Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Ayşe Kulin ülkemizde kitap okuma alışkanlığına katkısı büyük bir yazar şüphesiz ki,öyle yada böyle her romanında farklı ve keyifli bir yolculuk vaad ediyor hem öyle uzunda değil ister istemez 2 günde bitmiş oluyor bu serüven. Tutsak Güneş yazarın belki de en farklı romanı ama subliminal olarak yoğun bir eleştiri aslında,diğer ülkelerin teklifinde ki ütopya günümüzde başka şekilde teklif edildi ve buda yazarın geleceğe yönelik gündemi ne kadar yakın takip ettiğinin kanıtı, çok gerilerek bazen umutlanarak bazen belki,acaba diyerek sonuna geldiğim çok keyifli bir serüven. Belki şimdi değil ancak yakın zamanda hemde kitapta anlatılan kadar uzak olmadan o günlere gelmemek umuduyla.
çok çok muhteşem değildi..çünkü bu tarz romanlar okuyorsanız katili bulmak sizin için çocuk oyuncağı..
zaman buldukça metroda okuyabileceğiniz insanlarla göz göze gelmemek için gayet ideal bir kitap..
Psikolojik savaşın en ince ayrıntılarına kadar anlatılan bu kitapta geçmişten ve bu günden psikolojik savaş örnekleri vererek okuyucuyu aydınlatmakta.Özellikle terörle mücadele ettiğimiz bu zamanda onların(PKK) yalandan uydurdukları propagandalara karşı ve dış ülkelerin bizlere karşı oynadıkları oyunlara gelmemek için okuyun derim.
Nurettin Veren'in fikirleriyle ilk tanışmam bundan 3-4 sene kadar önce Fetullah Gülen Gerçeği adlı konuşmalarını Youtube'dan izlemem ile başladı. Sonrasında gerçeğin derinliğine daha da fazla ulaşabilmek için kendisinin de belirttiği gibi kitabını okumaya başladım.
Kitabı okudukça içindekiler beni fazlasıyla sarsmaya başladı. Hatta kitabı zoraki bitirebildim bile diyebilirim. Devlet içinde sinsice oynanan ve bunlara çanak tutan Tansu Çiller'e mi, Turgut Özal'a mı yoksa Süleyman Demirel'e mi yanayım yoksa kurnazca ve sinsice yol almaya çalışan ruh hastası ve zorba Fetullah Gülen'e mi yanayım bilemedim.
Kitaptaki her şey kanıtlarıyla birlikte mevcuttur. Bu tür oyunlara gelmemek için gözümüzü dört açmamız lazım. İyi okumalar!!
Oldukça başarılı bir roman. aynı olayı 2 kişiden, 2 farklı açıdan okumak çok zevkliydi. Daha ilk sayfadan okuyucuyu içine çeken, sürükleyici ve heyecan dolu ve akıcı bir hikayeydi. Hikaye diyorum ama, size anlatılan kötü bir anı gibi. Yazarın sayfaları arasında sorduğu, 'Başıma gelenler sizi rahatsız ediyor mu?' sorusu can alıcı noktaydı bence. Yorumumu kitaptan bir bölümle bitirmek istiyorum:
'Bugün için üzerinde güvenle oturduğunuz güzel koltuğunuzun bir anda.bir daha yerine gelmemek üzere altınızdan çekilip alınabileceğini biliyor musunuz? Yoksa siz kendinizi çok mu güvende hissediyorsunuz? Benim düştüğüm durumu, sizin başınıza gelmesini hiç olmayacak bir olasılık olarak mı değerlendiriyorsunuz?
İne memed yeni bir ağanın köye geldiğini ve köylüye kan kusturduğunu öğrenince tekrar köyünün yakınına döner ve ağayı durdurma planları başlar ama aklında sürekli 'Bi ağa gidiyor başka bir ağa geliyo bu düzen nasıl bitecek?' düşüncesi vardır.Ben birinci kitaptaki İnce Memedi daha çok sevmiştim çünkü ikinci kitapta sürekli oturup düşünüyo neredeyse.Millet açlıktan susuzluktan kırılıyo,bu oturuyo mal herif.Sonra gidiyo yeni,güzel bir köylü kızı var adını unuttum bununla birlikte aşk yaşıyo.Sen nasıl Hatice'yi bu kadar çabuk unutursun ya?En sevdiğim bölüm artık canına tak eden halkın askerlerden ağadan korkmadan kapatılan nehri açmaya gitmesiydi.Bu İnce Memed ise kitabın sonuna kadar anca ayaklandı da bir şeyler yaptı.Ama halkın ayaklanma belirtisi bir ipucu bence belki diğer kitaplarda birlik olurlar ve bir daha ağa gelmemek üzere savaşırlar.
