gecenin ayazında bedenimin bütün sıcaklığını çekti oda. Beni sömürdü resmen, taş gibi kalktım yattığım
Dünyada hergün 1 buçuk milyar kahve içiliyormuş. Ve ben bu sayının 4 fincanlık yükünü sırtlarken yazıyorum bu yazıyı. Kahvedeki kafeinin yanısıra, içilen kahve uyku hormonu salınımını geciktiriyormuş. Bunu farkettim mi bilmiyorum. Üzerimdeki ağırlığın bundan olmadığına eminim ama. Tamam bişeyler gecikiyor ama bu uyku hormonu mu, sanmıyorum. Bu arada Balzac günde 50 fincan kahve tüketiyormuş. Yaşasaydı sayı 1.500.000.050 olacaktı yani. Kötü görüntü.. Neyse dağılmasın konu. Kuruluşumun 27 yılı geride kaldı, günde ortalama 8 saatten yaklaşık 9 yılım uykuda geçmiş. Bi kayıp mı, emin olamadım. Bazen hayal mi rüya mı kestiremediğim, ama belki de en güzel anlarım sığınca o 9 yıla pek kayıp gibi durmuyor. Tam 7 sene süper kahraman olma hayali kurdum, 7 yaşında hayalin kelime manasına bakabildiğim bir sözlüğe sahip olduğumda, aslında hayalimde zaten süper kahraman olduğumu farkettim. Hayır tabi ki tayt giymiyordum. Uçuyor muydum ondan emin olamadım şuan. Newton'u tanımıyordum ve 'yer çekimi' kavramına bakmamıştım henüz sözlükten. Keşke uçsaymışım, hazır farkında değilken o bilginin. Bir gece Beşiktaş'ı şampiyon yapan futbolcu oluyordum, bir gece Roket takımından Pikacu'yu kurtarıyordum. Bu arada, Pikacuyum diye atlayan ben değildim. Kahramanlar gizliydi,yapmazdım tabi ki. Dostoyevski çok güzel demiş: Hayatta hep mutlu olursam, hayalini kuracak neyim kalır. Hayalini kuracak çok şeyim var hala. Bu arada yukarıdaki bilgiyi unutun, hormon salınımını pek de geciktirmiş sayılmaz.
Reklam
Gerçektir..Ama bana ait değil..
~ Bugün kendimle barışmaya karar verdim. Aldım vicdanımı karşıma bu yorgunluk yetmez mi(?!) diye sordum. Ses etmedi durdu ve bir kez daha sızladı. Ah! dedi ah! Anladım bir kez de onu yorduğum için sızladı vicdanım. Ertelenmiş bir uykum ve hep kendimden yorulmuşluğum var benim. Artık erken uyuyacağım.. "Ahmet Arif'in de dediği gibi... Belki de
Hoş ve bereketin ile geldin ya şehr-i Ramazan!
Hep derlerdi de, “Ramazan ayı bereketi ile gelir diye” inanmazdım nedense. Ama 2019 yılının miladi takvimi, 6 Mayısı gösterdiği gün benim için buna inanmak artık farz oldu diyebilirim. Biliyorum, belki kızanlarınız olacak, ama birincisi GS önemli bir galibiyet alarak Amiral olmaya ve beşinci yıldızı takmaya biraz daha yaklaştı. Asıl önemli olan
Roman yazdım, iyi okumalar 1000K sakinleri.
