Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

kont dracula

kont dracula
@finstersun
Sıkı Okur
(yarı) reading slumpta, çıkmaya çalışıyor myanimelist.net/profile/jyutopro | boxd.it/2MnDl
328 kütüphaneci puanı (Geçen ay: 50)
135 okur puanı
Ağustos 2022 tarihinde katıldı
136 syf.
8/10 puan verdi
Çizimleri çok güzeldi fakat hikaye olarak çok derine inilmemiş. İkiz kızları, kocası Eugene ve kayınvalidesiyle yaşayan "bakımevinde çalışan" ayrıca ev hanımı olan gizli ajan Josie birkaç sayfa boyunca öldürüyor, temizliyor, yeni kişiye geçiyor, tekrar aynıları... Neden öldürdüğünü asla öğrenemiyoruz. Gizli katil, sorgusuz sualsiz yapar diye herhalde. Hikaye hızlı ilerledi bu yüzden de, çabucak bitti. Kocası sorgusuz: olur karıcım, tamam karıcım. Kayınvalidesi olmasa kimse sorgulamayacak. Onun dışında aksiyonu yine vardı. Ama dediğim gibi kısa sürüyor. Aralarda ironik olarak 60'ların reklam afişlerini Josie'ye uygun olarak değiştirmiş, onlar hoşuma gitti.
Lady Killer Cilt 1 -
Lady Killer Cilt 1 -Joëlle Jones · Marmara Çizgi · 039 okunma
Reklam
108 syf.
7/10 puan verdi
Hepsinin Hindistan'da geçtiği 4 mini hikayeden oluşan bir kitaptı. Yazarın anlatım dilini beğendim, hafif ve akıcıydı. Hikayeye başlamadan önce önbilgi verdi. Hikayelerin hepsinin Hindistan'da geçmesinin büyük bi nedeni kendisinin Hindistan doğumlu bir İngiliz oluşundan kaynaklıdır. Yazarın kendisi de belli bir dönem yine
Kral Olacak Adam
Kral Olacak AdamRudyard Kipling · Can Yayınları · 2022127 okunma
107 syf.
7/10 puan verdi
Konusuna az da olsa değinirsek: Angela Vicario, Bayardo San Roman ile (kız isteksiz) evleniyor. Düğün gecesi Bayardo, Angela'nın bakire olmadığını öğrenince ailesinin evine geri gönderiyor, bunu öğrenen Angela'nın ikiz abileri (Pablo ve Pedro) bunun kim yaptığını sorunca Angela da Santiago Nasar olduğunu söylüyor. İkizler artık namus
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
447 syf.
7/10 puan verdi
4 hikayeden oluşan hava durumlarının tuhaf olduğu bir seri. her biri birbirinden farklı hikayeler doğal olarak. ilk hikayede hava durumları ön planda değildi ama. kitabı genel olarak ilk beğenmiştim ama her hikayede benden biraz daha koptu ama kurgular farklı tabii ne yalan söyleyeyim. Gizem hikayelerde yoktu şahsen. Başta olay oluyor sonrasını büyük ihtimallerle tahmin edebiliyorsunuz. İlk hikayede olabilir belki çünkü polaroid makinesinin tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz. Bu arada hikayelerin başında ve sonunda çizimler vardı, hoş olmuş. 1. hikaye "Fotoğraf" güzeldi. Baş karakterin eskiden başından geçmiş bir hikayeyi okuyoruz. Tuhaf havası yağmur ve korkunç yıldırımlar olabilir. 8/10 2. hikaye "Şarjör Dolu" biraz uzatılmış gibiydi. Yazar zaten gerçek hayattaki kontrolsüz silahlanmaya ve ırkçılığa atıfta bulunmuş. Korku tam olarak yoktu. Buradaki tuhaf hava ormandan şehre inen büyük yangın ve dumanı. 7/10 3. hikaye "Bulut". Bu hikayede Nope(2022) filminin geçmiş zamanda kitaplaştırılmış hali gibi. Aynı türde bir yaratık üzerinde zaman geçirmek zorunda kalan bir adam. 6/10 4. hikaye "Yağmur"da tamamen koptum. Havadan yağmur yerine sivri kirpi okları gibi iğneler yağıyor. Kız arkadaşı ölen karakter de gereksiz bir maceraya atılıyor şahsen çok sıkıcıydı atlayarak bitirdim anca. Sonuca da bağlanmıyor. 5/10
Tuhaf Hava
Tuhaf HavaJoe Hill · İthaki Yayınları · 202079 okunma
322 syf.
