Yolculuk zamanı
Yepyeni hikayelerde yepyeni dünyalara yolculuğa çıkmak istiyorum. Bir yandan Zweig çağırıyor beni dünyasına bir yandan Marquez.. İlk hangisinin davetine icabet etmem gerektiğinden emin değilim aslında. Belki de Pera Palas'ta var olmaya başlayan bir dünya benim dünyama daha yakındır. Bekleyip göreceğim. Yolculuk yakın. Bavulum hazır ve ben hazırım.
Stefan Zweig
Stefan Zweig
Agatha Christie
Agatha Christie
Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez
Altı Yirmi Treni
Saat sabahın beşi, karanlığın son demleri. Bu telaş altı yirmi trenine yetişememek değil, sana bir daha geri dönememe üzüntüsü. Şehir uyurken bile çığlık sesi duyar gibiyim. Elimde bir kitap yirmi birinci sayfası katlanmış, hani açsam sanki hep o sayfada boğulacak gibiyim. İkinci vagonun on dört nolu koltuğunda oturmuş trenin hareket vaktinin
Reklam
Okuyarak geçen gecelere Birde türküler eşlik ederdi oysa Tam huzuru buldum derken göğün yarılışına şahitlik ederdi tüm bedenim Ne ay görünürde ne de yıldızlar cümbüşü Terkidiliş vardı sanki gecede Bir ayrılık sezerdi garip bir yürek Nedenli doğruydu bilmeden Sadece sezerdi Sezgisiyle titrerdi yüreğinin teli Ve dökülürdü yüreğine sözcükler kandamlalarıyla... 🍂🍂🍂 Gecenin sessiz koynuna yaslarım başımı Göğün ince nameleri bürünür yakarışlarıma Yıldızlar küsmüş bak gökyüzüne Notaların acımasızlığına Penceremin soğuk yutmuş pervazı dinler Beni Tavanı'mın kireç tutmuş duvarları Kitaplığım'da ki tozlanmış sayfalar Ya sen beni dinler misin ? Göğün ıssızlığında Çaresizliğinde Son kaybedişim bu gecelere Elimde bavulum bir tren istansyonu Saat bilmem kaç ,ben bilmem kim Nereye gittiğini bilmeyen yollar Engebelli ıssız göğün haykırışları
Kimi zaman çocuğum, Bir müzik kutusu başucumda Ve ayımın gözleri saydam. Kimi zaman gardayım Yanımda bavulum, yılgın ve ihtiyar. Ne zaman bir dosta gitsem, Evde yoklar. Bekliyorum bir kapının önünde, Cebimde yazılmamış bir mektupla. Bana karşı ben vardım Çaldığım kapıların ardında, Ben açtım, ben girdim Selamlaştık ilk defa.
45'i geçmişken
bavulum boş, biletim tek yöne çalıyor düdük,kalkıyor tren şu an sarılsaydım sana ağlardım, yaşım 45'i geçmişken... ve gömmüşken seni derinliklerine yüreğimin dirilmemecesine bir daha
İshak kuşu
Nisan ayı etkinliği ; #114178889 Gözlerimi yukarıya dikip sonsuzluğu görmeye çalışıyorum. İshak kuşunun huzurlu sesini dinliyorum. Sonra anlıyorum ki gelecekte hüzünle anımsayacağım bir yaz gecesinin tam ortasındayım. Göğe bakıp düşlere dalmadan önce çocukluğumun ilk hatıralarında bile yeri olan isteğimi hatırlıyorum,
Reklam
69 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.