Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
296 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Zümrüdüanka!
Akademik yayınlarla içli dışlı olarak geçen uzun bir süreden sonra beni içine çeken bir roman oldu. İlk sayfalardan itibaren Neylan'ın yaşadıklarını ta içimde hissettim. Onun katarsis yolculuğunda ise adım adım kendisiyle ferahladım, nefes aldım. Yeri geldi çok kızdım ona, yeri geldi çok üzüldüm. Ama anladım onu. Canımı çok acıtan bir sahneyi de yazmadan geçmek istemiyorum: Neylan ve Levent pygmalion etkisi üzerine konuşurken Neylan, Levent'in kendisine nasihat ettiğini sanıyor. Oysa Levent yeni açacağı sergisinin içeriğinden bahsediyor. Satır arasında bir cümle ama beni çok etkiledi. Kadının, narsist bir âşık karşısındaki umut kırıntısı.. *** Yazarın kalemi çok güçlü. Altını çizmek istediğim, "Dur bir dakika!" deyip üzerine düşünmek istediğim çok cümle oldu. Hatta pek çok! *** İşin teknik kısmına gelince ise güzel bir kurgu ancak tahmin edilebilir. Yazarın ortaya attığı ekmek kırıntıları, aslında "uzak bir masal"ın şifresini çok erken ele vermiş. Yanı sıra roman kişilerin hepsinin aynı üslupla konuşması da gerçekliği zedelemiş. Doğu topraklarında ikamet eden kişilerin muntazam bir İstanbul Türkçesi ile konuşması yapay kalmış. Sadece Şeyh ve Ebe kadın beni kendisine inandırdı. Bununla birlikte anlatının içinde farklı disiplinlerin ustaca yerleştirilmiş olduğunu söylemek de gerekir. Resim, heykel, psikanaliz güzel bir tat katmış. Bunu seviyorum. Bir kadın olarak, bir kadının küllerinden yeniden doğuşuna şahit olmak güzel bir yolculuk oldu benim için. Önyargılı başlasam da elimden bırakmak istemediğim bir roman oldu. İrem Hanım'ın takipçisi olacağım:)
Uzak Bir Masal
Uzak Bir Masalİrem Uzunhasanoğlu · Doğan Kitap · 2023195 okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Birazdan okuyacaklarınız, Grimm Masalları’ndaki çocuklar gibi yapayalnız bırakıldığım ormandan tekrar dönebilmek için evime, cebimde sakladığım ekmek kırıntılarından başka bir şey değildir.” (s.7) Girizgahı böyle yapıyor Kesal. Severim ben Ercan Kesal’ı. Hikayesi, yaşayışı, yazdıkları ve sinemasıyla. Güzel, derin, huzur veren o bakışlarıyla da. • Yenal Bilgici’yle yakaladıkları o pozitif ilişki bu söyleşi tadında eseri ortaya çıkarmış. Ya da bu kitabı ortaya çıkarmak amacıyla buluşmuşlardı. Cevabı kendilerinde saklı. • Çocukluğuyla başlayan Avanos günlerinden ‘ilk’ lisans eğitimini aldığı Mülkiyeli Ankara günlerine, hekimlik macerasından kurulan hastanelere, o süreçlerde gerçekleşen tanışıklıklara ve elbette sinema sürecine dek birçok detay mevcut burada. • Kendi söylemiyle “… tüm yaptıklarında anlam arayışı…” olan bir güzel adamı okuyacağız. Buyurun.
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek KırıntılarıErcan Kesal · Kronik Kitap · 2022392 okunma
Reklam
168 syf.
·
Puan vermedi
Hayata dair renkler
"Hayat Bir Öğrenmeler Manzumesi" der Sn. Ercan Kesal. Okumuş olduğum "Cebimdeki Ekmek Kırıntıları" isimli kitap aslında bir bakıma hayatın sürekli devam eden bir eğitim yurdu, öğrenme alanı olduğunu üstüne basa basa söylüyor. Bizler ise sürekli öğrenmeye açık, öğrenmek kavramını görev bilmesi gereken canlılarız. Bizler, günlük hayatımızda, hedeflerimizin peşinde ilerlerken, hayallerimiz doğrultusunda ve tabii en önemlisi öğrenme arzumuzu hiç kaybetmeden bu okulda başarılı olmayı hedefleyen canlılarız. Sn. Ercan Kesal, kimi zaman risk almakla birlikte, kimi zaman dalgalı denizleri aşmamız gerektiğini ancak rotamızı saptırmamamız gerektiğini de bizzat bildirir. Kâh yazarken, kâh okurken, kimi zaman bir film izlerken bu kavramları iyi anlayarak, onlarla bütünleşerek, kendimizden birşeyler katarken, kattığımız şeyde başka insanların da kendilerini görmelerini sağlayarak bu ince ve hassas çizgiye mutlak surette önem vermeliyiz. Uzun lafın kısası, Dünya'da başarılı olmamız gerektiğini kendimize aşılamalı, inandırmalı ve Dünya ile bir bütün halinde yaşamalıyız... Ayrıca, "Cebimdeki Ekmek Kırıntıları" isimli bu harika eseri yine her zamanki gibi şiddetle tavsiye eder, iyi okumalar dilerim... Mutu kalın...
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek KırıntılarıErcan Kesal · Kronik Kitap · 2022392 okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Genç olmak hem kişi için hem de çevresi için zordur. Anlaşılamadığını düşünen, sürekli sorunla boğuştuğunu zanneden bir gençliğin dünyasına, ekmek kırıntıları bırakılarak çıkış yolu gösteriliyor.   Klinik Psikolog Mehmet Dinç’in sevilen kitabı Gençliğe Kitabe, içeriği zenginleştirilerek tekrar basılıyor. 4. Baskısında yeni ismiyle “Doğru olan Yenilmektir Bazen” kitabı, mutluluğu sorguluyor ve gerçeğe tekabül eden bir tarif ortaya koyuyor. Elektroniğe bağımlılığın da incelendiği bu kitapta, gençliğin iradesini güçlendirecek ve kendi yolunu çizmesini sağlayacak rehberlik sunuluyor.
Doğru Olan Yenilmektir Bazen
Doğru Olan Yenilmektir BazenMehmet Dinç · Aşina · 202278 okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları ~ Ercan Kesal "Geldik ve gidiyoruz ama bir yandan da anlam arayışı aslında bitmiyor. Sanki bütün yapıp ettiğimiz işler bu arayışa vesile; bu arayışı ayıklayan, kolaylaştıran şeylermiş gibi geliyor. O yüzden her seferinde onlara müracaat ediyorum. İnsan niye yazar, niye film çeker, niye senaryo ile uğraşır, niye
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek KırıntılarıErcan Kesal · Kronik Kitap · 2022392 okunma
402 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
“Her şey en iyi ihtimalle yarımdır.” Hikaye bakımından polisiye görünümlü psikolojik-gerilim tarzında yazılmış bir kitap ‘Bir Kalan Olmalı'. Anlatıcı rolünü üstlenen Hasan, obsesif kompulsif bozukluğu olan ve kendini sayıların ve rutinlerin güvenli kollarına bırakmış biridir. Bir gün iş çıkışı, bütün rutinleri alt üst olmuşken, alt komşusunun aralık olan kapısını görmesiyle merakına yenik düşer ve kendini bir intihar vakasıyla karşı karşıya bulur. Hasan'ı alt üst eden şey, ilk defa ölümle yüzleşmesi miydi, yoksa derin duyarsızlığına rağmen ilk defa başka biri için bir şey yapma isteği miydi? Cevabı hikayenin içinde gizli… Durum ve mekan betimlemeleriyle, Hasan'ın buhranlı iç dünyası ve mektuplar aracılığıyla Ahsen'in ruh halini keşfetme çabası, sizi 18.yy Rus Edebiyatına doğru perdeyi aralıyor. Bu yüzden benim de zaten ışığı düşük ruh halimi biraz daha karanlığa sürüklediğini itiraf etmeliyim. Yazar, kitap boyunca ipuçlarını ekmek kırıntıları gibi serpiştirmiş. Mükemmel iş eşittir uzak insanlar diye düşünen bir insan neden tezat şekilde sadece tek bir insan için pek çok insanla karşılaşma riskine girer? Neden Komiser Muhsin ve Doktor İhsan sürekli Hasan’ı uyarıyordu? Hasan neden kızın gülen fotoğrafına ulaşmayı takıntı hale getirdi?
