Tevhid eden deli olmaz,
Allah deyen mahrum kalmaz,
Her seher açılır solmaz,
Bahara erer gülümüz.
Muhyî sana olan himmet,
Âşık isen cana minnet,
Elif Allah Mim Muhammed,
Kisvemizdir dalımız..
Muhyî
Merdân-ı Hak bu dünyada maksudlara kalmadılar
Mülk-i bekâ bulmuş iken meyl-i fenâ kılmadılar
Mâlumdur ahi yol eri Mevlâ için n'etdikleri
Mihnet içinde her biri miskîn olup gülmediler
Müştâkların oldur işi müdâm akar gözü yaşı
Mutlak Hakk'ı seven kişi mâla câna kalmadılar
Meşhûr olup geldi yola Mansur olan derdi bile
Mecnûn misâl oldu dile mâşûkdan ayrılmadılar
Mahkûm isen sen bu işe münkir gibi deme n'işe
Müşkili yok başdan başa mü'min olan ölmediler
Mahlûk bilisinden geçen Mi'râc dapa oldur uçan
Mânâ şarâbını içen mestlikden ayılmadılar
Menzil bu aşkdir Yûnus'a minnet şükür yüz bin Hakk'a
Menzil bulan buldu mülke medh ile ırılmadılar
İşte gör ey gururlu kişilik, ey başı yükseklerde düşünce! Minnet ve alçaklığı küçümserken bir insanın en zorba küçümsemelerini cana minnet sayıyorsun.
Yürü ey sözünde durmaz yaratık!
Allah yolunun Halid bin Velid'i olmak, bizi dirilten ve yenilmez kılan şehadet şuurunu kuşanıp, can taşıma liyakâtını, canların canı uğruna can vermeyi cana minnet saymakla mümkündür.