Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Atatürk'ün davasına ölesiye bağlı, fakat içini dökmekten hiç çekinmiyen fikir arkadaşlarından biri Recep Peker'di. Hatıralarım arasında şöyle bir not var: Âdeta şakalı bir konuşmadan sonra bahis bilmem neden bu korku meselesine geldi. Atatürk, yanında oturan Recep'e: - Sen benden korkmaz mısın? diye sordu. Recep güldü. Atatürk: - Karşıma geç! dedi. Geçti: - Korkar mısın, korkmaz mısın, söyle, dedi. - Hayır, dedi, ne senin arkadaşların korkaktırlar, ne de sen korkunçsun. Biz inanarak senin ideallerine bağlıyız. Sen sevilen adamsın, korkunç olamazsın. Atatürk: - Gel gene yanıma otur, dedi.
500 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Merhaba arkadaşlar, size öyle bir kitapla geldim ki, bitirdiğinizde yüksek sesle “Aman tanrım , bu da neydi böyle?!” diyeceksiniz. Normalde bu kitap Cam şato serisinin ikinci kitabı. Bilmiyorum, belki de serinin diğer kitaplarını da bitirdiğimde bundan da büyük tepkiler vereceğim. Çünkü sadece ikinci kitap olsa bile, olay örgüsünün nereye gittiği
Karanlık Taç
Karanlık TaçSarah J. Maas · Dex Yayınları · 20152,033 okunma
Reklam
Kendini kalp kırıklığından korumanın bir yolu yok Lara Jean. Bu hayatın bir parçası
#Einstein
Albert Einstein, Japonya'ya gitmişti. Otelde kalıyordu ve otel çalışanına bahşiş vermek istedi ancak, Japonya'da bahşiş kültürü yoktu. Bahşiş vermeyi bazen hakaret gibi kabul ederlerdi. Emekçi de, "Bu işimin bir parçası efendim,ben maaşımı alıyorum" dedi ve bahşişi kabul etmedi. Einstein bunu bilmiyordu. O günde Nobel ödülü alacağını öğrenmişti ve görevliye, " Sevincimi paylaşmak istiyorum, bahşişi kabul etmiyorsunuz ama müsaade ederseniz size bir hatıra vereyim" dedi. Otel odasındaki kağıt ve kalemi aldı bir not yazdı. Albert Einstein diye imzaladı. Japon emekçi bu notu ömrünün sonuna kadar sakladı. Öldükten sonra torunu, açık artırmaya çıkardı ve o notu 2017 yılında bir milyon 600 bin dolara sattı. Einstein Tokyo Imperial Hotelinde, o kağıda şu cümleyi yazmıştı; "Mütevazı bir hayat, şuursuz bir başarı peşinde koşulan huzursuz bir hayata göre daha çok mutluluk verir." Bu cümleyi gerçekten anlamanın edebi, 1.600.000 dolardan daha yüksektir. Mutluluk pazar da satılmıyor. Belki iyi bir yatak satın alabilirsiniz ama, huzurlu bir uykuyu satın alamazsınız. Belki en pahalı güzel bir ev satın alabilirsiniz ama, mutlu bir yuvayı satın alamazsınız. Mark Twain'nın dediği gibi: "İyi arkadaşlar, iyi kitaplar ve başını yastığa koyunca uyuyabilen rahat bir hayat, birde vicdan varsa, işte ideal hayat." Mutluluğu arayanlara gelsin 😇🥰
424 syf.
·
Puan vermedi
İnsan psikolojisi ve zihnin kendini koruma çabaları, kesinlikle derin ve büyüleyici bir konu. Ruhsal sorunları olan insanlar için başına gelenleri kaldıramadı diye düşünürüz ama kitabı okurken, tam tersi aslında onlar bizim gibi sadece katlanmaya çalışanlardan daha mı güçlü acaba dedim. Çünkü birçok yolu deneyip hayatlarını değiştiremeyeceklerini
Madalyonun İçi
Madalyonun İçiGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 202418,1bin okunma
Bende bu ülkede doğdum pembe nüfüs cüzdanıyla ilk oyuncagım mavi gözlü bir bebekti erkek istemiş babam kısmet olmamaıs fakat aklım ermedi "Erkek olmak" Ne demekti Not: bu sözler Ben Yanındayım şarkısına aittir
Reklam
480 syf.