9/10 puan verdi
Okuma süremi çok da kafanıza takmayın. Hem telefondan okuduğum için hem de İngilizce olduğu için çokça erteledim okumayı ama akıcı bir kitaptı. Normalde fantastik tür kitaplar okumayı tercih etmiyorum bunu da garip bir nedenle okumaya başladım zaten. Konusunu anlatmaya gerek var mı bilmiyorum arkasında bahsetmiş spoilersız. Her neyse
Caraval
CaravalStephanie Garber · Flatiron Books · 20171,349 okunma
Reklam
56 syf.
6/10 puan verdi
Direkt kitap özetini yapayım çünkü kısacıktı ve baskın -akılda kalıcı- bir olay yaşanmadı. Hikaye Bella'nın annesine bakması için iş aramasıyla başlıyor daha sonra sağlıklı olması ve hareketli olması hoşuna gittiğinden Leydimiz onu işe alıyor (leydinin özel doktoru ve birkaç hizmetçisi dışında başka çalışanı da yok) ve İtalya'ya
Muhterem Leydi Ducayne
Muhterem Leydi DucayneMary E. Braddon · İthaki Yayınları · 202264 okunma
195 syf.
7/10 puan verdi
12 mini hikayeden oluşan bir kitap. Hepsi de gerçek dünyadan alınmış. Yaşanmış olasılığı var. 1 hikaye dışında hepsi kadınların başından geçiyor. Hepsinin de kendince sıkıntıları, dertleri var. Hikayelerin ne başı var ne sonu, ortasında da yine gizem hakim. Nasıl ve neden başladığını ve bittiğini öğrenemeden hikayeleri teker teker okuyarak geçiyorsunuz. Yazım tarzını beğendim. En sevdiğim hikaye Adela'nın Evi oldu. 2 ve 3. sırada Yeşil Kırmızı Turuncu ve Yangında Kaybettiklerimiz var. Çok beğenmediklerim de Pansiyon, Komşunun Avlusu ve Bir Gram Et Yok Üstümüzde oldu.
Yangında Kaybettiklerimiz
Yangında KaybettiklerimizMariana Enriquez · Domingo Yayınevi · 2017154 okunma
174 syf.
9/10 puan verdi
Roman, Trelkovsky evinden yeni kapı dışarı edilmesinden sonra yeni bir apartmana taşınmasıyla başlıyor. Taşınacağı evde de ondan önceki kiracı Simone camdan atlayarak intihar ettiğini öğrenince -ki kadın hala kiracı- hastaneye giderek kadının durumunu görüyor. Tek gözü dışında vücudu tamamen sargılı, konuşamaz durumda, bacağı askıda. Simone'u görmeye gittiğinde de Simone'un arkadaşı Stella da orda oluyor, ziyaretten sonra da birlikte takılıyorlar. Sonraki gün de Simone'un öldüğünü öğreniyorlar. Daha sonra da eve taşınıyor. İşte buradan sonra olaylar gelişiyor. Stephen King'in The Shining kitabına da ilham kaynağı bu roman Trelkovsky'nin mi kendince paranoyaya kapıldığı yoksa gerçekten de apartman sakinlerinin ona bu durumları yaşattığını bilemediğimizden okuru da çıkmaza sokuyor. İlk önce sakin günlük durumlarından bahsetse de apartmanda olup biten "gizemler"i yine bize arada da söylüyor. Yazar genel bilgi mi vermiş yoksa Trelkovsky'nin kendi kafasında oluşturduğu gizemler mi bunlar? Kitap 1964'te yazılmış, 1976'da da Roman Polanski tarafından "apartman üçlemesi"nin 3. filmi olarak filme uyarlanmış. Ben şahsen ilk çok sakin diye biraz sıkılsam da gizemlerden ve apartman sakinlerinin yaptığı sesler ve davranışlarından sonra tek seferde oturup bitirdim. Finali için bir sürü olasılık oluşturuyorsunuz. Ve sonra da finalinde farklı bir şeyle karşılaşıyorsunuz. Ama illaki o oluşturduğunuz olasılıklardan biri çıkıyordur. Eğer gizem kitaplarına aşinaysanız. Güzel bir gizem gerilim romanıydı. Beğendim. Ters köşe eden filmleri ve kitapları seviyorum.
