Londra’nın fakir mahallerinde yaşayan, her türlü haktan yoksun ezilen bir halkın romanı Uçurum İnsanları.
1902 yazında İngiltere’ye ilk seyahatini yapan London, kılık değiştirerek Londra’nın Doğu Yakası’nda iki ay yaşadı. Karınlarının doymasından başka bir şey istemeyen alt sınıftan insanların arasına karıştı, onlarla birlikte yaşayarak, gözlemlerini edebi bir dille aktardı. Toplumsal adaletsizliği tüm yalınlığıyla gözler önüne seren Uçurum İnsanları önemli bir klasik eser olma özelliğini hâlâ koruyor.
“Benim başka hiçbir kitabım genç kalbimi yoksulluğun böylesi kadar burkmadı.”
- Jack London
Kitaptan Alıntılar:
Bir Çin atasözü şöyle der:"Eğer bir adam aptallık içinde yaşarsa, diğeri ölecektir." ve Montesquieu da şöyle der:"İnsanların çoğunun bir kişi için giysi yapmakla meşgul olmaları, giysisiz birçok insan olmasının sebebidir."
"Günden güne inanmaya başladım ki uçurum insanları için evlenmek sadece akılsızca değil aynı zamanda bir cinayetti."
"Efendim! Üstünlük, güç ve yüksek otorite fışkıran-bunun ağırlığını birazcık olsun hafifletmek için söylenmiş, en üsttekinin altında bulunan insanların övgüsü olan bir sözcük. Yani sadaka için yalvarmanın başka bir deyişi."
"En çarpıcı şey, insanların tümünün sergilediği merhametsizlikti."
"Onları bekleyen cehennemden korkmayacak denli, yeryüzündeki cehennemi kanıksamışlardı."
Yüzyılın en büyük SPOİLER çalışması.
Kitabımız çok güzel. Öyle ki sizlere yer yer kendinizin araştıracağı yerler bile bırakıyor. Sanırım kitabı uzunca bir süre hem araştırarak hem de okuyarak devam edeceğim. Elimden geldiğince de alıntı yaparak ilerlemeye çalışacağım.
ÖNCÜLER
İlk bölümümüz “Öncüler” şeklinde ilk Türk devletlerini işliyor.
Saatleri Ayarlama Enstitüsü, ülkemiz insanının doğu ve batı arasında bocalamasını irdeleyen bir başucu romanıdır; toplumumuzun bu değişme süreci içindeki durumunu, bireyden yola çıkarak topluma varan bir yöntemle anlatır.
Alegorik bir hicivdir, bu roman. Zaman, mekan, insan, toplum, bürokrasi, menfaatler, ölüm, yalnızlık, iletişim, sabır,
Ama "sahip olmak" ile "olmak" arasındaki farkı, Batı ve Doğu düşüncesi arasındaki başkalıkla özdeşleştirmek yanlış olur. Bu fark daha çok, odak noktası "insan" olan toplumlar ile temel amacı "maddeler" olan toplumlar arasındaki farklılıkla benzeşir. Sahip olmak eğilimi, yaşamlarının ana konuları; para