“onlar, Allah’ı ayakta, otururken, yatarken, zikrederek tefekkür ederler.” demekki zikrede ede kalp uyanıyor ve tefekkür etmeye başlanıyor. hadis-i şerif: “bir saat tefekkür yetmiş sene ibadetten efdaldir.” bu hadisi okumakla insan tefekkür edemiyor ki... bir an eder unutur. sanki bir değirmene suyu getirip dökünce döner, tekrar su gelinceye kadar durur. ama dağdan ırmak akarsa o değirmen hiç durmaz. işte insanda zikrullaha devam edince ruh diriliyor. işte o zaman tamam… kendiliğinden tefekküre başlıyor.
Annem, benim doğumumdan sonra, kimsenin farkına varmadığı, farkına varsa bile hesaba almadığı bir buhrana kapılmıştı. Doğuran kadınların depresyona gireceğini kim bilirdi ki köyde? Ahırda tarlada doğurup bebeğin göbeğini kendisi kesen, ertesi gün işe koşturan gelinler için, adına bunalım denilen ve köylünün henüz hiç de bilmediği bu ruh hali, belki de bilinmezliğinden, lükstü. Lükslüğü de bir yana, köylü milleti acımasızdı. Köy hayatı bunu gerektiriyordu. Bir gelin desin ki "Su taşırken belim ağrıdı." Ya da "Çocuğumu hastanede doğuracağım." Vay vay vay! Sen mi sin bunu diyen! Dersin ki konakta büyümüş. Senin anan baban zaten hastanede doğmuştu. Nenen de Ankara'da doğurdu! ltin kızı! Köy yerinde hele istediği şeye bak! Böyle laf sokuşturmakla da kalmaz köylü milleti, "Anam anam o durmaz yerinde, yarın öbür gün kaçar gider," diye kehanette bulunurdu.
Romanın Hazırlanması ve Yayını
Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor.
Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,
Eskiden iyi meslekti doktorluk,
Şimdinin modası mühendislik.
Sana bir şey söyleyeyim mi?
İyi meslek yoktur.
Mesleğini iyi yapan insanlar var,
Kerem ile Aslı'nın aşkı birinci.
Leyla ile Mecnunun ki ondan sonra,
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Büyük aşk yoktur!
Aşklarını büyütebilen insanlar var mı?
İstediğini yap,
Çok geç kalmadan,
Daha güç olmadan,
İstediğini yap,
Her şey bitmeden...
Türkiye 'de hiçbir zaman böyle bir ortam olmamıştı bana sorarsan. İlk kez bu kadar büyük bir din - din dışı ayrımı var. Hiçbir zaman böyle bir şey görmedim.