Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

海Deryaya bakıp Mevla'yı hatırla

The Secret kainatı büyük bir alışveriş merkezi gibi resmeder. İstediğimiz mallarla dolu, satın almak için kuvvetli bir biçimde istememizin yeteceği, büyük bir alışveriş merkezi. Eyleme geçmenize, bir şeyler inşa etmenize, bir şeyleri düzeltmenize gerek yok. İsteyin yeter. Çekim varsayımı, bize başlarına musibet ve belalar gelen çocuk veya yetişkinlerin, bu sıkıntılara olumsuz düşündükleri veya yeterince olumlu düşünemedikleri için maruz kaldıklarını söylemiş olur. Hayır ve şerrin Allah'tan geldiği, dünyanın bir sınanma yeri olduğu ve insanın ıstırap ve musibetlerle de olgunlaşabileceği yolundaki metafizik düşünce, modern faydacılık eliyle rafa kaldırılır.
Reklam
Hayat çözülmesi gereken bir sorun değildir. Her gün olabildiğince akıllıca, olabildiğince bütün ve olabildiğince duyarlılıkla yaşanması gereken bir şeydir hayat. Katlanmamız gereken bir şeydir. Onun çözümü yoktur.
Hayatın psikiyatrizasyonu... Bu seküler bakış açısıyla, sizin dindarlığınız pekala bir psikiyatrik bulgu olarak değerlendirilebiliyor. Aynı bakış açısını paylaşan ve yine Amerikalı bir meslektaşımız, aşk hastalığı'nın tedavisinin de yakında bulunacağını iddia edivermişti geçtiğimiz yıllarda. Bu şekilde hayat, yaşanması gereken bir şey olmaktan çıkarılıp tedavi edilmesi gereken bir şeye dönüştürülüyor. İnsan duygusal-ruhsal süreçlerine etki edebilen bir amil değildir artık. O, bu süreçlerin bir kurbanı, cüz'î iradesi sıfırlanmış bir kazazededir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir insanım ben, bütün canlılar gibi yazgılıyım ölmeye. Ama kutsal olan bana kendisini açıyor. Elimi uzatsam ebediyet şuracıkta. Bir zafer kazanmaya değil, bir sefer eylemeye geldim. İnsanım, bir bilincim var. Mağlubum ama galibim ben.
İnsanı aziz bilmek bu dünyanın cennetidir. ... İnsana değer vermeyi bilirsek, mutluluk kelebeği sessizce omuzlarımıza konuverecek.
Reklam
Mükemmeliyetçiysek ve 100 değil 99 aldıysak, kendimizi 10 almış öğrenciden farklı hissetmeyiz. Bir ilişki ya iyidir ya kötüdür. Bir insan ya iyidir ya kötüdür. Ya başarılıyız ya da başarısız gibi... Mükemmeliyetçilerin GRİ'si yoktur. Sevmezler gri rengi. Hatta gri onlara belirsizlik ve boşluk gibi gelir adeta. Bazıları da bunu öve öve anlatır: "Ben net biriyim. İçim dışım birdir. Ne istediğimi net olarak söylerim." Ben de sorarım; "Ne istiyorsun peki?" Cevap şöyle gelir:"İşte hocam sorun da bu... BİLMİYORUM!"
"Bu yeni bakış açını bana özetler misin?" Dilek: "Ben eskiden hayatımda bir sorun varken başka bir şeye odaklanamıyordum. İlla ki önce o sorunu çözmek ardından normal hayatıma geçmek zorunda hissediyordum kendimi. Şimdi ise hayatımda tamamlanmayan bir konu olsa bile yaşamı dondurmuyorum. O sorunun çözümü ile yaşamın diğer alanlarının akışını ayırt ediyorum. Mesela iş yerinden işim bitmeden de çıkabilmeyi başarıyorum. Spora gideceğim zaman en uygun zamanı değil, yeterince uygun zamanı buluyorum. Diğer yandan ya tam gideyim ya da hiç gitmeyeyim demek yerine, ne kadar gidersem kârdır diye bakıyorum." "Çok güzel yorumladın. Yaşamın tadını çıkarmak için her şeyin tam olmasını beklerken yaşamı kaçırırız."
