Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ecdadımızın senfonisi
Donizetti'nin bestelediği Mecidiye marşı yaklaşık 4 dakika olup devletin o zamanki resmi marşı idi ecdadımızın senfonisini dinleyemiyoruz youtube.com/watch?v=eKqxvHz...
...Dolmabahçe Sarayı'nda da öncesine rastlanılmayan, çok değişik bir opera temsili gerçekleşir; Sultan Abdülmecid'in huzurunda 'Conservatoire Impérial'deki profesörlerin çocuklarından oluşan bir kadro Rossini'nin 'Sevil Berberi' operasının tamamını oynarlar. En büyüğü 12 yaşında olan bu grupta Rosina rolündeki
Sayfa 262Kitabı okudu
Reklam
Operada Üç ismi dinlemeden olmaz: Verdi, Donizetti, Puccini. Ben bunların arasında Verdi'ciyim. Rusların da operaları iyidir ama onların esas balesini bilmek gerekir.Hiç olmazsa Çaykovski'nin Kuğu Gölü'nü ve Fındıkkıranını izlemek bir yerde çaldığında tanımak gerekir
Her Alanda Miras-ı Redciler
Söz gelimi konsere gidiyorsun; orkestra önce Çaykovski çalıyor, sonra da bunların eserlerine geçiyor. Bir gün neden böyle yaptıklarını sordum. "Biz Türk eserlerini çalmak zorunda hissediyoruz," dediler. Madem öyle, o zaman neden acaba Halife Abdülmecid'inkini, V. Murad'ınkini, hatta Abdülaziz'inkini çalmıyorsunuz? Bunun üzerine, "Efendim onlar Donizetti'ye (Gaetano) ismarlayıp yaptırmış o eserleri," diye cevap veriyorlar. Yahu bu isimlerin Donizetti'yi gördüğü bile yok. Zaten bize gelen de Donizetti'nin kardeşidir (Guiseppe Donizetti). Bu iddiaların sahipleri işte böyle kronoloji bilmeyen uzmanlardır. Kronoloji bilmezler ama müzik tarihiyle, müzikle uğraşırlar. Bu gibi çürük iddialara devam etmeyelim
Sayfa 209 - KronikKitabı okudu
-Batı ile ilişkileri geliştirmek, Batı'nın sanayi de ve bi- limde yaptıklarını almak bugünün değil yaklaşık yüz elli yıldır Osmanlı'nın da sevdasıydı. Ama ne yazık ki devleti yönetenler de yönetilenler de tam tersini yaptık. Fatih Sul- tan Mehmed Han İstanbul surlarını yıkacak topu döktür- mek için Macar döküm ustası getirirken yoldan çıkmış. söz dinlemez yeniçeriliği yıkıp yeni orduyu kuran II. Mah- mud mızıkay-ı humayun kurup İtalyan Donizetti'yi getirip Paşa yaptı. Hangi birini sayayım. Yurtdışına mühendislik eğitimi alsın diye yolladığımız öğrenciler ya şair oldu ya ressam. Bunlara göz kulak olsun diye yolladığımız Hoca Tahsin bile Frenkler gibi giyinip Paris kahvehanelerinde şair ve felsefecilerle düşüp kalkıp Gavur Tahsin oldu.
208 syf.
·
Puan vermedi
Altın Kafesten İmparatorluğa bir bakış
Babasından aldığı imparatorluğu elinden geldiğince korumaya çalışan ama sadece kaçınılmaz sonunu hızlandıran naif, cesur, entelektüel ve bir o kadar da toy padişahın öyküsünü anlatır bu kitap. Saray entrikaları, savaşlar, yenilikler, krizler, sanat, harem ve alabildiğine israf'ın konu edildiği 22 yıllık bir dönem.. Batıyı yanlış taraftarıyla örnek alan genç padişahın en büyük isteği babası gibi (2. Mahmud) yenilikçi ve cesur kararlar alıp imparatorluğu eski güçlü günlerine geri döndürmektir. Lakin yeniliklerin ve ıslahatların, harcamaların İstanbul'dan öteye geçemediği; alınan borç ve paraların saraylara, eğlencelere harcandığı bir dönemdir. Saray eğlencelerinin, haremin, o zaman İstanbul'un, İmparatorluğun, yeniliklerin, Sultan'ın iç dünyasının anlatıldığı bu kitap üslubu ile yer yer düşündürdü, üzdü, yeri geldi güldürdü. İlgi alanımı oluşturan Osmanlı son dönem müzik ve sanat anlayışını da başarılı bir şekilde anlatan bu kitapta Osmanlı'daki batı müziğinin esintilerini, Dolmabahçe'de yaptırılan Saray Opera binasının, Naum Tiyatro binasının (Thèatre de Pèra); Emekleri, performansı ve müziğiyle Donizetti Paşa'nın, Rossini'nin ve daha nice müzisyen ve sanatçının hikâyelerini okumak, bana bu dönemle ilgili yeni ufuklar açmıştır. Nice not aldığım bu kitap, bana daha öğrenilecek çok şey olduğunu gösterdi ve bana yeni bir İstanbul gezisinin kapısını araladı. İyi okumalar dilerim..
Abdülmecit
AbdülmecitHıfzı Topuz · Remzi Kitabevi · 2009305 okunma
Reklam
dedelerimizin senfonisini dinleyemiyoruz
Donizetti'nin bestelediği Mecidiye marşı yaklaşık 4 dakika olup devletin o zamanki resmi marşı idi ecdadımızın senfonisini dinleyemiyoruz youtube.com/watch?time_cont...
Joyce doğruca yukarıya piyano ve gitti.
Hem çaldı hem de Donizetti'nin "L'Elisir D'amore" isimli eserinden "una furtiva lagrima'yi" söyledi.
Sayfa 387Kitabı okudu
·
Puan vermedi
Galata,Pera,Beyoğlu
“Sokak sokak Galata, adım adım Pera, karış karış Beyoğlu… Yüzyıllardır farklı kültürleri-kimlikleri kucaklayan, her gün biraz daha değişip dönüşen ama değerli özünü asla yitirmeyen caddeler, mahalleler, hanlar, geçitler: John Freely ve Brendan Freely’nin kaleminden sıra dışı bir “biyografi”… İstanbul’a dair kitaplar hep yarımadaya odaklanır. Ama
Galata, Pera, Beyoğlu: Bir Biyografi
Galata, Pera, Beyoğlu: Bir BiyografiJohn Freely · Yapı Kredi Yayınları · 201494 okunma
97 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.