"Gün Uzar Yüzyıl Olur" ismi ile beni hep daha çok etkilemiş kitaptır. Romanda, zaman boyutunun farklı noktalarında salınım yapan bir anlatım vardır. Cengiz Aytmatov’un, "bir gün"ü anlattığı romanı, efsanelerle uzayıp yüzyıl olabilmekte, yüzyılların ötesine geçmektedir. Yazar, geçmişe gidip farklı efsaneleri anlattığı gibi yer yer de bütün zaman cetveline iğneler atmaktadır. Bu iğnelerden bence en çarpıcısı, "Mankurt hikayesi"ni içeren "Nayman Ana Efsanesi" ile her farklı çağa atılmıştır.
Efsanede, ağır ve sistematik bir işkenceye tabi tutulan tutsak için iki muhtemel sonuç vardır: ya ölüm ya da mankurtlaşma. Mankurtlaşan kişi, geçmişini bir daha asla hatırlayamayacak ve kendi benliğine, sevdiklerine, değerlerine düşman edilerek köle gibi yaşayacaktır.
"Mankurt hikayesi" zamanın ötesine geçen acı bir gerçekliktir. Her dönemin kendine göre farklı bir mankurtlaştırma yöntemi bulunabilmektedir. Mankurtluk, toplumların kalbine zehirli bir hançer gibi inmeye devam etmektir.
Okuduğum ilk Cengiz Aytmatov kitabıdır. Bıraktığı etki ile Aytmatov okumaya devam edilir. Efsane bir eserdir, okurken boğazı yakan bir his verir ama bu his bir süre sonra keyif alınan bir lezzete dönüşür. Mutlaka okunması tavsiye edilir.
Nitelikli her romanın “insan” merkezli olmak üzere taşıdığı özel bir anlamı, mesajı, yüklendiği bir derdi; edebiyat ve kültür açısından da ayrı bir önemi vardır. Tıpkı Huzur, Tutunamayanlar, Suç ve Ceza, Anna Karenina, Madame Bovary ya da tıpkı Cengiz Aytmatov’un Gün Olur Asra Bedel adlı ölümsüz eseri gibi…
Gün Olur Asra Bedel, bir tuz gölü olan
Bazen “gün uzar yüzyıl olur”. Bir güne kaç hatıra, kaç deneyim, kaç hikâye sığdırılabilir? Söz konusu olan uzun bir yolculuksa, sayısız... Yeri doldurulamaz bir geçmişi paylaştığı dostunun cenazesini taşıyan Yedigey’in yolculuğu, bütünüyle hayatı soruşturan bir yolculuk olacaktır elbette. Uzak hatıralardan söylencelere, acılı ölümlerden basit mutluluklara, maddi yoksulluklardan manevi zenginliklere, geçmişin özünde ve kıyılarında dolaştıran bir yolculuk…
Cengiz Aytmatov bu romanında, insanın en zayıf ve en güçlü, en özgür ve en bağımlı, en çok seven ve en kolay vazgeçen yanlarını derin ve çarpıcı bir dille anlatırken tıpkı bir madalyonun diğer yüzünü çevirir gibi içimizdeki “öteki”yi gözler önüne seriyor.
"En iyisini kendin bilirsin. Gene de bana öyle geliyor ki, sen ne istediğini bilmiyorsun. Diyelim, gittin buradan, ama insan kendinden kaçamaz ki! Nereye gidersen git, dertlerin de seninle birlikte gelir."
Gün Olur Asra Bedel ! ismi gibi kendisi de harika bir kitap. Kitap sadece bir günü anlatıyor fakat o bir gün içinde geri dönüşlerle anlatılan anılardan asırlık dersler çıkarabilirsiniz.
Bir taraftan Kırgız bozkırını tasvir ederken diğer yandan bu bozkırda yaşanan efsaneleşmiş hikayeleri anlatması kitaba ayrı bir güzellik katmış. Yedigey’in büyük bir bağ kurduğu Kuttubayev ailesinin başından geçen olaylar da oldukça trajik.Kesinlikle okunmaya değer bir şaheser.
Kitap benim çok hoşuma gitti ama bazılarına sıkıcı gelebilir. Ben kitabı okurken kitabın sakin ve huzur veren havası hemen sarıyor. Okumadıysanız ve klasikleri seviyorsanız mutlaka okuyun bu kitabı.
Cengiz Aytmatov
Tür: Roman, Bilim Kurgu
Yayınlanma Tarih: 1980
Gün Olur Asra Bedel kitabı, ünlü Kırgız Türk’ü edebiyatçı, gazeteci, çevirmen ve siyasetçi olan yazar Cengiz Aytmatov‘un kaleme aldığı 1980 yılında yayınlanan romanıdır. Roman, Sovyetler Birliği döneminde yaşanan sosyal ve kültürel sorunların bir