Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Buse Uslu

Buse Uslu
@bseusl
“Hepsini denedim ama ancak bir derdim olduğunu kabullendikten sonra iyileşmeye başladım.” Alıntı Şuradan: Coelho, Paulo. “Aldatmak.” Can Yayınları, 2014
Reklam
Hayattan alacaklı olmanın insanı cimri yaptığına inanırdı yaşlı adam. Cimri bir satıcı ise en az aşırı cömert bir satıcı kadar tehlikeliydi. Ikisi de önünde sonunda iflas ederdi.
Bir şeye sahip olmamakla, onu kaybetmek hiç bir zaman aynı şey olmamıştı. Yaşanan her an,hayat suyunun içindeki bir damla gibiydi. O damlayı geri almak mümkün değildi. Damla bir kez oraya aktıktan sonra, suya yayılır, suyla bütünleşir ve suyu değiştirirdi. Buna umutlarınızda dahildi. Umut,bir kez doğduktan sonra,sanki yaşayan hücrelere dönüşüyor ve yok oluşu sizden bir şeyleri eksiltiyordu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Şairin dediği gibi "kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı." Masanın üzerindeki kahvaltılıklara şöyle bir baktı. Her birinin lezzeti bir diğerinden çok farklı olmasına rağmen, ne büyük bir uyumla birbirlerini tamamlıyorlardı. Belki de mutluluğun sırrı birbirinden çok farklı lezzetlerin bir araya gelerek ortaya çıkardığı armoninin inceliğinde gizliydi.
Insanlık tarihi, isteklerin korkuya yenik düşmesinin ve garanti arayışlarına feda edilmesinin örnekleriyle doludur. Oysa istek ve korku hep var olmuş, garanti ise hiç olmamıştır.
Reklam
Mutluluğu bir kibritin alevine benzetmişti. Ya esen rüzgar söndürür,ya siz üflersiniz,ya da sonuna kadar yanıp,kendiliğinden söner. Kibritin alevi önünde sonunda söner ama başka bir kibrit yakma şansınız daima vardır.
Bir insanın akıllı davranması için üç yol vardır: Birincisi iyi düşünmektir. Bu en soylusudur. İkincisi,taklit etmektir. Bu en kolayıdır. Üçüncüsü, denemiş olmaktır. Bu en acısıdır. -Konfüçyüs
Heralde savaş ateşinin tek hayali, zafer meşalesinin alevine dönüşmek olsa gerekir. Zafer meşalesi ise ancak savaştan arta kalan, yakılıp yıkılmış savaş alanını aydınlatır. Ne yazık ki savaşlardan sonra görüp görebileceğiniz tek şey budur. Ve anlarsınız ki, savaşta önemli olan savaşma gücünüzden çok, acıya dayanma gücünüzdür.
Geçmişi hatırlamayalar,onu bir kez daha yaşamak zorunda kalırlar.
Beklemek hiç bir sorunu çözmüyor. Sağlamasını yaptım,bizi kandırmışlar.Meğer zaman değil, zamanla ne yaptığımızmış bizi iyileştiren.
Sayfa 202Kitabı okudu
Reklam
O beni birdenbire sessiz ve karanlık dünyamdan ayırmış, ışığa ve sahiden yaşamaya götürmüştü. Bir ruhum bulunduğunu ancak o zaman fark etmiştim. Şimdi geldiği kadar sebepsiz ve ani,çekilip gidiyordu. Fakat benim için bundan sonra eski uykuya dönmek imkânı yoktu. Yaşadığım müddetçe türlü türlü yerler gezecek,dilini bildiğim ve bilmediğim insanlarla tanışacak ve her yerde,herkeste onu arayacaktım. Onu bulamayacağımı daha şimdiden biliyordum. Fakat aramamak elimde olmayacaktı. Beni, bütün ömrümce bir meçhulü, mevcut olmayan bir şeyi aramaya mahkûm ediyordu.
Sayfa 123Kitabı okudu
Birinin bize her şeyini verdiğini zannettiğimiz anda onun hakikatte bize hiçbir şey vermiş olmadığını görmek,bize en yakın olduğunu sandığımız sırada bizden, bütün mesafelerin ötesindeymiş kadar uzak bulunduğunu kabule mecbur olmak acı bir şey. Bunun böyle olmaması lazımdı. Ama yapacak bir sey yoktu;hele benim tarafımdan...
Sayfa 122Kitabı okudu
Bir şey noksandı, fakat bu neydi? Evden çıktıktan sonra bir şey unuttuğunu fark ederek duraklayan,fakat unuttuğunun ne olduğunu bir türlü bulamayarak hafızasını ve ceplerini araştıran,nihayet,ümidini kesince, aklı geride, ileriye gitmek istemeyen adımlarla yoluna devam eden bir insan gibi üzüntülüydüm.
Sayfa 117Kitabı okudu
Nedense, hayatta bir müddet beraber yürüdüğümüz insanların başına bir felaket geldiğini,herhangi bir sıkıntıya düştüklerini görünce bu belaları kendi başımızdan savmış gibi ferahlık duyar ve o zavallılara,sanki bize de gelebilecek belaları kendi üstlerine çektikleri için, alaka ve merhamet göstermek isteriz.
Insanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu.
Geri13
60 öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.