Kiracı
KiracıRoland Topor · Norgunk Yayıncılık · 2021229 okunma
56 syf.
5/10 puan verdi
İki hikayemiz var ikisinde de aynı tarz kullanılmış: Olayı karısıyla yaşayan erkek (arkadaşına olay bittikten sonra anlatıyor) ve onun olayını dinleyen yakın arkadaşı. İki hikayede de kadına bir şeyler oluyordu. İki hikayede de vampirin v'sini çok zor bir şekilde aldık. "Vampir" diye değil de gizem kitabı diye satılsaydı daha çok beğenebilirdim. İki hikayede de vampirsel bir şey yoktu, her kan emmesini ve tırnak uzaması vücut değişimini vampir olarak yazmışlar. Ki bu iki üç özellik bile o kadar azdı ki 1 cümle falan görüyorsunuz. O da çok sonda. Kitabın yazım tarzını beğendim. Akıcıydı zaten çok azdı hemen bitiyor. Son olarak vampir hikayelerinde neden hep hikayenin sonuna doğru vampir olayları yaşanır anlayamıyorum, tamam gizemli yaratıklar insanlardan uzaklaşmaları lazım katiller vs. ama hepsinde de böyle olmamalı diye düşünüyorum. 1 kere de direkt vampirin gününü anlatın. Vampirle yaşananları değil... Ama belki bir gün anlattığım/istediğim tarzda bir kitapla karşılaşabilirim...
Vampir & Ölümcül Tesir
Vampir & Ölümcül TesirLuigi Capuana · İthaki Yayınları · 202251 okunma
125 syf.
5/10 puan verdi
3 hikayeyi de ayrı ayrı yorumlarsam: Gök Girsin Kızıl Çıksın İlk çok beğenmedim çünkü bi' bıçaklar hakkında detaylar verdi 3-4 sayfa hani ilerleyen sayfalarda detaylara göre kullansaydı eyvallah derdim de uzatmak için yazmış olduğunu düşünüyorum. Bir de fazla kompleks cümleler kurulmuş, bi süre koptum konudan birkaç kez okumak zorunda
Gerisi Hikâye’den Vampir Öyküleri
Gerisi Hikâye’den Vampir ÖyküleriGalip Dursun · İthaki Yayınları · 202238 okunma
Reklam
104 syf.
