Tabii bu ölçüm aynı zamanda son derece de durumsaldır. Cinsel gerçekliğin temel sorunu belki de, bekâreti tanımlamaya ilişkin tek temel sorundur. Cinsel ilişki de bekâret de insanı
çıldırtacak kadar soyut ve büyük ölçüde toplumsal şeylerdir; görenek, fikir birliği, deneyim ve ideolojinin cıvaya benzer karışımlarıdır. Cinsel ilişki ve bekâret, kişisel ve toplumsal olarak bizim için önemlidirler. O kadar ki sonuçlan insanı ölüme götürecek kadar tehlikeli olabilir. Umutsuzca, yaşamlarımızın
bu değişken yönlerinin bilinebilir ve güvenilir olmasını isteriz. Ama gerçek cinsel ilişkinin ne olduğu fikri gibi, cinsel ilişkiyle bekâret de ancak yaşamlannın bir parçası olduklan insanlar
kadar, yani küçük bir ölçüde, ara sıra ve kısa bir zaman için değişmez ve kesindir. Bir kesinlik hissini yakaladığımız durumdaysa, tarihsel kayıtların bize gösterdiklerine dürüstçe
bakmak yerine bunlara sırt çevirerek beceririz bunu.Daha çok baktıkça ve daha derini gördükçe, bekâretin, varlığım kabul ettiğimiz bin yıllar boyunca aslında hiç durağan ya
da bir bütün halinde kalmadığını fark ederiz. Kısacası, bekâretin tam olarak ne olduğu sorusuna cevap vermek büyük olasılıkla imkânsızdır. Cevap verebilseydik bile, o zaman da çok daha derin bir sorunla karşı karşıya kalırdık: Peki aslında bekâretle neden bu kadar ilgileniyoruz?