(Ebû Dâvûd) #Hadis #Dua
Allâh'ım! (Haktan) ayrılmaktan, ikiyüzlülükten ve kötü ahlâktan Sana sığınırım.
40 Hadis
1- "Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar. Sonra, anne-babası onu Hristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar."
(Buhârî, cenâiz 92; Ebû Dâvut, sünne 17; Tirmizî, kader 5)
2- "Müslüman, dilinden ve elinden Müslümanların emin olduğu kimsedir. Muhâcir de Allah'ın yasakladığı şeyleri terk edendir."
Buhari, Bedu'l-vahy, 4.
3-
İmâm Nevevi (676/1277), bir kitab yazar ve okurken dikkat edilmesi gerekli noktaları şöyle belirler:
"Allah'ın adı anılınca, hadîs yazan kişinin hemen o kelimeden sonra "Azze ve Celle", "Teâlâ", "Sübhânehu ve Teâlâ", "Tebâreke ve Teâlâ", "Celle Zikruhû", "Tebâreke İsmuhû", "Cellet Azâmetuhû" gibi veya benzeri saygı cümlelerinden bi rini yazıvermesi hoş görülmüştür, (müstehabb).
Aynı şekilde, Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem)'nin zikri geçince de "sallallahu aleyhi ve sellem" duâ cümlesini, kısaltarak veya sembolle değil açıkça yazması hoş görülmüştür (müstehabbdır).
Yine bir sahâbînin ismi anılınca hemen yanına "radıyallahu anh", eğer râvî sahâbînin babası da sahâbî ise, bu takdirde, "radıyallahu anhumâ" yazılması; diğer ulemâ için de Allah'dan rahmet ve rizâ dilenmesi uygun olur.
Hadîs-i şeriflerde meleklerin; hasta ziyâret edenlere, namaz için mescidde bekleyenlere, ilim öğrenenlere, cömert kimselere, sadaka verenlere duâ ettikleri belirtilmektedir. Bu konudaki bir hadîs-i şerîf şöyledir: “Bir Müslüman, yanında bulunmayan bir din kardeşi için i duâ ederse, mutlaka melek ona, ‘Âmîn. Aynı şeyler sana da verilsin’ diye duâ eder.”
Müslim, Zikir 86-88, nr. 2732-2733; Ebû Dâvûd, Vitir 29, nr. 1534
Sayfa 410
5.cilt
1188. Âişe radıyallâhu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Biriniz namaz kılarken uyuklayacak olursa, uykusu dağılana kadar yatsın. Çünkü uyuklayarak namaz kılarsa, Allah’tan bağışlanma dileyim derken belki de kendine beddua eder.”
Buhârî, Vudû 53; Müslim, Müsâfirîn 222. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd,
Sayfa 425Kitabı okudu
İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o