·
Puan vermedi
Herkese merhaba , mayıs ayı resmen yağmur ve gökgürültüsü ile başladı heyecan verici bir ay olacak belliki Ben bir üçleme olan kilit-anahtar-kapı serisinin son kitabını da bitirdim bi koşu geldim buralara. Ayy arkadaşlar ben ne okudum‍ Böyle bir dünya da yaşıyoruz düşüncesi beni oldukça rahatsız etti ama ne yazık ki hepsi o kadar doğru ki. İlk iki kitabında olaylar başlamıştı Aditi yakalanmış büyük güçlerin(!) güçlerini ve neler yapabileceklerini gördük artık son kitapta madalyonun iki yüzünü de görmüş olduk. Yazar Kapı kitabı için “tarihe not düşülüyor “demiş gerçekten de öyle . Bu her ne kadar bir kitap olsa da “olan”ı anlatan bir kitap. Geçmiş olayları ve günümüz ilişkilerini çok net gözler önüne seriyor ve insanın bu bilgilerle irkilmesini sağlıyor. Kim bu “elitler grubu” ? Adalet, eğitim , ilaç, ekonomi , tarım bunun gibi pek çok sisteme hükmeden bu örgütlenmenin yapabileceklerinin bir sınırı yok. İnsanları piyon gibi görüyorlar. Gerçek hayattan bir çok izler görüyoruz ve bu da bizim bu sistemdeki yerimizde gözleri önüne seriyor. Ilk iki kitabın da söyledigim gibi yazarın donanımı araştırması beni hayran bıraktı bu kitap aksi halde bu kadar heyecan verici yazılamazdı. Bu seriyi gözüm kapalı öneriyorum kesinlikle çok beğeneceksiniz türünde okuma yapıyorsanız en beğenilenler arasına alabilirsiniz ya da türüne başlama kitabı olarak seçebilirsiniz. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim kitapların kapakları çok anlamlı
Kapı
KapıYaşar Özdemir · Feniks Kitap · 202344 okunma
sebr ve taksim yöntemi
Enam 143-144) <O, (hayvanlardan) sekiz eşi de yaratandır: (Erkek ve dişi olarak) koyundan iki, keçiden de iki. Ey Muhammed! De ki: “Allah iki erkeği mi haram kıldı, yoksa iki dişiyi mi? Yoksa iki dişinin rahimlerinde bulunan (yavru)ları mı? Eğer doğru söyleyenler iseniz bana bilerek haber verin.”> <Yine (erkek ve dişi olarak) deveden iki, sığırdan da iki. De ki: “İki erkeği mi haram kıldı, iki dişiyi mi? Yoksa iki dişinin rahimlerinde bulunan (yavru)ları mı? Yoksa Allah size bunları haram ettiğinde, orada hazır mı idiniz!?” İnsanları bilgisizce saptırmak için Allah’a karşı yalan uyduran kimseden daha zalim kimdir? Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez.> ayrı not: Tefsircilerin ittifakla belirttiklerine göre müşrik Araplar, bazı hayvanların etlerinin yenilmesini haram saymışlar ve haksız olarak bunun Allah’ın bir hükmü olduğunu ileri sürmüşlerdi. Bu âyetlerde cedel metotlarından biri olan “sebr ve taksim” (ihtimalleri sıralayıp teker teker çürüterek doğruyu bulma) yöntemiyle müşriklerin iddiaları çürütülmüş, böylece onların söz konusu hayvanlar hakkındaki görüşleri reddedilmiş bulunmaktadır.
ayrı not: Bu âyetlerde Hz. İbrahim’in kendi başına -putperest toplum içinde- Allah’ı nasıl bulduğu anlatılır. En’âm 76-77-78) “Üzerine gece karanlığı basınca, bir yıldız gördü. “İşte Rabbim!” dedi. Yıldız batınca da “Ben öyle batanları sevmem” dedi.” “Ay’ı doğarken görünce de “İşte Rabbim!” dedi. Ay da batınca, “Andolsun ki, Rabbim bana doğru yolu göstermezse, mutlaka ben de sapıklardan olurum” dedi.” “Güneşi doğarken görünce de “İşte benim Rabbim! Bu daha büyük” dedi. O da batınca (kavmine dönüp), “Ey kavmim! Ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım” dedi.”
Hz. İbrahim
ayrı not: Hz. İbrahim’in adı; Tevrat'ta (Tekvîn, 11/26) ve diğer İbrânî kaynaklarda “Terah” diye geçer. En’âm 74) “Hani İbrahim, babası Âzer’e, “Sen putları ilâh mı ediniyorsun? Şüphesiz, ben seni de kavmini de apaçık bir sapıklık içinde görüyorum” demişti.”
