Uğur Mumcu nasıl öldürüldü?
Uğur Mumcu ve ailesi, o zamanki ismiyle Köroğlu Caddesi’nin paralelinde, Çankaya’nın tam ortasında, sakin ve sessizliğiyle bilinen Karlı Sokak’ta oturuyordu. Mumcu, tüm ülkenin tanıdığı, kitapları, yazıları, haberleri ve görüşleriyle en çok dikkati çeken gazetecilerin başında geliyordu. Mumcu, uzun zamandır tehditler alıyordu ve yakın dostlarına kendisine yönelik bir eylem olabileceği kuşkusunu dile getiriyordu. Aslında ülke öyle bir psikoloji altına girmişti ki Uğur Mumcu ya da tanınmış bir başka gazeteciye yönelik saldırı ihtimali kimseyi şaşırtmıyordu. Herkes, kimin tehdit altında olduğunun farkındaydı. Devlet de farkındaydı, ama nedense Mumcu’ya koruma verilmiyordu. Mumcu, her sabah arabasını aynı tedirginlikte çalıştırıyor, telefonları bu şekilde açıyor, bir yere gittiğinde etrafı kolaçan etmek zorunda kalıyordu. Ama vazgeçmiyordu. Silah kaçakçılığından örgütlerin uyuşturucu bağlantılarına, laiklik karşıtı odakların dış bağlantılarından ABD’nin bu kesimlerle ilişkilerine kadar hemen her konuda yazmayı, araştırmayı sürdürüyordu. 24 Ocak 1993 Pazar günü sabahı, Çankaya’nın hemen her yerinden duyulan patlama sesiyle irkildi Ankara. Uğur Mumcu artık yaşamıyordu. Arabasına konulan bombanın patlamasıyla Uğur Mumcu yaşamını kaybetti.