Descartes İsveç'te, Kraliçe Kristine'in misafiri iken 54 yaşında öldü. Uçuk benizli, hasta bir adamdı. Çok uyurdu. Şaşı kadınlara ve hizmetçilere zaafı vardı. Freud'dan önce kendi psikanalizini yapmıştır. İlk sevgilisi şehlâ imiş, ondan şehlâ kadınlardan hoşlanırmış.
Türk musikisi konserlerini hiç kaçırmqyan biri vardı: Döne­min Miliyet yazarı rahmetli Refi Cevat Ulunay. Ulunay, kafa­sında yana yatık beresi, sırtında da her daim deve tüyü paltosu: Ertesi gün mutlaka konsere dair bir şeyler yazardı Milliyet'in ikinci sayfasındaki köşesinde: Hasan Mutlucan'ın sesi için 'sıtma görmemiş' tabirini kulandığını çok iyi hatırlıyorum. Bir keresin­de, yaşayan bestecilerden seçilen şarkılardaki sözlerin hafifliğin­den, aşka-sevdaya fazla bulaşmışlıklarından söz edip Münir Nu­rettin'i eleştirmişti de rahmetli cevabî bir mektup yazmış, Ulunay da köşesinde yayınlamıştı: Divan şairlerinden bestelenmiş şarkı­lar çok daha cinsellik içeriyor, ancak günümüz Türkçesi içinde bunları anlamamız nispeten zor, hatta yer yer imkansız hfile gel­diği için bu durum göze batmamış oluyordu; o yüzden de güfte­lerdeki aşk-sevda dozunu kriter olarak almak yanıltıcı olurdu.
Reklam
Tagor
Binlerce yılın ötesinde gelen, binlerce yankısı olan bir ses... Hint'in ve şiirin sesi. Kâh coşkun ve bulanık, kâh durgun ve berrak, Ganj gibi.
Sayfa 243 - İletişimKitabı okudu
63 öğeden 71 ile 63 arasındakiler gösteriliyor.