Akıllı olan insan yolunu doğru yürümesini bilir, âşık olan da aşkı için can verir.
Huzur
Herşeyin istediğiniz gibi olması için uğraşmayın. Onun yerine, Bazı şeylerin olması gerektiği gibi gerçekleşmesini dileyin. Huzura ancak böyle kavuşabilirsiniz; akışa ve sizin için doğru olanın olacağına inanarak. Bu gece İsteyin, sizin için iyi olan olsun.
... +170
Toplum olarak ne cahil bir toplumuz.
En alt tabakadan en üst tabakaya kadar.
Profesorlerimizden tutun sözde bilim adamımıza
temizlikçisinden tutun öğretmenine... vs cahil cühela bir toplum...Doğru ve gerçek olan her şey insana hançer gibi acı verir.Tamamen kendini tatmin etme üzerine kurulu olan yaşam biçimi sosyal yapıyı rezil rüsva etmiş durumda. İki kuruşa her şeyini satan bir toplum.İşte bu körü körüne çağ dışı olan cahillik bütün olarak herkese acı ve zarar veriyor. Allah ıslah etsin.
Çaba ve Yetenek
İnsanlar çok çalışmanın, her zaman sizi geliştireceğini ve ilerleteceğini söyler. "Emekleriniz boşa çıkmaz." bu sözü çok sık kullanırlar. Doğru ama eksik bir bilgi bu.
Çaba harcayanlar; çabalamak insanı geliştirir, güçlendirir ve belli bir seviyeye kadar yükseltir ancak her şey bununla sınırlıdır. Limitinize ulaştığınızda karşınıza bir duvar çıkıcak. Öyle uzun, kalın, geniş ve sert ki onu hiçbir şekilde aşamayacağınızı anlayacaksınız. Bu duvarı geçebilecek tek kişiler çaba harcadığınız konularda doğuştan yetenekli olan kişilerdir. Sizin aşamadığınız o duvarı bazı kişiler doğdukları anda zaten geçmiş oluyor. Haksızlık gibi geliyor bazen ama elden bir şey gelmiyor, değil mi?! Bu yüzden yetenekli olmadığınızı düşündüğünüz alanlara hiç yönelmeyin ama yine de ille yönelmek istiyorsanız da o duvarla karşılaştığınızda hayak kırıklığına uğramayın çünkü bu sizin suçunuz değil.
Yetenekli insanlara gelince sahip olduklarınızın yeterince iyi olduğunu ya da sınırınız olduğunu düşünmeyin.
Yetenek insana verilen bir lütuftur, çaba bu lütfu mükemmelleştirir ve sınırlarını aşar. Tek yapmanız gereken daha fazla emek vermek çünkü içinizde zaten o ışık var daha çok ilerleyin, tembellik etmeyin ve çaba harcamayı hafife almayın.
Bir nebze…
BATIK BALIK
...
Yaşlı ve yorgun bir adam oltasını hazırladı ve denize doğru fırlattı. Ardından sigarasını ateşe verdi ve sabırla nasibinin gelip onu bulmasını bekledi. Dakikalar yerini saatlere bıraktı adam başka başka sigaralar yaktı ve hepsini birbirinden farklı içti. Farklı şeyler düşündü bir kere, sabrı da sigaralarıyla tükenmişti zaten. Bir kaç gemi bir kaç da vapur geçti önünden, sonra bir kuş uçtu oltasının üstünden gökyüzünün farklı noktalarından geçti.
Denizi izlemeye gelen bir adam onu izlemeye daldı ve amacından saptı.
Günün sonunda yaşlı adama birkaç nasipsiz balık nasip oldu ve denizi izlemeye gelen genç görünümlü adamın betimleme dolu uyaksız, redifsiz şiirine konu oldu.
Ve sonra denizi izleyecek olan adam yorgun omuzlarını alıp başı önünde evinin yolunu tutarken, içindeki yaşlı yorgun adamı denizin kenarında bir sonraki batık balığa nefes aldırmak üzere yalnız bıraktı.
Öyle miydi bir başkasının nasipsizliği başkasının nasibi miydi yoksa batık balığın nasibi miydi yem olarak nefes almak...
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları - Şükrü Erbaş
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve