Niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına?
Niye izin vermiyorum yoluma kuş konmasına?
Niye kimseler izin vermez yollarına kuş konmasına?
"Öyle güzelsin ki, kuş koysunlar yoluna." bir çocuk demiş.
“13 Ekim 1987
Salı
Sevgilim
Her gün kötücül bir düşü kurmak ve onu taşımak artık kılgıyı gerektiriyor. Sana böyle bir yük bırakmak istemezdim ama sen akıllı ve güçlüsün, çabuk unutursun.
Bu durumdan kimse kimseyi ya da kendini suçlu, sorumlu saymasın, çünkü suç yok. Yalnızca ırmağın akışına bir müdahele söz konusu!
Her anın niye'sini sorgulayan bir varlığın saygısızlığını yok etmek için kararlaştırılmış bir eylem bu! Çocukluğun kendini saf bir akışına bırakması ne güzeldi. Yiten bu işte! Bu tükenişle hiçbir yeni yaşama başlanamaz, bu nedenle tüm sevdiklerime elveda diyorum. Ben'i bağışlayın! Bunu en çok annemden, babamdan ve Kağan senden diliyorum. Dostlarımdan da!
Nilgün Marmara Önal
Seni hep sevdim Kağan!
Hoşçakalın!
P.S.1 Cenaze töreni istemiyorum, mümkünse yakınız lütfen!
P.S.2 Kuşlar ölünceye kadar iyi bakınız onlara
3 Sahneden çekilirken yaşamıma karışmış herkesi selamlıyorum
4 Kağan arzu ederse ileride, daktiloya çekilmiş şiirleri bastırabilirsin”
s.533
Sylvia Plath'in şairliğinden etkilenen Nilgün Marmara, kendi imge dünyasını Plath'in imge dünyasıyla birleştiriyor bu kitabında. Aslında bir şiir kitabından çok bir derleme olan "Kağıtlar", şairin en kırılgan hallerini okuyucuya sunuyor. Zekice işlenmiş cümleler ve yapılan kelime oyunları, Marmara'nın içinde bulunduğu mental durumu ve yaşadığı olayları gözler önüne sunuyor. Kesinlikle okurken duygulandıracak; aynı zamanda düşündürecek bir derleme.
KağıtlarNilgün Marmara · Everest Yayınları · 20161,065 okunma
Yine okumak için ertelediğim, beklettiğim bir Nilgün Marmara kitabı. Ancak bu defa ruhumun dingin zamanında değil de en çalkantılı zamanında okudum. "Çivi, çiviyi söker." dedim ama sökmedi, darmadağın etti. Melankolinin, çaresizliğin, umutsuzluğun vücut bulduğu bu kitap her cümle sonunda bu nasıl bir cümle, bu nasıl bir umutsuzluk dedirtiyor. Nilgün'ün intiharına ağlamak yerine neden intihar ettiğiyle meşgul oluyor zihniniz. Eşinin, en yakınının, yollarına kuş koyması gereken kişinin bile onu anlamaması, öldükten sonra "Nilgün'ün şiir yazdığını bile bilmezdim. Bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler yazardı." demesi en yakın iki insanın arasına sığabilen uçurumun derinliğini gözler önüne seriyor.
Ah Nilgün! Keşke bir anlayanın olsaydı. Keşke omzunda saatlerce ağlayabileceğin, susuşlarından bile anlam çıkarabilen biri olsaydı hayatında. Çok güzeldin. Eminim ki şu an kuşlar konuyordur yollarına...
MetinlerNilgün Marmara · Everest Yayınları · 2015866 okunma