Yazmamak için tuttum tuttum tuttum ama bir yere kadar. O yer de bu yer. Sosyal medyadan nefret ediyorum bazen. Çünkü takip ettikleriniz az, takipçi sayınız fazla olduğunda veyahut takipçileriniz fazla olduğunda insanoğlunun ön yargıları hemen devreye girip kendini beğenmiş (kibirli) damgasını yiyorsunuz. Ve olmadığım biri gibi görünmek hiç hoşuma
Hükümsüz Dizisi Hakkında
#exxen bayram dolayısıyla ücretsizken başından beri merak ettiğim polisiye dizi #hükümsüz 'e bir bakayım dedim. Merakla başladığım diziye dördüncü bölümün sonuna kadar ancak dayanabildim. Hükümsüz aceleye gelmiş, her şeyi anlatmaya çalışan ama hiçbir şeyi tam anlatamayan, Televizyon mantığıyla yapılmış bir dizi olmuş, çok kötü bir polisiye
Reklam
İsmi tarafından terk edilmiş bir şehir gibi yüreğim. Her ne kadar adını koymaya çalışsamda ; yokluğunun eş anlamlısı hiç bir imla kitabında geçmiyor… Sanki Türk Dil Kurumu yasaklamıştı yokluğunu… Gittiğin günden bu yana bu şehir çok değişti. Hunharca katledilmiş hayallerim, boyası dökülmüş umutlarım ve dünden kalma yarınlarla ayakta durmaya
Başlayamama
Başlamam gerek biliyorum , ama nereden. Her zaman bir yolunu bulurum aslında başlamanın. Bu kez neden olmuyor ki? Bir şeyin olmasını mı bekliyorum başlamak için? Hiç bir şey yetmiyor artık, neden bilmiyorum. Kaç gün oldu gideli, üç mü daha? Çok uzun geldi bu kez.Bir hafta olmuştur diyordum. Gelmeyeceğinden belki, kesin konuştu giderken.
NEREDEN BİLECEKSİNİZ!
(Şubat Ayı Öykü Etkinliği) Taş çatlasın otuz beş yaşındayımdır. Camekandan öyle gözüküyor. Erken yıpranmış bir genç veya kendine iyi bakmış bir orta yaşlı olma ihtimalim de var. Yakışıklı değilim. İnsanın kendisine çirkin demesi öyle kolay değil de işte karanlığım biraz çirkinim. Bir şiirdendi sanki bu. Şiir falan hatırlıyorum.
Yalnız Kadın (Tiyatro Hikâyesi)
KADIN ERKEK İLİŞKİLERİ ÜZERİNE BİR KESİT (2 KİŞİLİK TİYATRO OYUNU) Koca işinden evine gelir evde karısı onu beklemektedir. Ve sahne başlar: (Not: K.'ları kadın E.'leri erkek olarak okuyunuz.)
Reklam
DeDeM 3.10.2000' &23
3.10.2000 den 3.10.2023 e sığan 53 yaşında giden DeDeM e 🤍 ♾️✨🙏🏼 Aynı yokluk her yıl, Yine 3 Ekim e uyanacağım bir sabah , Senin yokluğunda uyandığım kaç sabah oysa, Ama bu çekilmiyor ❣️ Her zaman gelir Ekim, ağırlığı ile gelir.
Ben geldim kızım. Seni böyle görmeye fazla alışık değilim. Ben hep içindeydim çünkü senin. Şimdi önümde yatıyorsun, ben de dizlerimin üstünde oturmuş seni izleyip seninle konuşuyorum yine. İkimiz de aynı görünüyoruz. Beyaz askılı elbise, kanlanmış ama yine de çok güzel. Sade duruyor. Ben biraz silik gibiyim yanında. Ama olsun, son kez konuşayım o
Kendimden bezdim...
Dönüp bakmasaydım diyordum keşke; Hatırlayanım var mı diye, o ilk tabelaya. Neyse... Tepemde duran aya bakakala. Mahalleyi adımladım geceleyin. Sonra bir ses duydum. İnanır mısın duymam yetti o sesi; Yalnız olduğumu idrak etmeme... Önümde bir kedi
Kendini Kendine Pazarlamak
Yani önce kendimizi kendimize kabul ettiriyoruz, sonra isteyen beğensin istemeyen neyse gerisini biliyorsunuz. Tabii yanlış bulduğumuz davranışlarımızla değil, onayladığımız ve bizde olmasını istediğimiz yönlerimizle yapıyoruz bunu. Eğer bunu yapabilirsek yani kendimizi onaylayıp olmayı seçtiğimiz gibi biri olabilirsek, hem özsaygımızı, hem
15 Temmuz Şehidi Halil Kantarcı'nın Eşi Ayşe Kantarcı'nın Mektubu
Üç yıl… tam üç yıl geçti , gittiğinden beri … bazen üç gün öncesi gibi , bazen üç asır kadar eski … Fotoğraflarına bakıyorum zaman zaman… sanki hiç gitmemişsin, böyle kanlı canlı karşımda duruyormuşsun gibi , bazen de hiç tanımadığım , hiç tanışmadığım bir yabancı sanki … Anlayacağın yar dediğim , sen bana bazen can oluyorsun bazen el
425 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.