Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
''Bazen musikiler, bazen hodgâm sloganlar, bazen de birkaç kelimelik toplantılar canını sıkar insanın... nerede, nerede o eskilerde attığınız üç beş paralık naralarınız, nerede insanlığınızı eskittiğiniz, uğruna kan ve nefretinizi döktüğünüz yaşanmışlıklar! Şimdilerde maddiyat ve şatafattır kölesi olduğunuz, prangalarınız çürümüş olsa da ruhunuzdaki daima diri ve dinç... Sırılsıklam kurşun yağmurlarında üzerleriniz hiç ıslanmıyor, sormalı... sormalı ki öğrenilmeli, derdi nedir bu yağan feryat figanın, bizi bulacak mı sormalı insan! Ama insan, kendi derdine kadarıyla yetiniyorsa yahut mutluluk için yalnızca kendisi varsa hayatta, yaşamalı mı yaşamamalı mı, asıl bu soruyu sormalı. Öyle ya da böyle, bilinmez kimlikler taşımaya başladık gayri, şakaklarımızda ısınmak için bekleyen soğuk silahlar yok, artık o eski bizler de yokuz; savrulsak da bir, savrulmasak da ölmek mi? O da yaşantılarımızdan uzaktadır. Kimliklerimizden vazgeçmiş, ufalanmış kırağı gibi yok olmaya mahkûm, sineye çekilecek, büyüklendiklerinden küçük; zavallı ve ukala kimseleriz artık, uykumuzda boğulacağız, derin okyanuslara gerek yok, gerek yok artık!'' D.p
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu. Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse; Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse; Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan, Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse… Ey sen
Reklam
BİNGO buna benden başkası cesaret edemez
NUR RİSALELERİ’NE ELEŞTİREL BİR YAKLAŞIM (RİSALE-İ NUR’UN İÇYÜZÜ) ABDULLAH TEKHAFIZOĞLU Bunun PDFsi var okuyun nur risalesi gerçeğini görün ya da görmeyin bana ne.... Ön Söz.................................................................................................................................................................... 9
Vaktiyle bir Atsız varmış var olsun!
GERİ GELEN MEKTUP Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu. Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse; Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse; Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan, Yalnız o yeşil gözlerinin
VAR MI SİZİN DE BÖYLE CİNNETLERİNİZ? “Deliler ile benim aramdaki tek fark, onların bunu kabullenmemesidir. Oysa ben biliyorum deli olduğumu.” diyor, sürrealist ressam Salvador Dali. Dünyanın büyük çoğunluğu onun deli olduğuna, geri kalanıysa dahi olduğuna inanıyor. Hem deli olmak, dahi olmaya engel mi? Ya da tam tersi; dehalar da bir gün
Günün şiiri #7
Hüseyin Nihal Atsız- Geri Gelen Mektup şiiri ve hikayesi.. Nihal Atsız’ın öğretmen olarak çalıştığı okula bir gün bir hanım öğretmen gelir. O zamana kadar kimseye bakmayan, kimseyle pek alakadar olmayan Atsız içeri giren o öğretmene ilk görüşte aşık olur. Evet kelimenin tam anlamıyla bu bir ilk görüşte aşktır. Ve aşık olduğu o meçhul hanım
Reklam
İyi bayramlar 1K ailesi :)
Mesele Bulunmaz Eşi benzeri olmayan sevgiler aramak değildi Veya uğruna ölmek Mesele Sevmekti Yalnızca sevmek Basit
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Bu ülkeyi, bu ülkenin insanlarını ve tüm insanları en fazla devrimciler sevdi. KIZILDERE Ancak davası uğruna yaşamını feda eden devrimcilerimiz, Türkiye’nin bütün sorunlarının kaynağının İslam olduğunu bilmiyorlardı. Yani sorunun kaynağını tam tespit edemediler. Bizim sorunumuz Amerika değildi. Bizim sorunumuz İslam’dı. Bu toprağın insanını
Esfeli safilin olan insanlar yığınından ne bekliyoruz ki ..
Bir ara kendi coğrafyasında kadının ne kadar değersiz olduğunu vurgulayan birileri vardı hatırladınız mı ? Hatırladığınızı varsayıyorum. Peki bir kadının saçları uğruna dünyayı ayağa kaldıranları hatırladınız mı ? Gazze'li kadınlar saçlarını savurmak isteseydi onların saçları da gündem olurdu muhtemelen ama onlar örtmeyi tercih ettiği için tec*v*ze uğrayıp öldürülmelerinde bir sakınca görülmedi! Hiç denk geldiniz mi? Gazze'de ki kadınlarla alakalı tek bir şikayetleri oldu mu? Aynı hassasiyeti gösterdiler mi? Hatta çeyreğini ? Nerede bu "kadın hakları" diye diye sokağa dökülenler? Nerede "bütün kadınlar özgürdür" naraları atanlar? Nerede sokaklara dökülüp bu uğurda yürüyüş yapanlar ? Gazzeli kadınların feryatları arşı âla'yı titretti. Artık onlar için namuslarıyla bombalanarak ölmek bile bir lütuf.. Soruyorum; İki asker tarafından koluna girilip sürüklenen kadınlar kadın mı değil? Yoksa yaşadıkları kadın haklarına aykırı mı değil ? Yoksa Gazzeli kadınlar batılı kadınların haklarına sahip mi değil ? Necip Fazıl'ın seslenişiyle sesleniyorum tüm dünyaya; "Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek? Fatmanur Diş
552 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.