Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bugün yeni bir konsept ile karşınızdayım.. :D Öp,öldür,evlen yapacağız.Üç farklı kitaptan üç farklı karakterler yazacağım ve hangisi öperim hangisini öldürürüm ve hangisi ile evlenirim diye sorular soracağım. :D Beğendiğiniz karakterleri yorumlara yazabilir,kendi fikirlerinizide paylaşabilirsiniz..İyi okumalar dilerim. Soru 1= Kitap adı=Mürekkebe
SAİD NURSİ'NİN HRİSTİYANLAR HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ
"Şiddet-i şefkat ve rikkatten (acımaktan), bu kışın şiddetli soğuğuyla beraber mânevî ve şiddetli bir soğuk ve musibet-i beşeriyeden bîçârelere gelen felaketler, heläketler, sefaletler, açlıklar, şiddetle rikkatime dokundu. Birden ihtar edildi ki: Böyle musibetlerde kâfir de olsa hakkında bir nevi merhamet ve mükâfat vardır ki, o
Sayfa 416Kitabı okudu
Reklam
778 syf.
·
Puan vermedi
MUHABBET EHLİ
(Hadisi şerifte buyuruldu ki:" Kişi sevdiğiyle beraberdir. " Sevdiğine kavuşamayacağını düşünerek vuslattan şüphe etme. O bir gün vaki olacaktır. )Ancak kalbinde sevgi taşıyanların sıkıntı ve üzüntü çekmeleri lâzımdır. Dervîşliği seçenlerin dertlere, sıkıntılara alışması lâzımdır. (Derviş melamet ehlidir. Melamet ehli olan selamet ehli olur.)Aşk içinde yaşamak böyle olur. Elinizden geldiği kadar böyle olunuz! Sevenin râhatlığı, râhatsızlıkdadır. Âşıka en tatlı gelen şey, sevgili için yanmakdır. (Bu da derecenin yükselmesi içindir en çok seven en sevgili olur. Unutmamak lazımdır ki dalgasız denizde herkes kaptan olur. Esas mahir denizci fırtına ve tufan zamanı belli olur. İmtihanların gayesi de budur. Yusuf kuyuya düşmese idi saraya sultan olabilir miydi?) Şaşılacak şeydir. Çok uzakda kalmağa yakınlık adını vermişler. Ayrılığın en çoğuna kavuşmak demişler. Sanki bu yakınlık ve kavuşmak kelimeleriyle uzaklığı ve ayrılığı bildirmek istemişler.( Rüzgâr ateş için neyse, ayrılık da aşk için odur; küçük bir aşkı söndürür, büyük bir aşkı daha da güçlendirir.") Özetle Sevenlerin, muhabbet yükünü taşımaları lâzımdır. Arabî mısra’ tercemesi: Aşk hikâyesinin sonu gelmez
Mektubat-ı Rabbani Tercümesi 3. Cilt
Mektubat-ı Rabbani Tercümesi 3. Ciltİmam-ı Rabbânî · Kitap Kalbi Yayıncılık  · 04 okunma
Dimaşk'ta Arapların (müslümanlar) Dimaşk Camii (Şam Ümeyye Camii) dedikleri bir mescitleri vardır. Dünyada bucaminin bir benzerinin daha olduğunu zannetmiyorum. Halk bu caminin Ben-hadad sarayı olduğu söyler. Burada (cami)sihirli bir işçilikten çıkmış, senenin günlerine göre açılan delikleri olan kristal camdan mamul bir duvar bulunmaktadır.
Mezara doğru yürürken, rüzgar pelerinini hafifçe omuzlarından aldı ve yere düşürdü. Umursamadan, sevdiğini gömdüğü toprak üzerinde büyüyen o garip ağaçtan gözlerini ayırmadan mezara doğru yürümeye devam etti. Ağacın yanına geldiğinde hasretle elini kaldırdı, dokunmak istedi lakin ellerindeki kanı, lekeleri fark etti ve dokunmaktan hayâ etti.
Dünyanın hali bu gördüklerimizse nasıl olur da Biri’nin bizi yürekten sevdiğine inanabiliriz? Peki O, neden bu duruma müdahale etmiyor? Belki de yukarıda hiç kimse yok. Belki de çok tembel, hatta korkak. O; isteksiz ve elinden bir şey gelmeyen biri.
Reklam
Bütün bir öğleden sonra evde oturup televizyon seyrettiğimde içimi bir sıkıntı kaplıyor. Bunalıma girdiğim duygusuyla yerimden kımıldamak içimden gelmiyor.
Yaşam puanlar toplanarak ilerlenen bir oyuna benziyor; bazı şeyler kazandırıyor, bazıları kaybettiriyor. Fazla eksi puan topladığın zaman oyundan atılıyorsun.
Büyümek, ölüm düşüncesini ‘sindirmek’ demektir.
Yaz mevsimi evlerde, nesnelerde tükenmişlik, insanlarda dermansızlık yaratır.
Sayfa 20 - Soylu İnsanKitabı okudu
Reklam
Kendimizi vakumlu kutularda yaşamaya ne kadar tutsak etsek de, gizem çevremizde ışıl ışıl parlamakta ve yürümemiz gereken yolu bize işaret etmekte.
Sayfa 16 - Vasatlığa Alışmalı Mıyız?Kitabı okudu
Yalnızca satın alınabilen hayallere hoşgörüyle bakılan bir dünyada, mutluluk da sahip olmaya ilişkin bir özellik halini aldı.
Sayfa 15 - Vasatlığa Alışmalı Mıyız?Kitabı okudu
“Ergenlik çağının hayalleri uçup gittiği zaman kim olduğumuz gerçeği ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu nedenle de kederleniyoruz. Büyümek, insanın kendini ve bu koşulları kabullenmesi anlamına geliyor.”
Sayfa 14 - Vasatlığa Alışmalı Mıyız?Kitabı okudu
“Sabah uyanıyor ağlıyorum; akşam yatağa yatarken hala ağlıyor oluyorum. Gün boyunca defalarca büyük bir öfkeye kapılıyorum ve içimden her şeyi kırıp dökmek geliyor.”
Sayfa 14 - Vasatlığa Alışmalı Mıyız?Kitabı okudu
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
1.398 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.