“Ben, ruhların ışıktan oluştuğunu hayal etmeyi seviyorum. Bazıları gül rengi beneklerle ve titreşimlerle dolu. Bazıları denize vuran ay ışığı gibi ışıldıyor. Bazıları da şafak vaktindeki sis gibi soluk ve saydam.” “Bir zamanlar ruhların çiçeklere benzediğini okumuştum bir yerde,” dedi Priscilla. “Öyleyse senin ruhun altın bir nergis,” dedi Anne, “Diana'nınki ise kıpkırmızı bir gül. Jane'inki bir elma çiçeği, pembe, erdemli ve tatlı.” “Seninki de tam ortasında mor çizgileri olan beyaz bir menekşe,” diye bitirdi Priscilla. Jane, Diana'ya fısıldayarak kızların tam olarak neden bahsettiklerini anlamadığını söyledi. O anlayabiliyor muydu?
Sayfa 150 - Koridor YayınlarıKitabı okudu
Portakal çiçeği koklamak isteyip,elma ağacının altında kaybolmuşsunuz. Madam Bovary
Reklam
Hayatında hiç bu kadar kendine ait zamanı olmamıştı. Çocukluğundan beri günleri öyle dolu geçmişti ki, akşam beşikte sallanmasına gerek olmamıştı. Taze gelinken yardım görmüştü ama bu, hiç durmadan koşturarak mutfak ve ev işleriyle ilgilenmesine mani değildi. Emma Teyze'nin evinde nefes almasına bile vakit bırakılmadığından, işlerini keyfince
Değil :)
Hangi gezegenden düştün beynime Bir bakarsın dilin var ama değil Hangi gezegenden indin gözüme Güzel mi güzel ama değil Hangi gezegenden geldin gönlüme Seviyorsun sevmesine ama değil Sen benim göklerimin kuşu değilsin Değilsin benim toprağımın çiçeği Sularımın balığı değilsin Zaman birlikte ısırdığımız elma değil Bak diş izlerimiz kalmamış anılarda Bir dünyadanmışız gibi ama değil
Sayfa 121Kitabı okudu
Eğer bir elma çiçeği olsaydım, koparılmak istemezdim. Fakat karşı konulamaz bir cazibeleri vardı. Karşı konulamaz cazibesi olan bir şeyle karşılaştığında sen ne yapıyorsun?
Bir elma çiçeği olsaydım koparılmak istemezdim.
Reklam
247 öğeden 191 ile 200 arasındakiler gösteriliyor.