Bir Kalan Olmalı
Bir Kalan OlmalıDersim Özel · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 2023125 okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar sevgili kitap dostlarım.. Şiir sevenler burda mıyız? Günü , şiir tadında yaşayalım istedim.. Öylesine yoğun, öylesine anlamlı...Her zaman söylüyorum , şiirler duygularımızı ifade etmenin en naif yoludur... Bu kadar içli, bu kadar derinden etkilemesinin sebebi de bu değil mi... İşte, Müjdat Er kaleminden dökülen satırlar da, yüreğinin
Her Daim Hayat Memat
Her Daim Hayat MematMüjdat Er · Gülnar Yayınları · 02 okunma
360 syf.
10/10 puan verdi
Rıhtım ~ Katrine Engberg Kopenhag Serisi -3- Polisiye türündeki romanlar, kara cazibesi ve entelektüel çekiciliğiyle bizleri bir sonraki gerçeği bulmak için sayfalar arasında sinsice dolaşan koltuk araştırmacıları olmaya çağırıyor. Bilirsiniz, türün doğası gereği karşı konulmaz bir yanı var. Bu sanki gölgeli bir sokağa girmek gibi; köşede neyin
Rıhtım
RıhtımKatrine Engberg · The Kitap Yayınları · 20238 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Selamün aleyküm.. Kitabın ismi ve kapağının aslında 1. Sayfası olması ilgili çekti. En sonunda da aslında en başı var bu ayrı bir stil olmuş. 12-15 yaş arası çocuk kitabı tarzında bir çocuğun gözünden çocukların da anlayacağı dilde anlatılmış ve basılmış. Gerçek isimlerinden arındırılarak reşit olmayan ve refakatçisi olmayan çocuklara ayırt edici belirteç olarak "Çocuk A, B,X,O..vb" isimlerin verildiği bir kampa tanık oluyoruz. Tüm kareler aslında gerçek yaşamda da tanık olduğumuz renkleri içeriyor; sefalet, soğuk ve açlık. Ayağında sandalet olan ama çamurun üzerindeki çocuk. İşte o çamur çocuk. Çamur ve ekmek kırıntıları ile börek yapan çocuk bir abla, henüz on yaşında olmasına rağmen kendini koca adam sayan ve sorumluluk yüklenen kocaman yürekli çocuk I. Kaybolan bebekler ve gelecekler. Altın rengi topraklar ve o topraklar için verilen savaşlar, kurşuna dizilen insanlar ve kaybolan hayatlar.. Kurcalasan altını daha binlerce hikaye binlerce dert ve çocuk. Tüm dünyada. Tüm coğrafyalarda.. Konteynırlarda çadırlarda ve açıkta. Karda kışta ve donda. Güneşin altında ya da çöpün dibinde. Nice yaşam nice acı ve elem. Hele ki bir çocuğun gözünden..
