"Yaşamlarımızda büyük bir rolü olan bu sır ne? Bizi engebeli yola sokup sonrada dağın tepesine varmadan gülümseyerek ve övünerek bizi durduran, sonra bizi birden ağlayarak ve acı çekerek vadinin derinliklerine atan bu Kanun ne? Bizi bir gün sevgili gibi sevip ikinci gün düşman gibi savaşan bu hayat ne?
Halil Cibran
Halil Cibran
Hayırlı Cumalar
YALAKA KOYUN KASABIN KÖR BIÇAĞINI ÖVERMİŞ EN TEHLİKELİ DÜŞMAN BİZE BENZEYİPTE BİZDEN OLMAYANDIR. CÜMLETEN HAYIRLI CUMALAR
Reklam
Bazı övgüler de Saygıyla karışık iyi Niyetten Doğar;
Kuşkusuz bu tarz övgüler, krallar ve ziyadesiyle saygın insanlar için bir gerekliliktir: Överek eğitmek. Açıktır ki bu tür kişilere nasılsa öyle olduklarını söylerken, nasıl olmaları gerektiğini de yumuşak bir dille söylemelisiniz. Bazen kötü niyetle, kıskançlık uyandırsın ve nefrete yol açsın diye, övgülerle şişirilmiş insanlar da vardır, en kötü düşman türü övenlerdir. Denemeler Güvenilir Öğütler ya da Meselelerin Özü Francis Bacon SAYFA 231
Ey gönül, bakma cihane Gün gelir, seyran gider Durma, ağla gözlerim Bu kafesten can gider Sağlığı sen bil ganimet Gönlünü Allah'a ver Çağrılır, kabre girersin Sonra bu meydan gider Hazır ol mevte, kelâmî Gafil olma bir nefes Dost gider, düşman gider Ağyar gider, ihvan gider
Günler sonra mahkemeye çıkarıldığımda, üzerime olmadık ithamlarla, dayanaksız mesnetlerle geldiler... mahkeme salonu tıka basa insan doluydu, ''ben hariç kimsenin doğruyu söylemeye niyeti yoktu salonda!'' verilen ceza, hiçbirinin bu şekilde ahlaksızca bir tavırla karşılaşmak istemeyeceği cinstendi. Her şeyi kabullendim Paro, her şeyi; kelimenin tam anlamıyla!.. Sonunda biraz kafamı dinleyebilirim derken, hapishane eziyetleri yeni başlıyordu... Hepsini geçtim, kurallarının sürekli değişkenliği, ''düşman'' varsaydıkları insanlara karşın sınır tanımaz halleri, yetersiz gördükleri cezayı anlamsız eklerle coşturmaları... korkarım ki, kendilerinin ne tür bir bataklıkta olduğunu yüzlerine vuracak kimseleri yok. Toz ve kirin içerisinde, acımasız bir ölümü bekliyorlar...
Reklam
Eğitime Dair
Eğitim, insanı doğru ile yanlış arasında bırakmaz. Eğitim, birebir yanlışa düşman olmak için kurulan örgüttür. Eğer bir kavim, topluluk, millet haddi zatında devlet geri kalmış; aynı zamanda yanlış yoldaysa eğitimsizlik orada popülerdir.
İki arada bir derede kaldım...
Siz hiç sevdiğiniz iki insanın arasında kaldınız mı yada bir yanda sevdiğiniz insan bir yanda canınızdan bir parça ben çok kaldım hep kırmamak için kırılan ben oldum hep benim canım yandı iki ordu arasında kalmış bir kale gibiyim kuşatma altındayım bu iki ordu bir birine düşman ve onları bir birine girmesine engel olanda benim onlara bir şey olmasın zarar görmesinler diye ben yavaş yavaş kalemi kaybediyorum kulelerim bir bir yıkılıyor ve olan bana oluyor...
Umuda düşman olmaktan korkuyorum
"Hani siz düşman idiniz. O, kalplerinizi birleştirmişti." Â-li İmrân-(3/103)
Reklam
Her elini sıkanla dost, her canını sıkanla düşman olma.
..bu diyar bana düşman hâlım anlamazlar sarılmaz hâllardayım 🎧
Müslüman! İthamlar, hesaplar, koltuklar, makamlar, kalabalıklar ve alkışlar içerisinde değişmeyen bir hakikat var ki o da yalnız ölecek, yalnız kabre girecek ve yalnız hesaba çekileceksin! Sanki hep bu dünyada kalacakmış gibi yaşama! Kardeşine kızıp Allah'a düşman olana dost olma!
İhsan Şenocak
İhsan Şenocak
Bir silah düşün ki, tetiği her an yanında. Hiç tutukluk yapmıyor; her pozisyonda ateşe hazır. Dururken, yürürken, koşarken, yatarken ateş edebiliyorsun. Cephane sıkıntısı yok! Kurşunları her yerde bulabiliyorsun; ata ata tüketemiyorsun. Herkeste mühimmat var; zahmet etmiyorsun, hiç bedelsiz veriyorlar sana. Ruhsat soran da yok. Bir yer kaplamıyor da silahın; tarama cihazlarından kolayca geçiyor. Gürültüsüz hem; sessiz mi sessiz! Ateş ettiğinde ateşin kaynağını kimse saptayamıyor. Sipere girmen gerekmiyor! Daha dehşetlisi şu: Hedefini hiç şaşırmıyor silahın; kim nereye saklanırsa saklansın, hangi sığınağa koşarsa koşsun, anında vurabiliyorsun. Hedefin adını söylemen yetiyor, derhal namlusu oraya çevriliyor, nişan alman gerekmiyor. Kalabalık içinden birini seçebiliyorsun ya da istersen tek atışta binlerce kişi vurabiliyorsun. Abarttığımı sanacaksın belki ama hadi şu özelliğini de söyleyeyim: Uzaklık önemli değil bu silah için. Uzaktaki hedefi daha çok seviyor. Menzili sonsuz; hedef uzaklaştıkça tahrip gücü artıyor. Kurşunu yorulmuyor ve hızını kaybetmiyor, ilerledikçe hızlanıyor. Akla ziyan bir özelliği de şu: Hedefteki adamın karşı ateş açmasını bekliyor, bunu özellikle istiyor, karşı cepheden ateş atılınca seviniyor. Düşmandan gelen kurşunu da namlusuna sokuyor, düşman kurşunu ile besleniyor.
ayrılık, öfkeyi ve kini azalttıktan sonra insan yalnız kaldığını fark eder. yalnızlığın en acı veren hali de budur. hâlâ sevdiği birinden ayrılan kişi ister istemez unutulduğunu düşünmeye başlar. hüzün ve pişmanlık tüm benliğini sarar. aklı kendine düşman olur. işte tam o an, ikiye bölünecek kadar yalnız kaldığını hisseder insan...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.