Ebuzer kendi gırtlağını gösterdi ve:
- Bıçağı boğazıma dayadığında, eğer ben göğsümde bir nefes daha hissedersem, bu son nefesi de hakikati söyleyerek çıkaracağım.
Kâinatın efendisi(s.a.a) buyurdu "Rabbim bana dedi ki eğer istersen senin için Mekke çölünü altına çevireyim. Dedim k,i hayır Rabbim, ben bir gün tok bir gün aç kalayım istiyorum, aç olduğum gün sana dua edeyim,tok olduğum gün şükür."
Peygamberin en yakın dostu Ebuzer Gıffârî'nin Muaviye'ye attığı şu tokatı anımsatmak isteriz; " Ey Muaviye, köşkler saraylar yaptırdın! Eğer bunları kendi paran ile yaptırdıysan israftır. Halkın malı ile yaptırdıysan küfürdür! Ey Muaviye, Sen fitnesin, belasın! Sen Allah'ı sadece işine gelen haram ve helaller ile tanıdın, halkın içinde bendi sararmış fakirler varken, etrafında örgütlenen bu tüccarların yanakları bu kadar kırmızı olamaz! Bununla Muhammed'in getirdiği düzenin ne alakası var? Velayet verilmesi hata olan sana, ben ne anlatabilirim!" Bugün inşa edilen din algısının ürünü olan Aforoz hastalığı; halkın mallarını gasp eden, halkın fakirleşmesine ve sömürülmesine neden olan sistemler ile işbirliği yapan ruhbanların, onları gerçek dinden uzaklaştırılmasından ileri gelmektedir.