Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bizler, 16.yy kişiliklerine sahip, 20.yy'da yaşayan insanlarız. Toplumsal uzlaşmalar teorik bilgiyi çok geriden takip etmektedir.
"Totaliter devletler sanatçının tehlikesini bilirler. Yanlış nedenlerle olsa bile her sanatın bir propaganda olduğunu bilirler ve sanat onların sistemini desteklemiyorsa ona karşı olunması gerekir. Sezgisel olarak sanatçının zararsız bir egzantrik olmadığını bilirler; o ilgisiz gibi görünse de yeni bir gerçeklik yaratır ve ortaya çıkartır."
Reklam
"Tarihten öğrenilecek bir şey varsa azarlamalar, uyarılar ve vaazlar tam anlamıyla etik başarısızlıklardır. Çocukların yetişkin uzlaşmalarını öğrenmeye acele ettirildikleri maskeli eğlencenin bir parçası olarak iş görebilirler, ama sosyal bir değişimi başlatmak için genel bir araç olarak kullanılırlarsa bizi savaşların içinde tutan davranışlara hizmet etmekten öteye geçemezler."
"Haley, psikopatolojik semptomların herhangi bir sosyal kapsamdaki işlevleri ışığında çalışılmaları gerektiğini iddia eder. Başka sözcüklerle ifade edersek, diyelim ki kaygı, migren, depresyon, alkolizm, fobiler, uyuşukluk gibi görünüşte istemsiz semptomlar mağdurun başkalarıyla ilişkilerini nasıl etkiler? O bu semptomların stratejik olduğunu savunur: İnsana sorumluluk almadan başkalarını kontrol etme imkânı verirler; bir anne bir tür yetersizlik nedeniyle kendini çaresiz bir duruma sokarak kendine bakan kızının evlenmesine engel olabilir. Burada aslında kendisinin değil hastalığının kızına ihtiyaç duyduğunu söylemektedir."
"Her öznenin kutupsallaştığı dünya üç basamaklıdır; biyolojik ve fiziksel temellerimizin Umwelt'i; sosyal ilişkilerimizin Mitwelt'i ve insanın iç dünyasının, kendilik farkındalığının Eigenwelt’i. Bu üç ilişkiyi de ele almayan hiçbir terapi başarılı olamayacaktır."
"Yani, kesinlikle insana ait olan her şey (işte çelişki de buradadır) doğadan ayrılamaz olduğunu bilse de doğaya karşıdır."
Sayfa 105
Reklam
Elbette çocuğun ana babasına karşı davranışları hayatının ilerleyen dönemlerinde insanlara davranışlarını etkileyecektir.
Dine dönmek bazen özgürleşme değilsede etkili bir terapi yöntemi olabilir.
Totaliter devletler sanatçının tehlikesini bilirler. Yanlış nedenlerle olsa bile her sanatın bir propaganda olduğunu bilirler ve sanat onların sistemini desteklemiyorsa ona karşı olunması gerekir.
Sayfa 189Kitabı okudu
Altı bin yıl önce Mısırlı bir rahip taşa şunu yazmıştır: “Dünyamız dejenere olmaktadır. Çocuklar artık ebeveynlerinin sözünü dinlemez oldular.”
Sayfa 179Kitabı okudu
Reklam
Ebediyet şimdidir ve bastırma olmadan fiziksel organizmaya ve fiziksel dünyaya bakmak dünyayı ilahi dünyaya dönüştürür. Ama hayat ölüme karşı bir çaba olduğu sürece bu görülemez.
Sayfa 172Kitabı okudu
İster Yahudi ister Hristiyan, ister kapitalist ya da komünist olsun pratik ahlakçılık geleceğe yatırımdır, sürekli bir inkar ve ertelemedir. Bu, kimsenin tadını çıkartamayacağı bir gelecektir, çünkü zamanı geldiğinde herkes şimdide yaşama becerisini çoktan kaybetmiş olacaktır. Bu bedenle özgürleşme sınavı kendini iyi bir çabayla ortaya koymasında değildir; iyi çabaların sınavı, yabancılaşma ve bastırma olmadan özgürlük sağlayıp sağlamamalarıdır.
Sayfa 171Kitabı okudu
Bir oyundaki ilk adım daima taraf tutmaktır ve ölüme karşı hayatı, olmamaya karşı olmayı seçmek bunlar ayrılabilirmiş gibi yapmaktır.
Sayfa 167Kitabı okudu
Polisin otoritesi ve etkinliği ancak halkın ahlakı kadar etkilidir.
Sayfa 127Kitabı okudu
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.