Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ebu Fazıl kulağının arkasını kaşıyıp "Biliyor musun İbni Sabbah, yaşlanınca insan gördüğü hiçbir şeye şaşırmıyor," dedi. "Yedi yıl önce zekice bulduğum şeylerin aptalca olduğunu, zırdelilik olarak kabul ettiğim şeylerinse âdeta bilgelik olduğunu fark ettim. Artık hiçbir şeyi anlayamıyorum. Bu yüzden de hüküm vermekten vazgeçtim. Galiba benim zamanım çok gerilerde kaldı."
Anlatacak çok şey var ama değişecek hiçbir şey yok. Bu yüzden vazgeçtim.
Reklam
Tiyatrodan Vazgeçmeli...
Günün birinde aynaya baktığımı ve kendimden utandığımı hatırlı­yorum." "Neden?" "Aynadaki kişi olmadığım için. Bu, diğerleri tarafından kabul görmek için üstlendiğim bir roldü. Neyse ki kim oldu­ğumu ve nereden geldiğimi gayet iyi biliyorum. Bu yüzden bu tiyatroyu oynamaktan hemen vazgeçtim."
360 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
bu kitap hakkinda cok gorusum var ama hicbiri fazla net olmadigi icin icimden hic yazmak gelmiyor. belki yazdikca netlesir umuduyla yaziyorum yine de. genel olarak spoiler icerecek diye dusunuyorum ama cogu insan da filmini izlemistir yuksek ihtimalle, bilmiyorum. ozellikle bir major (?) spoiler olacak ama. bakin bu klasik bir kitap, hani klasik
İyi Eşler
İyi EşlerLouisa May Alcott · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,141 okunma
Bir süredir bir grupta bulunuyordum. Takip edenler görmüştür. 1K'dan davet edildim gayet nezih okuyanların olduğu bir grup olarak söylendi ve tabi başka övgüler vs... Neyse gruba girdikten sonra yönetisinin kim olduğunu öğrenince çıkıyordum ki bir anda vazgeçtim çünkü her şehrin kendine ait grubu varmış o yüzden de denk gelme ihtimalimiz pek yoktu biraz deneyim dedim. Ama grubun içerisinde kendisini aratmayacak kişiler varmış zamanla görmüş oldum 😁 Okumadığı bölüm üzerinden kendine bir kimlik oluşturan şizofren mi dersin, kalabalık görüp reklam yapanlar mı dersin, kızlara sürekli gizliden yazanlar mı dersin(yönetici/ler yapınca sıkıntı yok ama başkaları hemen atılıyor) türlü türlü tuhaflıklar 😂 Farklı düşünen bunu tartışalım diyenler de hemen grup reisinin keyfine göre değilse direkt atılır öyle şeyler de var tabi. Ve diğer kişiler de reis ne derse harfiyen uymak zorunda 😂 Gelelim benimle ilgili olan duruma. Biri atıldıktan sonra dedikodu yapmayı sevdikleri için biri sürü laf edildiğini YİNE görünce artık sabretmek istemedim ve uyardım. Bu kadar. Evet tabi ki atıldım 🤷‍♂️😂 Yani eğer kendi fikriniz yoksa, özgüvensiz, şizofreni, kendi değerlerine göre hareket etmeyen biriyseniz tavsiye ederim kesinlikle size göre bir yer. Ama aksi birşey varsa uzak durmanızda fayda var 😁 Hem zaten "Balık baştan kokar" değil mi 😁
496 syf.
1/10 puan verdi
Sahtekâr Leydi Talih
Yazar duygulara kör bir kaleme sahip. Yazım dili, bilimsel kelimelerle dolu makale tadındaydı. Komünistler ve Milliyetçilerin çatışmasına o kadar odaklanılmıştı ki ne karakterleri tanıyabildim ne de okuduğumdan keyif aldım. Şu şuna şu yüzden savaş açmış, bu şöyle demiş, o buna emir vermiş, bu ona ihanet etmiş gibi gibi keskin ve duygusuz cümlelerle yazılmış bir kitaptı. Okurken hiçbir şey hissedemedim. Haliyle karakterleri ne benimsedim ne de sevdim. Rosalind ve Orion ajanlar. Evli bir çiftmiş gibi davranarak cinayetlerin ardında kimlerin olduğunu bulmaları isteniyor. Nefretten aşka olsun denildiği için, Rosalind Orion'dan tamamen sebepsiz yere nefret etti. Kalabalık önünde evli gibi görünmeleri için el ele tutuşmaları gerektiği bir sahnede tırnaklarını adamın etine sapladı falan. Haliyle bu sahneden sonra, sözde ajanımızda, profesyonellik aramaktan vazgeçtim. Zaten kitabın başında yıllardır ajan olduğuyla ve yetenekleriyle övünürken, sonraki sayfada henüz sahte ismiyle seslenilmesine alışamadığından bahsetmişti. Ama o zamanlar umutluydum, olur öyle şeyler, demiştim- Çevrilmesini heyecanla beklediğim bir kitaptı, zaman kaybı olduğunu düşünüyorum.
Sahtekâr Leydi Talih
Sahtekâr Leydi TalihChloe Gong · Martı Yayınları · 20249 okunma
Reklam
Frida Kahlo'nun Diego'dan Vazgeçme Eşiğini Anlattığı Mektup;
"Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim. Canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim. Bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim. Gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim. Her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim. Düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim. Ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim. Sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim. Tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden sen olduğun için vazgeçtim. Bencil olduğun için vazgeçtim. Bunlardan sadece bir tanesi senden vazgeçmem için yeterli değildi, çünkü sevgim yüceydi. Ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım. Bu yüzden ben de senden vazgeçtim."
Bu yüzden şair, büyük ihtimalle de kötü bir şair olmaktan vazgeçtim ama nesir yazmak bana hayatım boyunca çok fayda sağladı ve ilerlememin birincil araçlarından biri haline geldi.
Sana: ceplerimde taşıdığım cümlelerden ısmarlardım, Bedenimde ruhuma hazırladığım bir mezardan. Dudağımı büken aylak bir koku yayıldığı kadar, Hiçbir hatıra sızlamayacak tebessüm bahçelerinde. Ve ben artık bilirim, kaybettiğim kadar yorgunum, bu yüzden vazgeçtim; nedense bir ben bilirim, hem yorgunum hem de vazgeçtim.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.