Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Önce göz açıp kapayıncaya kadar karar ver! Sonra sabırla kendi içine yönel ve bu tercihin nedenlerini anlamaya çalış.
Her şey çürüdü: arkadaşlık, aşk, adanmışlık, akrabalık, inanç, sadakat. Hatta ölüm.
Reklam
Ölümün de kendine has bir bilegeliği var, bazen kendinden çok ona güvenmek gerekir.
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Onu erdemleri mahvetti; beni ise kusurlarım kurtardı.
564 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Dünya yoğunlaştırılmış olasılıklara bağlı bir yuvarlak masadır...
~~~Benim kendim olmaktan başka çarem yok. İnsanlar beni ne kadar terk ederse etsin, ben insanları ne kadar terk edersem edeyim, birçok güzel duygu ve mükemmel rüya yok olup gitse bile, ben kendimden başka bir şey olamam~~~ Bilim kurgu, polisiye öykü ve post-modern konuları ile hepsini bir araya getiren Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu,
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın SonuHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20112,660 okunma
Reklam
Güüüüü naaay dıııın
HIDIRELLEZ NEDİR? Hıdrellez, bütün Türk dünyasında bilinen mevsimlik bayramlarımızdan biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan hıdrellez günü, Hızır ve İlyas Peygamber’in yeryüzünde buluştukları gün olması nedeniyle kutlanmaktadır. Hızır ve İlyas sözcükleri birleşerek halk ağzında hıdrellez şeklini almıştır. Hıdrellez günü,
Atom bombasının atılmasının üzerinden yirmi dakika geçmişti bile ve tüm Urakami alevden bir ormana dönüşmüştü. Hastanenin merkezinden çevreye ateşler saçılıyor Alevlerin görülmediği tek yer doğu tarafındaki tepeydi. Pompalar, kovalar, su depoları, enerji dolu insanlar... Yangını söndürmek için gerekli olan her şey bir anda yok olduğundan, yayılan
Sayfa 40 - İthaki Yayınları
178 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Hayâlin Derinliklerinde Gezinti
Hayalin Derinlikleri anlamına gelen güzide bir kitap. Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi'nin bu kitabı, edebiyatımızda bence sıkça gözden kaçan eserlerden biri. 1910 yılında basılmış. Yazarın vefatından sonra da 1. ve 2. kısım birleştirilip yayımlanmış. Kitap; roman, şiir ve eski edebî geleneklerin beraber mayalandığı bir eser tadı veriyor. Kitabı spoiler vermeden özetleyecek olursak varlık-yokluk, madde-mânâ, ruh-beden, elif-nokta gibi mefhumların arasında sıkışmış ve kafası karışmış isimsiz kahramanımız bir gün mezarlıkta dolaşırken oradaki bir kulübede Aynalı Baba isminde derviş bir zatla tanışır. Gün gün o adamın yanına gelir. Kahve içerler. Ney dinlerler ve kahramanın ruhu bu anlarda yolculuklara çıkar, rüyalara dalar. Birinde kendini Hint padişahının oğlu olarak görür; birinde Ayasofya Camiinin müezzinidir; birinde Çin'dedir; birinde Zerdüştlükteki iyilik ve aydınlık tanrısı Hürmüz'ün (Ahuramazda) ordusunda askerdir; birinde Anka kuşunun sırtındadır; birinde Antik Yunan filozoflarıyla sohbettedir. Kitapta kadim doğu bilgeliğiyle batı bilgeliği harmanlanmış görünüyor. Modernleşme krizi ve savaşlar sonrası yıkılış devrine giren Osmanlı İmparatorluğu, hakikati yine geçmişte aramakla yüzleşmektedir. Kitapta dindarlık taslayanlar da eleştirilir. Sosyal meselelere de değinilir. Eski masalsı hikâyeleri, ezoterik unsurları seviyorsanız bu eseri de seversiniz. Dil açısından da lezzetini pek yitirmemiş bir dil kullanılır. Güzel gazeller ve şiirler de mevcut. Bu eserin, edebiyatımızda hak ettiği yeri pek bulamamış bir eser olduğunu düşünüyorum.