Çamur Çocuk
Çamur ÇocukSteve Tasane · Timaş Genç · 2019366 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
"Hiçbir şey seni gerçeğe ulaştıramaz Hansel, Geride bıraktığın ekmek kırıntıları bile..." Polisiye içerikli kitaplarda en sevdiğim şey, yazarın satır aralarına bıraktığı delillerle ilerlemek. Bazen herkese ve her şeye şüphe tohumları ekse de sonuca giderken parçaları birleştirmeye çalışmayı seviyorum. "Kartepe 'ye yürüyüşe çıktıktan sonra kendilerinden haber alınamayan üniversite öğrencileri için başlatılan arama kurtarma çalışmalarında 18 saate geride bıraktık." cümlesiyle başlayan kitap bambaşka yerlere giderek devam etti. Bulunan bir kadın cesedinin kaybolan gençlerden birine mi ait acaba derken, kitabın henüz başında bir erkeğe ait olduğu gerçeği ile kafanız karışıyor. Diğer yandan bir takım sıkıntılarından kurtulmak için psikoloğa giden Ali... Bir gün metro istasyonundaki duvarlarda gördüğü resimlerin, önceden çalıştığı çocuk kitabındaki resimler olduğunu fark ediyor. Üzerinde çalıştığı bir dosyadan, çocukların farklı anlamlar çıkarabileceğini düşündüğü fallik objeler olduğu için, pedagogun çıkarmasını istediği çizimlere çok benziyordu üstelik. Kitap polisiye içerikli olmasının yanında çok önemli toplumsal konulara da değinmiş. Müthiş bir yolculuk oldu benim için. Düşündürücü yönü çok fazla. Özellikle çocuklara yönelik oldukça önemli kısımlarını okurken, ne kadar yaşamdan diye düşündüm. Cinsiyetçilik, ayrımcılık, kimlik, çocuklara yönelik sömürü gibi çok önemli toplumsal konulara değinilmiş.
Buzlar Çözülünce
Buzlar ÇözülünceMelih Günaydın · Düşbaz Kitaplar · 202317 okunma
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Benim şahsi olarak büyük hayranlık duyduğum ve gerçek bir münevver olarak gördüğüm biri olan Ercan Kesal'ın okuduğum ilk kitabı. Sayın Kesal'ın bu kitabı nehir söyleşi tarzında uzun bir röportaj... Bir nevi yazılı podcast. Benim okurken büyük bir keyif aldığım bir eser oldu. Ercan Bey'in fikirlerini, kafasındaki o düşünceleri biraz bile anlamak benim için yadsınamaz bir katkı niteliğinde. Kitaptan çıkarılacak bir çok alıntı, ders, öğreti var. Çok uzun bir eser olmasa da gerçekten anlam bakımından dopdolu. Tüm okurlara tavsiye ederim. Sevgiler...
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek KırıntılarıErcan Kesal · Kronik Kitap · 2022392 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
Söyleşi tarzında yazılmış eser,çok sevdiğim sinema adamı ,tıp insanı ve kalemiyle yazın dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiş Ercan Kesal'ın yaşamından izlere yer vermektedir. Nevşehir Avanosunda doğup büyüyerek Ankara Siyasal sıralarına ardından İzmir tıbbiyeyede geçen yıllar . Kaybedişler,başarısızlıklar ama sinemaya olan tutkunun hiç bitmeyişi eserin tamamına egemen.Metin Erksan ve diğer öykündüğü sinema adamları ile olan birliktelikleri de eserde yer verilmiş . Peri Gazozu eserindeki aynı tat bu eserinde de mevcut ,güzel anlatımıyla zevkle okunur.Tavsiyemdir.
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek KırıntılarıErcan Kesal · Kronik Kitap · 2022392 okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Sinemamızın emektarlarından Oyuncu-Senarist-Yönetmen Ercan Kesal'ın "ete kemiğe bürünüp Ercan diye göründüğü" bu kitabı;bence insani olanı ve insanı ,emeğin insanı nasıl insanlaştırdığını inceliklerine görmek isteyen herkes okumalı.Her satırından ince bir insani duyarlılık akıyor.Ömrüne bereket...
Cebimdeki Ekmek Kırıntıları
Cebimdeki Ekmek KırıntılarıErcan Kesal · Kronik Kitap · 2022392 okunma
94 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.