Frolayn Hilda: "Buraya geldiğim günden beri dikkat ediyorum, bütün Türk erkekleri yalnız kadınlarla meşgul oluyorlar. Yalnız kadınların peşinde koşmaktan başka bir şey bilmez misiniz siz. Biraz da kendinizi er meydanlarında, harp alanlarında göstersenize."
Seyfi Hüget: "Tam üç yüz sene Frolayn, memleket memleket, diyar diyar dolaşarak, o söylediğiniz er meydanları ile harp alanlarında kendimizi göstermedik millet bırakmadık. Artık şimdi bıktık da, biraz da kadınlarla meşgul oluyoruz."
Anne-Baba ve Çocuklar
“Yeni nesillere akılcı bir terbiye verme meselesi...”
Snelman ile arkadaşları Finlandiya’yı uyandırmak için bütün ümitlerini buna
bağlamışlardı. Gençlik meselesi Snelman’ın en sevdiği bir konu ve aynı
zamanda kendisinin en hassas ve ıstırap duyduğu meselesiydi.
Snelman kimi zaman gençleri yüzlerine karşı azarlıyor
"Sonu yoktur ki... Sonu gelmez şövalye romanları gibidir bu yaşantı: en zor anlarda daima açık bir kapı bulunur girip saklanacak. Ne gördün bütün kapıların birer birer kapandığı bu dünyada? Hangi kusurunu düzeltmede fırsat verdiler? Son durağa gelmeden yolculuğun bitmek üzere olduğunu haber verdiler mi sana? Birdenbire, 'Buraya kadar!' dediler. Oysa, bilseydin nasıl dikkatle bakardın istasyonlara; pencereden görünen hiç bir ağacı, hiç bir gökyüzü parçasını kaçırmazdın. Bütün sularda gölgeni seyrederdin. Üstelik, daha önce haber vermiştik, derler onlar. Her şeyin bir sonu olduğunu genel olarak belirtmiştik. Yaşarken eskidiğini ve eskittiğini söylemiştik. Sevginin ölümünü her pazar çanlar çalarak ilan etmiştik. İşte onların kanunları böyle. Bizimkilere benzeyebilir mi hiç? Şehrin duvarlarına sırayla üç kere ilan asıyorlar: sevginize dikkat! Dördüncüde ilanı ve sevgiyi kaldırıveriyorlar."