A'mâk-ı Hayâl
A'mâk-ı HayâlFilibeli Ahmed Hilmi · Kapı Yayınları · 201116,8bin okunma
Haziran 1983 tespit, 7 Ekim 2023 İcraat
Batı'nın Doğu'ya gerçek anlamda yaklaşması, Doğu'nun Batı'ya şimdiki yoz yaklaşmasını da düzeltecektir. Ancak, İnsanlığın bugünkü karanlık gidişini böylesine aydınlık bir yöne çevirecek olan nesil, inancıma göre, yine de Doğu'da, İslam ülkelerinde görülecek köklü bir çıkış ve diriliş sonucunda boy gösterecektir.
Diriliş y.t.1983Kitabı okuyor
Reklam
Delft , yıl 1667, 12 Kasım Adım Magdalena Van Beyercn. Tabloda sırtı dönük olarak görünen benim. Delft kentinde Hollanda Doğu Hindistan Şirketi'nin yöneticisi Pieter Van Beyeren'in eşi ve Comelis Van Leeuwenbroek'in kızıyım.
Sol fikirlerin zaferlerinin totaliter bir devletle sonuçlanması tesadüf değil
Parlamento ve genel hukuk mahkemeleri gibi kurumlar; kiliseler, şapeller, sinagoglar ve camilerle ilişkilendirilen spiritüel çağrılar; okullar ve meslek birlikleri, özel hayır kurumları, kulüpler ve dernekler, izciler, rehberler ve köy turnuvaları; futbol takımları, bandolar ve orkestralar; korolar, tiyatro grupları ve filateli gruplar... Kısacası, insanların bir araya geldikleri ve otorite ile itaat kalıplarını kendi rızalarıyla yarattıkları tüm şeyler, diğer bir deyişle Burke ve Tocqueville'in tüm "küçük müfrezeleri", solcu dünya görüşünde ya eksiktir ya da mevcutsa bile (ki örneğin Gramsci ve E. P. Thompson'da mevcuttur), işçi sınıfının "mücadelesinin” bir parçası olması için hem duygusallaştırılmış hem de siyasallaştırılmıştır. Komünistlerin Doğu Avrupa'da iktidarı ele geçirdiklerinde, ilk görevlerinin küçük müfrezelerin başını kesmek olduğuna şaşırmamalıyız. Örneğin Kádár, Macaristan'daki 1948 hükümetinde içişleri bakanı olduğunda, bir yılda beş bin kişiyi yok etmişti. Dünyayı güç ve mücadele penceresinden gören Yenisöylem, doğru liderler tarafından kontrol edilmeyen tüm birlik ve toplulukların devlet için bir tehlike olduğu görüşünü desteklemektedir. Ve buna göre hareket ederseniz, bu görüşü gerçek kılarsınız. Bir seminer, topluluk veya bir koro, ancak belirli bir partinin izniyle toplanabildiğinde, parti otomatik olarak bunların düşmanı olur. Bu sebeple, bana öyle geliyor ki, solcu düşünme biçimlerinin zaferinin çoğu zaman totaliter bir hükümeti beraberinde getirmesi bir tesadüf değildir.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) 2003 yılından itibaren, diğer bölge ülkelerinin haklarını gözardı eden ikili antlaşmalar yapmak suretiyle bölgedeki enerji kaynaklarından azamî derecede istifâde etme gayreti ile Yunanistan’ın bölgedeki siyasi konjonktürü istismar ederek oldu bittilerle deniz yetki alanlarını kendi lehine belirleme gayretleri, Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanları sorununun temelini oluşturmaktadır.
"ne korkunç şey," diye mırıldandı Franco, "hiç bu kadar umutsuz insanlar görmemiştim.
400 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
𝒜ğ𝒶𝒷𝑒𝓎𝒾𝓃𝑒 Ç𝒾ç𝑒𝓀 𝒯𝒶şı𝓎𝒶𝓃 𝒦ı𝓏- 𝒩𝒶𝓉𝓈𝓊𝓀𝒾 İ𝓀𝑒𝓏𝒶𝓌𝒶 İꪀᥴꫀꪶꫀꪑꫀ Kitapta bir erkek ve kız kardeş olan iki anlatıcı kahraman vardır. Tetsuro (erkek) ve Kaoru (kız kardeş). Ailesinin beklentilerine uymayan Tetsuro, üniversiteye gitmek yerine ressam olmayı tercih eder. İlginç bir yaşam tarzı olan karakter her yılın büyük bölümünü
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Ağabeyine Çiçek Taşıyan KızNatsuki Ikezawa · Ayrıntı Yayınları · 2016133 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.