8/10 puan verdi
Gerçekte tarihte 14-17 yy.lar arasında yaşanan dans vebasının 16. yüzyılda Strazburg'daki(Fransa'da bir kent) durumunu biraz kendi hayal gücüyle (çünkü tam olarak neler yaşandığı belli değil, yazarımız şöyle olmuştur diyerek konuya başlıyor) ve eleştirilerle anlatıyor. O dönemdeki kilise ve yönetimi acı gerçeklerle bize sunuyor. Hikaye açlık ve fakirlikle cebelleşen Strazburg'daki bir köydeki Enneline, yeni doğmuş bebeğini sırf diğer komşuları gibi karı-koca açlıktan yemesinler diye nehre (artık bu tür olaylardan kirlenmiş) bırakmasıyla başlıyor. Tabii bebeği batarak ölüyor. Daha sonra eve dönüyor, kocasına bu üzücü durumu hallettiğini söyledikten bir süre sonra sokağa çıkıyor ve dans etmeye başlıyor. Her ne kadar olay böyle başlasa da kitapta asıl anlatılmak istenen dönemin ne kadar kötü olduğu. Yöneticiler ve onların halka karşı davranışlarının ne kadar iğrenç oluşu. Kendileri zenginlik içinde yüzerken fakir ve aç halktan hâlâ yeni bir şeyler yapmak için vergi veya ödeme istemeleri... Şu zamanda bile görebilirsiniz bu durumu. İnsanlar değişse de zaman kendini tekrarlar. Genel olarak kitabı beğendim. Yazarın yazım tarzını beğeniyorum, kendi yorumlarını da katmış, akıcıydı ve güzel betimlemeliydi.
Dansa Davet
Dansa DavetJean Teule · Sel Yayıncılık · 20204,669 okunma
120 syf.
5/10 puan verdi
Maalesef beğenemedim, gerçekten güzelim konu nasıl harcanır bu kitapta okudum. Bir de ödül mödül almış kitap falan diyorlar üzgünüm ama neresi ödüllük bunun? Neyse spoilersız kitap konusunu anlatırsam The Purge filmindeki gibi yılda 1 gün, o da cadılar bayramında, özel üretim bir balkabağı kafalı korkuluk yapısında elleri kolları olan bir katil
Kara Hasat
Kara HasatNorman Partridge · İthaki Yayınları · 202271 okunma
432 syf.
8/10 puan verdi
Kitabımızın konusuna değinecek olursam İngiliz avukatımız Jonathan, Kont Dracula'nın İngiltere'deki işlerini konuşmak ve halletmek için Transilvanya'ya yolculuk etmesiyle başlıyor. Jonathan, şatoda Dracula'yla yaşadıklarını şüpheleri ve düşünceleriyle günlüğüne bir bir yazıyor. İngiltere'ye döndüklerinde daha da büyük
Dracula
DraculaBram Stoker · İthaki Yayınları · 20184,059 okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
Arka açıklamada da olduğu gibi kitabına konu bulmak için binadaki birkaç komşusuna saran edebiyat tutkunu yazar ve hukukçu Alvaro'nun belirli ve kısa bir zaman içinde yaşadıklarını okuyoruz. İnce bir kitap olsa da olay örgüsü iyi işlenmişti. 3. tekil olarak hikayeyi okuyoruz. Ama şahsen komşularının dışarıdan gördükleri kadarıyla değil de kendisinin tam olarak ne kadar kötü bir düzeyde olduğunu görmeyi: Alvaro'nun durum analizlerini, bilgi topladıkça komşularına karşı oluşturduğu fikirleri vs. 3. tekil olarak değil de kendi ağzından daha detaylı ve kişisel fikirleriyle okumayı daha çok isterdim. Daha çok detaya inilebilirdi böylelikle. (ama yazarın tarzı böyleymiş demek ki...) Tabii bununla biraz daha insan psikolojisine girecekti. Olsun... Takıntılı bir insanın fikir bozukluğunu okumak daha da ilginç olurdu şahsen. Her neyse genel olarak kitabı beğendim. 7/10
Saplantı
SaplantıJavier Cercas · Everest Yayınları · 2016491 okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
Çok beğendim. Sadece korku gerilim öyküleriyle dolu bekliyordum ama farklı tarzda da hikayeler vardı. Dili akıcı olduğu için de okuttu. İlk başlarda bir şeyler olmasa da hikayenin sonuna doğru her şey yerli yerine oturuyor tabii ki, böylelikle de konuyu meraklandırıp hikayeler kendini tekte okutuyor. İçinde 10 farklı öykünün bir araya geldiği bir
Lanetli Tavşan
Lanetli TavşanBora Chung · İthaki Yayınları · 20232,060 okunma
37 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.