Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ziya

— Ne garip şu ikindi sazlıklarında / Federico adında biri olmak… Sevdin mi? — Sevip sevmediğimi bilmiyorum da, senin haklı olduğunu düşünüyorum. Hiçbir yere yakışmayan adamım ben. Çatıdaki odam bile artık beni istemiyordu. Nereye gitsem bir garip, iğreti duruyordum. İkindi sazlıklarında bir adamın bu duyguya kapılmasını anlıyorum. Hatta göllerde kamış olmak bile istenebilir. Çünkü ikindi olmuş, akşam olmuş pek fark etmez. Ama insan göllerde kamış ya da ikindi sazlıklarında… Neyse, saçmalıyorum.
Sayfa 132 - YKY / 2023Kitabı okudu
Reklam
Hoş bir heyecan duyuyorduk. Atıp tutmak, kinimizi ortaya koymak, birer varlık olduğumuzun bilincine ermek, belirsiz bir gelecekte olacakları düşünmek… Ama o gün geldiğinde… Gelecek, hep geriye atılıp duran bir zaman değildir. Bir gün çıkar gelir; o hoş heyecan da duyulmaz olur artık. Heyecandan çok korku veren bir sorumluluk yüklenmiştir omuzlarına. Uzaktayken tüm ayrıntılarıyla bir bütün olarak gördüğün şey, burnunun dibine gelince belirsizleşir, dağılır.
Sayfa 130 - YKY / 2023Kitabı okudu
Parka gitmiyorum artık. Neme gerek, belki gözümün önünde ağaçları kesmeye kalkarlar.
Sayfa 78 - YKY / 2023Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Evet, birini bekliyorlar. Gözleri hep kapıda çünkü. Gerçi durmadan birileri girip geliyor, dostça karşılanıyor; ama gelenlerden hiçbiri o beklenen değil. O daha gelmedi. Uzun süre de gelmeyecek sanırım. Neden bilmem, öyle düşünüyorum. Delikanlıların, bekledikleri kişi neredeyse geliverecekmiş gibi kapıya bakıp durmaları da, aslında onu bugün yarın beklediklerinden değil. Bir alışkanlık belki de… Ya da bilmem neden, öyle davranmaları, hep umutlu olmaları gerekiyor. Belki bir tür tören bu, onun gereklerini yerine getiriyorlar.
Sayfa 59 - YKY / 2023Kitabı okudu
Şunu demek istiyorum: Ayrıntılar değişince yokluklarını anlıyor, tedirgin oluyorum. Oysa onlarla haşır neşir yaşayıp giderken de varlıklarını bilmem gerekir. Bunun için kendimi bakmaya ve görmeye alıştırmalıyım.
Sayfa 32 - YKY / 2023Kitabı okudu
Reklam
Değişiklik… Bir bilebilsem, kesinlikle sınırlarını çizebilsem, nelerin değiştiğini teker teker anlatabilsem… Ama daha çok bir izlenim, bir sezgi konusu, yüreğimdeki korkunç tedirginliğin nedeni sandığım bir durum bu. Belki yanılıyorumdur.
Sayfa 14 - YKY / 2023Kitabı okudu
Bir eşya olmak… Bir evde, bir yaşantıda bir nesneymişçesine yaşamak…
Sayfa 75 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Garip garip ayrıntıları sürekli olarak sorun yapmaktan yana kalabalık, insanlardan yanaysa hep yalnız oldum. Bu da benim yazar olmayı düşlemem için yeterli bir neden olarak kabul edilebilirdi.
Sayfa 70 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Anılar, diyorum kendi kendime, eski bir hikayeye, giderek bir düşe, bir yalana doğru yürüyorum.
Sayfa 65 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Evet, anlatmaya çalıştım diyebilirim ancak. Anlatmaya çalıştım… En doğrusu bu. Çünkü ortak duygulardan gelinmediği sürece hiçbir şeyin gerçek anlamda paylaşılabileceğine inanmıyorum ben.
Sayfa 57 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Reklam
Ama arada sırada, birçok kararımızın bedelini çok ağır bir şekilde ödedikten yıllar sonra, o günlerde sonuna kadar direnmeyi ve, hayır demeyi de bilmeliydik diyorum şimdi kendime.
Sayfa 55 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
“Haklı olabilirsin,” diyor Eşref Bey, “ama yıllar sonra ulaşılan sonuç ne olursa olsun geriye hiç olmazsa bir küçük savaş kalabiliyor. İnsanı en çok anlatan da verdiği bu savaş galiba.”
Sayfa 50 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Bölük pörçük sevinçler, bol keseden ya da bozuk para gibi harcanan umutlar, sürekli yenilenen bir hüsranlar dizisi… Tüm hikaye bundan mı ibaretti yoksa? Belki.
Sayfa 49 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Yıllar sonra insanın yapabilecekleriyle değil, yalnızca yapabilmiş olduklarıyla yaşayacak olması, evet.
Sayfa 36 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
Bildiğim tek şey seneler senesi içimde büyük bir baskıyla gizlemeye çalıştığım açmazları şimdilerde çok daha kolay bir şekilde dışavurabiliyor olduğum. Bu da kimi acıların insan hayatının gündeminden er ya da geç kalkabileceğini kanıtlıyor. Bir ilerleme mi, yoksa bir gerileme mi bu? Sanırım bunu da zaman gösterecek. Ama sonuç ne olursa olsun hep bir yerlerde kaldığımızı, kendi hayaletimizce kovalandığımızı ve tüm çabalarımıza karşın bireysel serüvenimizde durmaksızın bir sürgünü ve tutsaklığı yaşamaya zorunlu olduğumuzu hiç unutmamamız gerekiyor. Gerisi boş laf.
Sayfa 30 - Remzi Kitabevi / 2000Kitabı okudu
5,8bin öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.