Çıkardığım dersleri sorarsan: *En baştan kimseye kurtarıcı tarafını göstermeyeceksin. *Karşıdakinin her şeyini üstlenmeyeceksin. *Arkadaşına veya eşine ebeveynlik yapmayacaksın. *Sadece tanıdıkça devamına karar vereceksin. İleride değişir diye bir ilişkiye yatırım yapmayacaksın. *Kurtarıcı rolünden beslenmelerini sağlıklı kaynaklara aktaracaksın.
Hata yapmaktan korkan, mükemmeliyetçi olur. Hayatın akışından korkan, kontrolcü olur. Yalnızlığından korkan, aşırı sosyal olur. Başarısız olmaktan korkan, kaçıngan olur. Dışlanmaktan korkan, tavizkâr olur. Sevilmemekten korkan, kendinden olur.
İşte size Paulo Coelho'nun çok sevdiğim bir sözü daha: "Tekne limanda güvendedir, ama teknenin amacı bu değildir." Yani acıdan kaçarken, başarısız olma korkusuyla karar almazken; terk edilme, kaybetme veya başarısız olma korkularıyla ilişkilerden kaçarken, bir yandan da bunların bize sunacağı birçok ödülü kaybetmiş olacağız. Sırf güvende olmak adına hikâyesiz bir hayat yaşayacağız. Oysa bizler bu dünyaya kendimizi güvende hissetmek için değil, her duyguyu hissetmek için geldik.
Reklam
Her şeye rağmen, baskıya, zulme ve terk edilişe karşı tek cevabımız hayattır. Ne sel baskınları, ne salgınlar, açlık ne de felaketler ve hatta ne de yüzyıl üstüne yüzyıl süren bitmek bilmez savaşlar, hayatın ölüme karşı sahip olduğu üstünlüğü dize getirememiştir.
Yazar'ın ölümü, tüm kitaplarının 'mezarlık' haline geldiğinin de ilanıdır, yazar kelimelerinin içinde uyur, ziyaretçisi çok olur bu yüzden, selam vereni hiç bitmesin diyorsak bundandır.
kelebek etkisi
Başlangıç koşullarının etkisi "kelebek etkisi" adını alır, çünkü kaos kuramı iklim koşullarına uygulandığında, Asya'daki bir kelebeğin kanat çırpışının, aylar sonra Güney Atlantik'te bir kasırgaya neden olabileceği açıklanabilmektedir. Yaşamlarımız bizim kendi kelebek etkilerimizle yönlenmektedir. Gençlik günlerimizden gelen, yaşamlarımızın başlangıç koşullarındaki minik kıpırtılar, ilerideki yaşamlarımızda derin değişiklikler oluşturabilir.
Sayfa 270Kitabı okudu
Kanser
Her toplumda, toplum yasalarını hiçe sayarak kendi keyiflerine göre hareket etmek isteyen bireyler de bulunur. Aynı şekilde, bizim vücudumuzda da, büyümelerini denetleyen yasalara uymayan başıbozuk hücreler ortaya çıkabilir. Bu sapkın hücreler durmadan bölünüp çoğalarak hiçbir görevi olmayan doku kütleleri oluşturur, başka organlara baskı yapar ve besin maddelerini zorla ele geçirirler. Bunlar zamanla olağan yaşam yerlerinden kaçarak vücudun başka bölgelerine de metastaz yaparlar. İnsan suçlularda olduğu gibi, bu toplum dışı hücreler de, içinde yaşadıkları topluma karşı sorumluluk duymaz ve ellerine olanak geçtiğinde onu yok etmekten çekinmezler. Gerçekten de kanser tam olarak bu nedenle evrimleşmiştir, içinde yaşadığı organizmayı yok etmek için.
Sayfa 236Kitabı okudu
Sürücü ehliyetimi aldıktan sonraki bir yıl boyunca, trafiğin tehlikelerine aldırmadan yolları arşınlayıp durdum. Ucuz, kullanılmış arabaların paslı kaportalarından başka beni koruyacak hiçbir şey olmadan, gençlikten kaynaklanan ölümsüzlük çılgınlığıyla hiçbir silah bedenine işlemeyen mitolojik Aşil güvenliğiyle arabamı sürerdim. Ta ki mitolojide olduğu gibi, bir mızrağın Aşil'in insan kalmış topuğunu parçalaması gibi, bir olayın bu çılgınlığımı parçalamasına kadar.
Sayfa 209Kitabı okudu
474 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.