Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Martha
Martha
@galaksirehberi
109 okur puanı
Mayıs 2018 tarihinde katıldı
Çavdar tarlasında çocuklar kitabında "bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız o kitap bence gerçekten iyidir" diye bir yer vardı. İşte bu kitap tam da öyle diyebileceğiniz bir kitap. Başladığım ilk manga serisi ve çok beğendim. Olaylar o kadar akıcı ve zekice bir şekilde ilerliyor ki kendimi olayın içinde hissettim. Ve kitabın çizimleri de bir o kadar güzel.
Şimdi de kitabın konusuna geçelim.
Death note içine bir kişinin isminin yazıldığı takdirde insanları ödürebilen bir defterdir. Defteri kullanmanın Şinigami' nin (ölüm melekleri) bile bazılarını bilmediği bir sürü kuralı vardır. Death note' u başarılı bir lise öğrencisi olan Light Yagami bulur. Defterin işe yaradığını görünce ideallerindeki dünyayı yaratmak için defteri kullanarak suçluları öldürmeye başlar. Suçlular ölmeye başlayınca dünyadaki birçok gizemli olayı çözmeyi başarmış olan L bu olayı çözmesi için görevlendirilir. Daha çok ikisinin arasındaki mücadeleye tanık oluyoruz.
Dünya' nın "Soluk Mavi Nokta" olarak isimlendirilen dar açılı renkli görüntüsü, güneş sisteminin Voyager 1 tarafından alınan ilk portresinin bir parçasıdır.
Carl Sagan' ın soluk mavi nokta için kurduğu bu cümleler kitaba başlamak için başlı başına bir sebep;
Bu noktadan bakınca Dünya herhangi bir önem taşıyormuş gibi görünmeyebilir.
Veronika genç, güzel, renkli bir hayatı olan fakat mutsuz biridir. Hayatın tekdüzeliğinden bıkmıştır. Böylece intihar eder. Ama başarısız olur. Ölmemiştir. Gözlerini açtığında akıl hastanesinde bulur kendini. İçtiği uyku ilaçları yüzünden doktor ona bir haftası kaldığını söyler. Ömrünün son günlerinde hayatla arasındaki bağı artan Veronika gece yarısı piyano çalarken şizofren olan Eduard ile tanışır ve ona aşık olur. Kalan son günlerinde içindeki gerçek beni bulur.
Ayrıca kitaptaki bu cümle çok hoşuma gitti.
"Herkesin ne olursa olsun hayatta kalmak için savaşım verdiği bir dünyada, ölmeye karar verenleri anlamak kolay mı?"
Okur Takip Önerileri
J. D. Salinger kitaplarını severek okuduğum bir yazar. Çavdar Tarlasında Çocuklar kitabı beni çok etkilemişti. Daha sonra bu kitabı görünce almadan edemedim.Kitap adından da anlaşılacağı gibi dokuz tane öyküden oluşuyor.Önceden okuduğum Yükseltin Tavan Kirişini ve Seymour kitabı beni birazcık hayal kırıklığına uğramıştı. Belki de beklentimin çok yüksek olmasından kaynaklanıyordu. Ama bu kitap çok hoşuma gitti. Anlatımı da çok akıcıydı. En çok beğendiğim öykü Teddy oldu. Hatta Salinger' in şimdiye kadar okuduğum en iyi öyküsüydü diyebilirim.
Öykü kitaplarını sevenlerin okuması gereken kitaplardan biri.
Fante' nin okuduğum üçüncü kitabıydı. Arturo Bandini bu kitapta Camilla' ya olan platonik ve biraz da saplantılı olan aşkı, yazar olma tutkusu, içinde bulunduğu sefalet durum ve ilk iki kitaba göre daha olgun bir halde ( Bu beni Los Angeles Yolu kitabının aksine sevindirdi.) karşımıza çıkıyor. Fante' nin kitabı duygusallıktan korkmayan, acı ve mizah duygusunun kolaylıkla iç içe girdiği, insanı eğlendiren, sevindiren bir yandan da üzen ve çok da hüzünlendiren bir anlatımıyla beni yine büyüledi.
Charles Bukowski'nin Fante için söyledikleri beni çok etkiledi.
