Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dinsiz şairlerle uğraşıyoruz : D
Al­lah’ın iz­niy­le bir gün pa­paz ola­ca­ğım, be­nim öy­le din­siz şa­ir­ler­le uğ­raş­mam doğ­ru de­ğil­dir.
_Bazı insanlar kendi güneş sistemlerinde yaşarlar. Onları orada ziyaret etmek gerekir. _En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin yaralarla başlar en derin gülücükler. _Sevdiğiniz insanları düşünüyorsunuz, ama daha derine inin, sonunda sevdiğinizin onlar
Reklam
Kutsal görevim, dinsiz bir şairin mısralarını okumama izin vermez...
Sayfa 36
Biraz uzun ama son zamanlarda ülkenin halini özetleyen bir alıntı
- ...ormanın serinliğini, kırların dinginliğini severim bilirsin; beni çoğu kez romantik olmakla suçlamışsındır. Ömrümde siyasetin lafını bile duymak istemiyordum ama siyaset beni kovuyor. - Peki hangi partiyi tutuyorsun? - Hiçbirini, zaten bu yüzden huzurum kaçtı. Benim bütün siyasetim şu: Müzik, resim severim; iyi bir kitap benim için çok
Sayfa 278 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları (*Honore Gabriel Riquetti de Mirabeau, Fransız yazar ve politikacı. Bu devrimci konuşmacı daha sonra kraldan para yardımı almıştır.)Kitabı okudu
"Dindar bir köylü kadının ineği ölmüştü, kadın onun arazisinin bana, yani Paris'ten gelmiş dinsiz imansız düşünürün göletine komşu olduğu için öldüğünü söyledi.."
Reklam
Dinsiz Stendhal
1822'de: "Sarayda, diyordu, imansızlık fena görülür, çünkü prenslerin menfaatine aykırı bir hal bilinir; genç kızların karşısında da imansızlık fena görülür, bu onların koca bulmalarına engel olur. Kabul etmek gerektir ki, Tanrı mevcutsa, bu sebepler yüzünden tebcil edilmek onun hoşuna gidiyor olmalı”: dinin esasını işte buna irca ediyorum! Hattâ dinin sosyal bakımdan az veya çok fayda sağladığı meselesini de münakaşa etmeyi vadediyordu; belki de bunu kızdığı için böyle yapıyordu. Başkalarının hizmetkârlarını dindar istemeleri gibi, o da çamaşırcısının sofu olmasını temenni ediyordu: "Gömleğim kalma­dığım sandığım zaman, ben de çok dindar oluyorum."
Sayfa 248Kitabı okudu
:D
... Lâ­tin­ce söz araş­tı­rı­yor­du. En so­nun­da Horatius’un bir mıs­ra­sı­nı ha­tır­la­yıp söyleyebildi. Lâtince ola­rak İn­cil’den baş­ka bir şey bilmeyen Ju­li­en kaş­la­rı­nı ça­ta­rak ce­vap verdi: – Al­lah’ın iz­niy­le bir gün pa­paz ola­ca­ğım, benim öy­le din­siz şa­ir­ler­le uğ­raş­mam doğ­ru değil­dir.