Günaydın. İnsan ne tuhaf, nelere sahip oluyor neler neler yapıyor da en uzak en alakasız bir rastlantı, gününü gecesini değiştiriyor. Sabahattin Ali, "Tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim." diyor ve ekliyor: "Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin." İnsan, sevgili okur, yaşadığını hissetmek için küçük tesadüflere hasret: Ama uzak bir ülkede ama şuracıkta bir sokakta ama bir kitabevinde ama bir yol kenarı istasyonunda... Var olun.
Günaydın. Hayatta olan biten ne denli tuhaf olursa olsun, bir kötülüğü yoksa kimseye, kime ne? O ne der, şu ne düşünür diye diye, istemediği şeyleri yapmak yahut istediği şeylerden vazgeçmek zorunda mı insan? Mehmet Eroğlu, "Yaşanan her serüven insan hayatında eksik kalan bir resmin tamamlanmasıdır," der. Olanlar oldu, yaşananlar yaşandı sevgili okur. Artık sadece kendi sesimizi dinleyeceğimiz günlere... Var olun.
biryudumkitap.com
Günaydın. Seçimlerimiz, şu kısa ömrümüzde ne kadar da büyük neticeler doğuruyor. Adil gelmiyor böylesi fakat seçimlerimizle yaşamaya da mecburuz bu yönüyle. Jenny Erpenbeck "Bütün Günlerin Akşamı"nda şöyle diyor: "İnsan, özgür iradesiyle seçtiği bir yolun onu nereye götüreceğini önceden bilebilseydi keşke." Keşke bilebilseydik sevgili okur. Keşke... Var olun.
Günaydın. Bu kalabalık ne fena. Bu sokaklar bu suratı asık adamlar, isteksizce işine, okuluna, vesaireye gidenler, etrafta büsbütün çirkin binalar, mutsuz herkes, korkunç bir manzara. Sonra bir sessizlik hasreti içimizde, bu gürültü ne fena. Baran'ın dediği gibi: "Bir insan susunca, sesi içinde dolaşmaya başlıyordu. İyice yayılıyordu. Sonunda gözlerde, ellerde, oturuşta, yürüyüşte, ette kemikte çın çın ötmeye başlıyordu bu ses. Dünyayı anlamak için susmak yetiyordu." Şöyle her şey ve herkes bir sussa sevgili okur. Kendimize gelsek... Var olun.
Günaydın. Hani bazen biri vardır, en büyük kötülüğü kendine yapan. Öyle deriz, ne yaptıysa, kendine yapıyor. Yahut bizizdir o, öyle derler, hâlbuki ne kadar iyi biriyizdir eskiden, ah ki ne ahtır vesaire. Hakan Şenocak, "Ne yaşıyor ne de ölüyordu. Yığılmak istiyordu. Dökülmek, kaybolmak, yok olmak istiyordu. İçindeki çatışma bitsin istiyordu." Yargılamamalı sevgili okur. Bazen bu dibe batışlar birer yardım çığlığıdır, bizden ya da bize. Var olun.
Kaybolduğumuzu hissettiğimiz zamanlar olur. Herkes de anlayamaz bunu, bu çağda insanlar kaybolduğunun farkında bile değil.
"Hiçbir yerde, sevgili, dünya hiçbir yerde, sadece içimizde."
Rainer Maria Rilke
Kaybolduğumuzu hissettiğimizde döneceğimiz tek yer kendimiziz sevgili okur. Bu zamanda insanı ancak kendi kurtarır.
🌺
Günaydın. Kaybolduğumuzu hissettiğimiz zamanlar olur. Herkes de anlayamaz bunu, bu çağda insanlar kaybolduğunun farkında bile değil. Duino Ağıtları'nı hatırlayın: "Hiçbir yerde, sevgili, dünya hiçbir yerde, sadece içimizde." Kaybolduğumuzu hissettiğimizde döneceğimiz tek yer kendimiziz sevgili okur. Bu zamanda insanı ancak kendi kurtarır. Var olun.
Günaydın. Kaybolduğumuzu hissettiğimiz zamanlar olur. Herkes de anlayamaz bunu, bu çağda insanlar kaybolduğunun farkında bile değil. Duino Ağıtları'nı hatırlayın: "Hiçbir yerde, sevgili, dünya hiçbir yerde, sadece içimizde." Kaybolduğumuzu hissettiğimizde döneceğimiz tek yer kendimiziz sevgili okur. Bu zamanda insanı ancak kendi kurtarır. Var olun.
#biryudumkitap
Günaydın. Ağzımızdan çıkan sözlerden bir ömür mesulmüşüz gibi bir çağdayız. Ne tuhaf. Hâlbuki insanın fikri de değişir zihni de, aksi hâlde sözlerimizin mahkûmu olmaz mıydık? Mehmet Celal, "Bir gün gelir, uçsuz bucaksız denizlerin hiddetli dalgaları bile çırpına çırpına bir sahilde kırılır, düşer. Zaten hayat böyle değişmese yaşamak neye yarar?" der. Hata yapmak insan olmaktır sevgili okur. Bir sözün yükü bir ömür taşınmamalı. Var olun. #biryudumkitap