Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Film tavsiyeleri
Sizlere benim için son derece önemli, izlediğim zaman bende pek iz bırakan çok değerli, bazılarını çok da bilmediğinizi düşündüğüm, kimisini ders konusu olarak da işlediğimiz, üzerinde analiz yapa yapa ilerlediğimiz birbirinden değerli filmleri, yönetmenleri ile birlikte paylaşmak istiyorum.Ufak tefek fikirlerimi sizlerle paylaşıp, aktarımlar
Sinemaya Başarıyla Uyarlanmış Romanlar
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası
Edebiyat Atlası
‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729) Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Reklam
Ondan mı ben sevgi duygusunu anlıyamıyorum?
Tanrı sevgidir ve sevgi Tanrı'dır.Sevgi Tanrı'nın kanıtıdır. Kış ışığı -İngmar Bergman 🎬
İngmar Bergman - kış ışığı, 1963
Basit, sıradan hayatımızı yaşıyoruz. Ve zulüm güvenli dünyamızı parçalıyor.Bu çok ezici ve Tanrı çok uzakta duruyor.
kış ışığı - İngmar Bergman,1963
"Tanrı sevgidir ve sevgi Tanrı'dır.Sevgi Tanrı'nın varlığının kanıtıdır.Sevgi insanlık için gerçek güçtür."
İngmar Bergman - kış ışığı, 1963
Tanrım neden beni ebedi hoşnutsuzluk içinde yarattın?
Reklam
sevmeyi nerden öğreniyoruz biz
+ Sevmeyi öğrenmelisin. - Bunu bana öğretebilir misin? İngmar Bergman - kış ışığı, 1963
İngmar Bergman -kış ışığı,1963
Eğer Tanrı yoksa, bu gerçekten bir fark yaratır mı?Hayat anlaşılır hale gelir. Ne büyük rahatlık!Ve ölüm aniden hayatın sonu olur.Bedenin ve ruhun sona ermesi.Zulüm, yalnızlık ve korku bütün bunlar açık ve net bir hale gelmeli.Istirap akıl almaz bir şey, izaha gerek duymuyor.Bir yaratıcı yok.Hayatı destekleyen birisi yok.Şekillendiren yok
Ingmar Bergman filmlerinden beğendiğim aforizmalar:
YEDİNCİ MÜHÜR: “Tanrı'yı hissiyatımızla kavramak o kadar mı zor? Neden boş vaatlerin ve görünmez mucizelerin oluşturduğu bir buluta saklanıyor? İnançtan yoksunken inananlara nasıl inanacağız? (…) İçimdeki Tanrı'yı neden yok edemiyorum? Neden içimde acılar vererek ve beni aşağılayarak yaşamaya devam ediyor? Kalbimden onu söküp atmak
Eğer Tanrı yoksa, bu gerçekten fark yaratır mı ? Kış ışığı-İngmar Bergman 🎬
Reklam
Bergman/ Kış Işığı
Bergman, Luteryen bir papazın oğlu olmasının getirdiği disiplinli ve katı bir aile ortamında büyümenin etkilerini filmlerinin çoğunda gösterir. Buna bir de dinin derinlikli sorgulanması eklenince filmleri bir başyapıta dönüşmüştür. Örneğin ‘Yedinci Mühür’ (1957) filminde “Benim tüm hayatım manasız bir arayışmış.” diyen şövalyenin sorgulayışı, gerçek hayatta Bergman’ın hakikatte söylemek istediğidir. Hayatı boyunca Tanrı’ya inanmak veya inanmamak arasında gelgitler yaşayan sanatçının bu iç çatışması, içine girdiği dini bunalımdan kaynaklanır. Nitekim filmlerindeki kahramanlar, bir türlü teslim olmayı başaramazlar. Onun “Winter Light / Kış ışığı” (1962) adı verilen filmi böylesi dini bunalımların melankolilerin ve Tanrı temasının derinlemesine işlendiği bir başyapıttır.
Kış Işığı dinsel bir çatışma gibi görünür, ama bunun da ötesine geçer. Papaz duygu yönünden ölmekte. Varlığını sevginin dışında, aslında tüm insan ilişkilerinin dışında sürdürmekte.Onun cehennemi, -çünkü gerçekten cehennemin içinde yaşamakta- durumunun farkında olması. Karısıyla birlikte bir tür öykü benimsemişler. Bu öykü: "Tanrı sevgidir. Sevgi Tanrı' dır."
10 Absürt Film
Aşağıda yer alan filmler
Albert Camus
Albert Camus
’nün Absürt teorisinde yer alan kavramları somutlaştıran veya yorumlayan özelliklere haizdir. Tavsiye edilir. (1) İki Gün Bir Gece (Dardenne Kardeşler, 2014) (2) Hayat Ağacı (Terrence Malick, 2011) (3) Man Push Cart (Ramin Bahrani, 2005) (4) Çocukluk (Richard Linklater, 2014) (5) Günlerin Köpüğü (Michel Gondry, 2013) (6) Sıfır Teorisi (Terry Gilliam, 2013) (7) Yol (The Road- John Hillcoat, 2009) (8) Melancholia (Lars von Trier, 2011) (9) Kış Işığı (Ingmar Bergman, 1963) (10) The Lobster (Yorgos Lanthimos, 2015)
"Bu üç film, geriye dönüşe ilişkindir. AYNADAKİ GİBİ kesinliği yenmiştir. KIŞ IŞIĞI kesinliğin içine girmiştir. SESSİZLİK -Tanrı' nın sessizliği- negatif baskıdır. Böylece bir üçleme oluştururlar." Bu not Mayıs 1963'te yazılmıştı. Bugün bu "üçleme"nin ne bir uyağının ne de mantığının olmadığı düşüncesindeyim. Bavyeralıların dediği gibi -Schnaps ldee- bir bardak alkolün dibinden çıkan, ama ayık kafayla gün ışığında incelendiğinde çoğu zaman kabul görmeyen bir düşüncedir.
Bergman'ın Yedinci Mühür filmini izleyenler son sahneyi hatirlarlar. Azrailin peşine takılan bir grubun çırpınışları görünür. Tüm film boyunca yaşananlar ölüme bir hazırlıktır. Ölümü düşünenler ve düşünmeyenler aynı kefededir. Hatta Şeytan ile Satranç oynayan Antonius Blok ( Max Von Sydow) bile kendini ölümün yazgısından kurtaramaz. Tüm o
73 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.