Yoksulluk İçimizde kitabında;
"Seninle harama batmamış bir beldeye hicret edelim" demişti Süheylâ .
Kutsal bir belde hükmünde olan gönüllerin bile harama bulaştığı bu yeryüzünde böyle bir beldeyi hayal dâhi edemeyişimin hüznü vardı kaç zamandır içimde.
Şimdi
Tarık Tufan 'ın;
"O adam bizim şehrimize de koşarak gelse diyorum bazen. Gelse ve
İnsan denizlerden gitmeli çok uzaklar için. Geri dönmemek için bir gemiye binmek gerekir. Panama bandıralı bir gemiye hem de. Sebebini bilmiyorum ama bana öyle geliyor ki dünyanın en uzak yerlerine Panama bandıralı gemiler gider. Geri dönülmesi mümkün olmayan yerlere...
Artık dünyanın neresinde bir çocuk ölürse orası Gazze'dir. Bir bebek bir yaşına girerken ağzında emzik değil, kurşun taşıyorsa orası Gazze'dir. Bebeklerin uykulu gözleriyle annelerinin memelerini ararken,kor gibi yanan namlulari emmeye başladıkları yerin adı Gazze'dir. Yağmur bir futbol sahasında çocuğun atacağı golleri yutmak için
Yavaşça dokun yaralarıma . .
Yavaşça .
Annesi dün ölmüş çocuklara dokunurcasına şefkatle. Bin yılın mushafin sayfalarina nasıl dokunursa insan, öyle dokun.
Bir Adam Girdi Şehre Koşarak
Bir Adam Girdi Şehre Koşarak
Tarık Tufan