"Mustafa Kemal Paşa, matematik akıl adamıdır. Hayatında serüvene yer yok. Hayatında bir kere serüvene atıldı, herkesin yaptığı stratejik hatayı yaptı, 'evlendi'..."
« Erol Mütercimler »
Bir kimsenin, ayağını diğerinin ta burnunun ucuna kadar uzatıp da çorabını koklatması gibi, Amerika Rusya'nın burnunun ucuna kadar dinleme istasyonları, üsler vs. uzatmıştı.
Benim düşüncem şu; bir ülkede siyasi iktidar boşluğunu yaratan militanların renklerine bakarak, tezgâhlanan oyunun veya yeni gelecek iktidarın rengini belirlemek mümkün değildir. Aksi renk de gelebilir ve muhtemelen öyle gelecektir. Çünkü bu militanlar, halkta tepki yaratmakta ve aksi görüşteki insanlara karşı sempati doğurmaktadır.
O halde şunu söyleyebiliriz: İktidar boşluğu yaratılırken militanların rengi hiç önemli değildir. Önemli olan, bu militanların sevk edecek bir motif bulmaktır. Motif herhangi bir şey olabilir.
° Nasıl bir sol ihtilal düşünülüyordu?
Avrupa ülkeleri milli gelirlerine göre birtakım kategorilere ayrılıyordu. Türkiye'yi bin dolarlık kategoriye ayırmışlardı. Biz onlara göre, sosyalizmin Arapçası olan Baasla idare edilmeliydik. Böyle bir rejim münasip görülmüştü. Zannederim 1971 hareketinin temelinde bu vardı. Türkiye'de Baas tipi bir iktidar kurmak, asker ve sivillerin oluşturduğu sol görünümlü bir siyasi partiyle ülkeyi yönetmek istiyorlardı. Baas solu deyince, hem anti- Amerikan hem anti- Sovyet bir yapı düşünmelisiniz. O zamanın şartlarını iyi değerlendirmek lazım. O zaman ABD'yle Avrupa arasındaki bir ihtilafın olduğunu gözden kaçırmamak gerekir. Avrupa, iktisadî ve siyasî açıdan ABD'den bağımsız olmak istiyordu. O günün şartları da buna uygundu.
Mesela, 1980 öncesinde Türkiye hem sağı hem soluyla, hem ekonomik açıdan, hem fikir hayatı açısından bağımsızlığa doğru gitmekteydi. Onun ötesinde de Sovyetler Birliği'yle iyi ilişkiler sürdürüyorduk. Bu konuda Batı evvela büyük ölçüde şikayet etti.
Mesela başlıkları şu şekilde sıralayabiliriz: "Türkiye tekrar Osmanlılaşıyor, "Türk - Sovyet ilişkileri artık onların, NATO'da olup olmadıklarını şüpheye düşürecek kadar ileri bir seviyeye gitti" şeklinde birtakım şikayetleri vardı.