# dördüncü mektup #
senden hiç ayrılmamak vardı. zamanı durdurmak, bütün saatleri parçalamak vardı. isyan içindeydim. neydi bu çaresizlik? bizi çepeçevre saran bu dört duvar neydi? bir ara tanrıyı düşündüm, peygamberleri, dinleri, kitapları düşündüm. boş inançlarımız mıydı çaresizliği yaratan? o bizim eserimiz miydi? öyleyse neden bizden büyüktü, güçlüydü? bunca yıl
Bakırköy Akıl Hastanesi
Canım sevgilim; Burası bir akıl hastanesinin dördüncü katı, Sana bu satırları buradan yazıyorum Bu sana yazdığım kaçıncı mektup bilmiyorum Yokluğuna alışamadığım, Ve hayalin ile yaşadığım, İsmini sayıkladığım...
Reklam
Manastırlı Hilmi Bey’e Dördüncü Mektup
“ … Bitti yalnızlıklar, bir büyük yalnızlık var artık İki kaktüs gibiyiz Cemalle ben Kendi çöllerimizden koparılmış.”
Edip Cansever
Edip Cansever
HACI BAYRAM VELİ'NİN SAMİMİYET TESTİ VE MEYDANI BOŞALTAN MÜRİTLERİ Hacı Bayram Veli Hazretleri, Sultan II. Murad'ın ve Osmanlı halkının sevip saydığı manevi önderlerden birisi idi. Hükümdarın Hacı Bayram'a saygısı o derece büyüktü ki ona mürit olanlardan vergi almıyordu.  Ama gelin görün ki bütün Ankara halkı Hacı Bayram'ın müridi olduğunu
Edip Cansever - Manastırlı Hilmi Bey'e Dördüncü Mektup
Yıllar geçmedi, yıllar eskidi Dokunduğum yerde kalıyorum Yaşlı bir kelebek gibi. Yeni bir renk buldum bugün, suyun akışı rengi Oyuğumdan çıktım Çıkmamı duydum Bir süre yürüdüm yürüdüm Hiç kimsenin ağzını dayayıp da Suyunu içmediği bir çeşme gibi durdum Durdum ki Önce bir elektrik mavisi çöktü içime Sanki bir suya anlatıldım da
MUHTEŞEM BİR HİKAYE Okulun ilk gününde 5. sınıfın önünde dururken, öğretmen çocuklara bir yalan söyledi. Çoğu öğretmen gibi, öğrencilerine baktı ve hepsini aynı derecede sevdiğini söyledi. Ancak bu imkâns ızdı, çünkü ön sırada oturduğu yerde bir yana kaykılmış ismi Mustafa Yılmaz olan bir erkek çocuk vardı. Bayan Mediha bir yıl önce Mustafa yı
Reklam
78 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.