"Derken bir gün bir kitap çektim, açtım ve kalakaldım. Birkaç paragraf okudum. Sonra çöplükte altın bulmuş gibi kitabı masaya götürdüm. Kitabın sayfaları benim için çılgın bir mucize gibiydi."
Fante benim Tanrı' mdı ve Tanrı' ların rahatsız edilmeyeceğini biliyordum. Ama Angel's Flight'ın neresinde oturduğunu tahmin etmeye çalışır, hâlâ orada yaşadığını düşlemeyi severdim. Hemen her gün oradan geçerdim. Camilla' nın tırmandığı pencere bu muydu? Lobi bu muydu? Hiçbir zaman emin olamadım."
Eğitimsiz bir aileden gelen yoksul Gatsby kendini baştan yaratır. Servet ve güç kazanır. Servetinin kaynağı bir muamma olan Gatsby villasında partiler verir ve gösterişli bir hayat sürer.
Fakat bu gizemli milyonerin istediği tek şey ilk aşkı Daisy'e kavuşmak ve beş yıl önceki bir anıyı yeniden yakalamaktır. Ama geçmiş geçmiştir. Gatsby Daisy'nin kuzeni Nick ve arkadaşı Jordan'dan yardım ister. Daisy, Gatsby ayrıldıktan sonra Tom ile evlenmiş ve bir çocuğu olmuştur. Gatsby Daisy'nin onu sevdiğine inanmaktadır. Tom ile Gatsby' nin ettikleri tartışmada Tom kibri sayesinde Gatsby'i yıkıma uğratır. Daisy ürker ve hem Tom' u hem de Gastby' i sevdiğini söyler ama Gatsby buna inanmaz ve böylece olaylar birbirini izler.
Gatsby' i sevdiğim kadar Tom ile Daisy' den bir o kadar nefret ettim.-Tom ile Daisy eşyaları ve yaratıkları ezip geçiyorlar, sonra paralarına, sonsuz umursamazlıklarına ya da onları her ne bir arada tutuyorsa ona sığınıp kendi pisliklerini başka insanlara temizlettiriyorlardı.- Kitapta bu kısma çok katıldım. Kitabın sonlara yaklaşıkça daha da heyecanlandı. Ama hiç beklemediğim bir şekilde bitti.Tom ve Daisy beni hiç şaşırtmadı.Tek solukta okunacak bir kitap. Size de tavsiye ederim.
Kitap ergenlik çağında olan Holden Caulfield' in dördüncü okulu olan Pency' den de atılmasının ardından yaşadığı birkaç günü Holden' ın ağzından anlatıyor.
Kitabı çok samimi buldum. Karakter içinde negatif şeyler bulundursa da çok gerçek duruyor. Okuyan insanların da onun samimiyetinden ve gerçekçiliğinden hoşlandığını düşünüyorum. Çünkü birçok ergen çocuğa benziyor. Çok da doğal duruyor. Kendi dünyasında ne kadar yenik olsa da ayakta durmaya çalışıyor. Çok da yalnız. Bu yönüyle beni çok hüzünlendirdi. Sonu da bir o kadar güzeldi, sürükleyiciliğini hiç yitirmedi. Holden' ın deyişiyle kitaba bittim. Okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
-Jerome_David_Salinger608.jpg){kind=small}
Kitaba büyük bir hevesle başladım. Çünkü kitap ilgimi çok çekmişti. Serinin tüm kitaplarını bir kitapta birleştirmişler.Bu yüzden kitap biraz kalın. Kitap bana evreni sorgulamamı ve artık her şeye olabilir gözüyle bakmamı sağladı.
Dünya Vogonlar tarafından bir uzay otoyolu yapımı için havaya uçurulmadan önce bir uzay gemisine otostop çekmeyi başaran Ford Prefect , Arthur Dent ve daha sonra yolları kesişen arkadaşlarını anlatıyor.
"İyi de bizler neden doğduk? Neden ölüyoruz? Neden bileklerimize bu kadar uzun süre dijital saatler taktık? Bütün soruların cevabı yıldızlara doğru başparmağınızı kaldırmanızda yatıyor. Ve yanınıza bir havlu bulundurmayı asla unutmayın."
Çok güzel bir kitap size de tavsiye ederim. :)