Reklam
En’âm 61
ayrı not: Hafaza meleklerinin Kur’an da geçtiğini gösteren âyettir. Kur’an-ı Kerim’de Azrail kelimesi geçmez. Azrail kelimesi hadislerde geçer. Azrail’in karşılığı “melek-ül mevt” tir. Azrail melek ama burada çoğul ifadesi geldi. Bunu cins isim olarak ele almak lazım. “Ölüm melekleri” Burada Allah ona öyle bir özellik verir ki; melek aynı anda birden çok iş yapabilir. En’âm 61) “O, kullarının üstünde mutlak hâkimiyet sahibidir. Üzerinize de ‘koruyucu melekler’ gönderir. Nihayet birinize ölüm geldiği vakit (görevli) elçilerimiz onun canını alır ve onlar görevlerinde asla kusur etmezler.”
ayrı not: Arap müşriklerinin uydurduğu, kendilerince helal ve haram tayin ettikleri develerle ilgili birtakım inançlardır. Cahiliye dönemindeki kurban uygulaması anlatılmaktadır. Maide 103) “Allah, ne “Bahîre”, ne “Sâibe”, ne “Vasîle”, ne de “Hâm” diye bir şey meşru kılmamıştır. Fakat, inkâr edenler Allah’a karşı yalan uyduruyorlar. Zaten çoklarının aklı da ermez.”
"Prof. Edward Weisband, 1974'te yayınlanan '2. Dünya Savaşında İnönü'nün Dış Politikası' adlı eserinde, İnönü'nün 'Atsız'ın yayınladığı mektupların hazırladığı fırsatı kaçırmak' istemediğini yazıyor ve şöyle devam ediyor: 'İnönü'nün (bu yolla) Sovyetleri yatıştırma çabası yine de başarısızlığa uğradı. İnönü, Turancıları ezerken... Sovyetlerin Türkiye'ye karşı takındığı tutumu etkilemek istemiş. Ancak bunda da hayal kırıklığına uğramıştı. Ruslar Turancıların yargılanmasını maskaraca bir oyun olarak nitelendiriyorlardı.' (s. 320). 1944'te bir makale yayınlayan İngiliz Review dergisi ise, Türkçü tevkiflerini Ankara hükümetinin 'Moskova'dan iyi not alma' çabasına bağlamaktaydı (15/11.1944, sayı: 37, sayfa: 181). C. W. Hostler de, 1952'deki yazısında ve daha sonra 1957'deki kitabında bu hareketi İnönü'nün 'Sovyetler Birliği'nin gözüne hoş görünmek' diye niteliyor (Trends in Pan-Turanism. Middle Eastern Affairs, Ocak 1972; c: 3, sayı:1)" (Türkkan 1988: 185). 01 Eylül 1947 tarihinde Arif Türkdoğan'a yazdığı mektupta davanın bitişiyle ilgili olarak Atsız şunları söylüyor: "Gerçi beraat ettik. Fakat dâva henüz bitmedi. Biz 17 Mart'ta beraat etmiştik. Sıkıyönetim Kumandanlığı, bu beraat kararını 24 Nisan'da temyiz etti. Askeri Yargıtay henüz bir karar vermedi." (Hacaloğlu 2013: 34). .... Atsız da 23 Temmuz 1946'da yazdığı mektupta "Bizim davamız, Ruslara kompliman yapmak yüzünden çıkmıştı." (Hacaloğlu 2013: 33) diyerek aynı görüşte olduğunu belirtir.
576 syf.
·
Puan vermedi
·
17 saatte okudu
Burada Gömülüdür 1.Cilt
Ahmet Erhan
Ahmet Erhan
Bu kitabı
Burada Gömülüdür 1. Cilt
Burada Gömülüdür 1. Cilt
de ölüm temasını oldukça fazla işlemiş. Bazen dile gelen başada geliyor diye düşünmekteyim. Merhum Kıvırcık Ali son albümünde, "Ölüm seni arar oldum nerdesin?" diye seslenirken, hakikâtte genç yaşında ölüm gelip onu buldu.
Ahmet Erhan
Ahmet Erhan
nın hayatı da benzer bir durumu anımsatmaktadır. Ve bu Dünyadan (1958 - 2013)
Burada Gömülüdür 1. Cilt
Burada Gömülüdür 1. CiltAhmet Erhan · Kırmızı Kedi Yayınları · 20222,235 okunma
Not almak, öğrenmeyi aktif hâle getiren bir unsurdu. Yazmak, çalışmakta olduğunuz materyali pekiştirir..
Sayfa 196Kitabı okudu
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.